Yarı Robot Yarı İnsan: James Young'ın Akıllara Durgunluk Veren Hikayesi
Öyle zamanlar var ki, hiç beklemiyorken birden hayatımız bir kabusa dönüşebiliyor. İşte genç bilim insanı James Young'ın hikayesi de böyle bir hikaye! Şimdilerde, yaşadığı talihsiz kazanın ardından zor zamanlar geçiren James'i heyecanlandıran bir şey var!
Karşınızda James Young!
James, 26 yaşında ve laboratuvar ortamında hastalara uygun ilaç geliştirme üzerine bir biyoloji araştırması yürütüyor
Başarılı bir araştırmacı olan James'in, son dört senedir bir kolu ve bir ayağı eksik.
Bunun sebebi ise dört yıl önce geçirdiği talihsiz kaza!
Henüz 22 yaşındayken geçirdiği bu kaza hayatını kabusa çevirmişti.
Dört yıl önce, hareketli bir trenin yan tarafına sıkışarak trajik bir kaza geçiren James Young'ın sol kolu ve ayağı ezilmişti.
Çöken akciğerleri, çatlayan kafatası, kaburga kırıkları ve omurlarındaki zedelenmeler düzelse de sol kolu ve ayağı kesilmek durumunda kalmıştı.
Tren yaklaştığında kapıyı açmak için tuşa doğru uzanmıştı James. Ne yazık ki halen durmamış olan trenin, dengesini bozmasıyla birlikte, düşmüş ve sol kolunu ve ayağını kaptırmıştı.
Kendine geldiğinde arkadaşlarına bakındığını fakat kimseyi göremediğini söyleyen James, olay anını kameralardan izlediğinde öğrenmişti.
O sırada olayı fark eden David Kelly isimli kişi, bilincini tekrardan yitirmemesi için James'le konuşmuştu.
Bir helikopter ambulansla hastaneye kaldırılan James'in ailesine hemen haber verilmişti.
12 gün boyunca komada kalması sağlanan gencin, böylelikle zihni olayın etkilerinden korunmuş ve bedeninin kendine gelmesi sağlanmıştı.
Kaza sonrası 12 farklı ameliyat geçiren James'in, en önemli operasyonu ise ne yazık ki sol kolunun ve ayağının kesilmesi olmuştu.
Üç buçuk ay hastanede kalan James'e standart birer protez kol ve ayak takılmıştı.
Protez parçaların hareketlerini çok fazla kısıtladığını söyleyen James, ayrıca konforsuz olmasından da şikayetçiydi. Vücudu işler hali gelip mesleğine devam etmeye başladıktan sonra, uzun süre ağrı kesicilerle ayakta durabilmişti.
Ve kader ağlarını ördü. James'in yaşamı sonsuza dek çarpıcı bir şekilde değişti.
Bir video oyun bağımlısı olan James, bir gün, dünyaca ünlü bir video oyun şirketi olan Konami'nin bir ilanını gördü. Şirket, deneme aşamasında olan bir biyonik kolu test etmek için protez kol kullanan birini arıyordu.
James'in hayatını değiştiren bu biyonik kol, gelişmiş robotik teknolojileri kullanılarak üretildi.
Omuz içerisindeki sinirler ve kaslarla iletişim kurarak çalışan biyonik kol, ayrıca son derece estetik bir görünüme sahip biçimde tasarlandı.
Konami, biyonik kolun yapımında Metal Gear Solid 5: The Phantom Pain serisinde görülen protez uzuvdan ilham alındığını söylüyor.
James'in biyonik kolu; aslında oyundaki bir karakter olan Snake'in, dokuz yıllık komadan uyandıktan sonra kullandığı biyonik kol...
Gelelim bu muhteşem kolun özelliklerine...
Çok sayıda sensörle birlikte çalışan biyonik kol, bir bozuk para kadar ufak bir objeyi bile rahatça tutabilecek hassaslığa sahip.
Ayrıca bu biyonik kol, James'in kemiklerinde değişim olduğunda ona kolaylıkla uyum sağlayabilecek bir şekilde tasarlandı.
Şarj edilerek kullanılabilen bu kol; bir lazer ışık, bir yol gösterici ışığı, -telefonunu, saatini ve hatta Drone'unu bile şarj edebileceği bir USB portu- bulunduruyor.
Bu teknoloji harikası kolun en güzel özelliği ise sürekli geliştirilebiliyor olması...
Donanımda istenildiği gibi bir değişikliğe gidilebilirken yazılımı da rahatlıkla güncellenebiliyor. Böylelikle herhangi bir özellik eklemek veya çıkarmak da çocuk oyuncağı oluyor.
Şuan 26 yaşında olan James, kullandığı biyonik kol ile kısmen Cyborg'a benziyor.
James'e neşesini hiç kaybetmemesini diliyoruz!
Yorum Yazın
Tanrı kolunu aldı.Bilim o kolu geri verdi.Bir adamın kolunu dua ederek geri veremezsiniz.
çünkü tanrı insanlara yararlı olmayıda emretti !!! o hayata küsmedi , digerleride başkalarını mutlu ederek en büyük sevaplardan birini işlediler ..herkez mut... Devamını Gör
Bu sirada tubitak: Okunmuş fasülye birinci !?!?!?!***?*!/'/
Winter Soldier...
bende aynısını yazacaktım ...birileri yazdı mı diye bakmıştım...