Yurt Dışında Yaşamaya Başladığınızda Hayatınızda Tamamen Değişecek 17 Şey
Hiç içinizden aniden valizinizi hazırlayıp ''Burası tam benlik'' diye düşündüğünüz, hiç bilmediğiniz yerlere yerleşmek geldi mi? Zaman zaman pek çoğumuzun aklından geçen bu düşünceyi gerçekleştirdiyseniz, belirsizlikle dolu asıl yolculuk yeni başlıyor sizin için. Üstesinden gelinecek yeni sıkıntılar, varlığından bihaber olduğunuz yerler ve niceleri... Ufkunuzu genişletip farklı şeyler öğrenebilir, hayata dair yeni dersler çıkarabilir, diğer yandan da evinizi özleyebilirsiniz.
Daha önce evinizden fersah fersah uzaklaşıp başka bir ülkede yaşadıysanız, eminiz ki hayatınıza dair bu 17 şey artık eskisinden tamamıyla farklı:
1. Adrenalin, hayatınızın bir parçası haline gelir.
Yurt dışına yerleşmeye karar verdiğiniz andan itibaren hayatınız, öğrenme, geliştirme, bilinmeyenle mücadele etme gibi duyguların güçlü bir karışımı haline döner. Duyularınız keskinleşir ve 'rutin' kelimesi lugatınızdan çıkarak yerini adrenaline doğru giden, heyecanlı bir yolculuğa bırakır. Yeni mekanlar, yeni alışkanlıklar, yeni meydan okumalar ve yeni insanlar... Başlangıç sizi korkutsa da, sonrasında beklenmedik bir şekilde bağımlılık yaratacaktır.
2. Geri döndüğünüzde, her şey gözünüze aynı görünür.
İşte bu yüzden birkaç günlüğüne de olsa eve geri dönün. Hayatınızın dur durak bilmeden değiştiğini; fakat evdeki hayatın aynı şekilde devam ettiğini göreceksiniz. Herkesin günlük işleriyle meşgul olup, hayatla mücadele ettiğini fark ettiğinizde, hayatın sizin için şimdi başladığı kafanıza dank edecek.
3. Kelimeleri tüketeceksiniz.
Yeni hayatınızın nasıl gittiği sorulduğu zaman, tüm tecrübenizi anlatmaya yetecek bir kelime bulamayacaksınız. Öylesine bir konuşmanın orta yerinde, ''Bir keresinde ben de...'' diye başlayan cümle dilinizin ucuna gelecek; fakat yeni ülkenizle gösteriş yapıyormuş gibi görünmemek için dilinizi tutacaksınız.
4. Cesaret denen şeyin fazla abartıldığını fark edeceksiniz.
Çevrenizdekilerden bol miktarda ''Vay be, ne cesaret sendeki, bi başına nasıl gittin bilmediğin yere'' tarzında duyumlar mutlaka alacaksınız. Bunun büyütülecek bir şey olmadığını, korkmak yerine kararlı davransalardı, onların da gayet tabi başka bir ülkede yaşayabileceğini siz biliyorsunuz oysa. Ve korkmanıza rağmen biliyorsunuz ki, hayati kararlarınızın yaklaşık %10'unu cesaret ederek veriyorsunuz. Kalan %90'ı ise gönlünüzden geçenler... Gerçekten istiyor musunuz? O halde yapın! Karar verdiğimiz o an, artık ne korkak oluruz ne de cesur; yalnızca yolumuza çıkanla sonuna kadar mücadele ederiz.
5. Artık özgürsünüz!
Her zaman öyleydiniz belki; ancak özgürlük hiç böyle farklı hissettirmemişti. Rahat bir hayatı bırakarak evinizden kilometrelerce uzaklaştınız. Her şeyi kendi başınıza yapabileceğinizi hissediyorsunuz şimdi.
6. Artık tek bir dil konuşmuyorsunuz.
Bazen istemsizce farklı bir dilden alıntı yapabilirsiniz, diğer zamanlarda ise yalnızca söylediğiniz şekle odaklanırsınız. Günlük olarak kullandığınız dil yabancı ise, bir yandan öğrenirken diğer yandan unutursunuz. Bu yüzden ikinci dilinizi kullanırken, ana dilinizin paslanmaması için fırsat buldukça okuyun.
7. Veda etmeyi öğrenin ve kendinizi dinleyin.
Hayatınızdaki birçok insanın ve birçok şeyin geride kaldığını fark edeceksiniz, içgüdüsel olarak öncelikleriniz değişecek. Geçmiş ile bugünün savaşındaki mükemmel dengeyi yavaş yavaş oturtacaksınız.
8. Her şeyden iki tane olacak.
İki farklı SIM kart, iki farklı banka hesabı gibi. Aynı zamanda iki çeşit paranız olacağı için alışverişte zaman zaman kafanız karışacak.
9. Normal da ne demek?
Yurt dışında yaşadığınızda, 'normal' kelimesinin sosyal ve kültürel olarak toplum tarafından kabul edilmiş anlamına geldiğini göreceksiniz. Farklı kültür ve toplumları tanıdıkça, 'normal' algınız da değişecektir. Değişik bakış açıları gördükten sonra, bugüne kadar size göre olmadığını düşündüğünüz, farklı alışkanlıklar bile kazanabilirsiniz. Aynı zamanda kendinizi de daha iyi tanıyacaksınız; çünkü çevrenizdekiler toplumun dayattığı formlara, kültürel değerlerine göre yaşantısına devam ederken, siz yeni keşiflere açık olacaksınız.
10. Yaşadığınız şehirde turist gibi hissedeceksiniz.
Yeni evinizde hemen bir yapılacaklar listesi oluşturacak, kısa süre içinde bu yeni şehir hakkında uzmanlaşacaksınız. Fakat birkaç günlüğüne birisi yanınıza geldi ve sizden bazı tavsiyeler istiyor; birkaç şey dışında tavsiye vermek oldukça zor gelecek. Çünkü size kalsa her yeri gezip görmesini söylersiniz.
11. Sabırlı olmayı öğreneceksiniz...Ve yardım istemeyi de.
Basit bir görev bile sizin için zorlu hale gelebilir. Evrak işleri, doğru kelimeyi bulmak, otobüsleri öğrenmek gibi. Sıkıntılı anlarınız her zaman olacak; ancak bu sizi tahmin ettiğinizden daha sabırlı yapacaktır. Diğer yandan yardım istemenin kaçınılmaz olduğunu da kabullenin, bu son derece sağlıklı bir alışkanlık.
12. Zaman küçük anlarla ölçülür.
Arabada hareket ederken dışarıya baktığınızda, geriye kalanlar yavaşça hareket ederler; fakat ileriye baktığınızda hayat, son sürat akmaya devam eder. Bir yanda evinizden gelen haberler, hoşçakal deme fırsatı bulamadıklarınız, kaçırdığınız özel günler var. Diğer yanda da tam gaz devam eden yeni yaşantınız. Bu yüzden zaman sizin için çok önemlidir. Gerek aileniz ve eski arkadaşlarınızla konuşarak gerekse yenilerle kaynaşarak verimli kullanın.
13. Anılarınız sizi hiç beklemediğiniz bir anda yakalar.
Bir yemek, bir şarkı ya da tanıdık bir koku...En küçük ve önemsiz şey bile sizi evinize hasret hale sokabilir. Aklınıza bile gelmeyen şeyleri özler, bir anda geri dönmek için her şeyi bırakacak hale gelirsiniz. Ya da hislerinizi sizi anlayan birine açıp rahatlayabilirsiniz.
14. Önemli olan nerede değil; ne zaman ve nasıl olacağıdır.
Bir mekanı özlemediğinizi bilmenize rağmen, doğru insanlar, doğru an ve doğru yerin garip; fakat bir o kadar da büyülü ihtimalini özlüyorsunuz. Hayatınızı özel insanlarla paylaştığınızda mutlusunuz. Ama, bazen sadece yaşadığınız yere dönmek özleminizi gidermeyecektir.
15. Değişirsiniz.
Hayat değiştiren yolculukları mutlaka duymuşsunuzdur. Yurt dışında yaşamak da bir nevi sizi büyük bir değişime sokacak bir yolculuk olacak. Kati olduğunuz kurallarınız, kökleriniz ve korkularınız baştan aşağıya sarsılacak. Yaşadıkça daha derin izler taşıyacaksınız bedeninizde.
16. Evinizi bavula sığdırabilirsiniz.
Hayatınızı bir bavula koyduğunuz andan itibaren, artık 'yuva' kavramı var olmayacak. O andan itibaren giysiler, kitaplar, bardaklar gibi sahip olduğunuz her şey taşınabilir, değiştirilebilir olacak. Ve bir an gelecek yeni şehriniz sizin 'yuvanız' olacak. Sizinle yolculuk eden kişi, arkada bıraktığınız insanlar, hayatınızın geçtiği sokaklar artık yuvanız; aynı zamanda uzaktaki aileniz, arkadaşlarınız ve bir avuç fotoğraf da. Kalbiniz nereye aitse, yuvanız orası...
17. Geri dönüş yok.
Vazgeçip sıfırdan başlamanın ne anlama geldiğini biliyorsunuz. Böylesine büyük ve sonsuz bir dünyadayken, artık onu keşfetmeden durabilir misiniz?