Tarihten Bilime Daha Önce Hiçbir Yerde Duymadığınızı İddia Ettiğimiz Her Biri Birbirinden İlginç 15 Bilgi
Yanlış bildiğiniz doğruların gerçeğinden tutun, gerçekliğine inanamayacağınız pek çok bilgiyi içeriğimizde sizin için derledik. Merak ediyorsanız sizi aşağı alalım. 👇
1. Titanik için "Asla batmaz." diye bir iddia da aslında bulunulmamıştı.
Titanik'in batmasından sonraki yıllarda, birçok kişi Titanik pazarlanırken batmaz bir gemi olarak pazarlandığını iddia etti. Aslında, gemiyi üreten şirketi olan White Star Line, gemilerinden bahsederken 'Mümkün olduğunca batmayacak şekilde tasarlandı.' gibi ifadeler kullanmıştı. Dönemin gemi ile ilgili diğer manşetleri de 'neredeyse' ve 'pratik olarak' gibi kesinlik belirtmeyen kelimeleri içeriyordu. Ancak gemi gerçekten battıktan sonra, insanlar Titanik'in batmaz olduğu fikrine kilitlendiler ve trajediyi tartışırken şirketin gerçek ifadesini kullanmadılar. Böylece yıllar boyunca Titanik'in asla batmayacak bir gemi olarak pazarlandığı düşünüldü.
2. Ünlü şarkıcı Bruno Mars ilk sahnesine 4 yaşında çıkmış.
Uptown Funk gibi pek çok şarkının sahibi ünlü şarkıcı Bruno Mars'ı mutlaka duymuşsunuzdur. Şarkıcı daha küçük bir çocukken bir sahnede Elvis Presley'i taklit etmiş. Yani sahne kariyerine 4 yaşında başlamış desek yeridir. Katıldığı bir programda “Babamın 1950'lerin Waikiki'deki rock 'n' roll gösterisinde Elvis Presley'i taklit ediyordum” diyor. Mars, hem dünyanın dört bir yanından taklitçilerin yer aldığı Viva Elvis adlı 1989 tarihli bir belgeselde hem de Nicolas Cage ve Sarah Jessica Parker'ın başrollerini paylaştığı 1992 tarihli Honeymoon in Vegas filminde bile o küçük yaşında yer almış.
3. Ukrayna'da reddedilen erkeğe balkabağı veriliyormuş!
Ukrayna'da eski bir evlilik geleneğine göre, eğer bir kadın talibinin evlenme teklifini reddederse, erkek eli boş gitmesin diye balkabağıyla eve gönderiliyormuş. Peki balkabağının bu konuyla ne alakası var? İddiaya göre bir kabağın erkeğin cinsel gücüne arttırdığına inanılıyordu. Hatta ellerinde balkabağıyla dönerken görülmemek için erkekler evlenme tekliflerini gece yapıyordu.
4. Bebek pandalar doğduklarında yaklaşık 100 gram ağırlığında oluyor.
Yani bir paket margarinin yarısından bile daha hafifler. Annelerinin 1/900 büyüklüğünde olan bu yavrular, diğer memeli anneleri ve yavrularının doğum boyutlarını karşılaştırıldığında çok küçük kalıyorlar. Bu boyutlar arasındaki uyuşmazlık için bazı teoriler bulunuyor. Birincisi anne pandanın hamileyken kış uykusuna yatması ve bu esnada yemek yemediği için bebeğin beslenememesi, diğeri ise bambunun besin olarak yeterince zengin olmaması. Yeterli bir açıklamaya ise hala ulaşılmış değil.
5. Evcil hayvanlarımız kediler, yüzde 95 oranla aslında bir kaplandır.
2013 yılında yapılan bir araştırmaya göre, yaklaşık 11 milyon yıl önce kediler evrim ağacında kaplanlar ile ayrılsa da, kaplanlarla yüzde 95,6 oranında aynı genleri paylaşıyorlar.
6. Satürn'ün halkalarının, bir uydunun gezegene çok yaklaşmasıyla oluştuğu düşünülüyor.
Satürn gezegeni genelde çevresindeki halkasıyla tanınıyor. Bu halkaların nedeni ise yüzyıllardır bilim insanlarının çözmeye çalıştığı bir konu durumunda. Bir bilim dergisinde yayınlanan yakın tarihli bir makaleye göre Satürn'ün halkaları, bir uydunun gezegene çok yaklaşmasıyla oluştu. Sonuç olarak, Satürn'ün yerçekimi ona yaklaşan ayı parçaladı. Yani bu halkalar her ne kadar katı formda görünse de parçalanan ayın küçük parçaları olduğu öne sürülüyor.
7. Laleler bir dönem çeyiz olarak gelinlere götürülüyordu.
Laleler 17. yüzyılda Hollanda'ya geldiğinde inanılmaz derecede ilgi odağı olmuştu. Lalelerin fiyatı çok yükselmiş ve talep ise çok fazlaydı. 1610'a gelindiğinde, bir lale soğanı genç gelinler için çeyiz olarak götürülüyordu. Fransa'da bir bira fabrikası, nadir bulunan bir lale soğanı ile takas dahi edildi. Yaşanan bu olaya Lale Çılgınlığı (Tulip Mania) dendi.
Lale çılgınlığı 1633'te Hollanda'da zirveye ulaştı.
Önceden lale ticareti yalnızca profesyonellerle sınırlıyken, 1633'te sıradan insanlara da bir uğraş olsun diye piyasaya sürüldü. İnsanlar lale fiyatlandırmasına ayak uydurmak için evlerini ve varlıklarını yeniden ipotek dahi ettiriyordu. 1637'de lale ticareti çöktü ve lale fiyatları dibe vurarak birçok Hollandalı aileyi beş parasız bıraktı.
8. Flamingoların eklemi sandığınız yer aslında eklem değildir.
Flamingoların geriye doğru bükülebilen çift eklemli dizleri olduğunu düşünüyor olabilirsiniz ancak aslında eklem olduğu düşündüğünüz yer bir flamingonun ayak bileği. Flamingoların asıl dizi bacaklarının çok daha yukarısında bulunur ve ve tüyleri tarafından gizlenir, büküldüğünü gördüğünüz kısım ise bilekleridir.
9. Su aygırları her ne kadar kara hayvanı olsa da suda da uyurlar.
Su aygırları hayatta kalmak için hava solumak zorunda olsalar da, genellikle su altında uyumayı tercih ederler. Bir su aygırı uyurken burun deliklerini otomatik olarak kapatır. Birkaç dakikada bir nefes almak için ise yüzeye çıkar. Daha da ilginci ise bütün bunları bilinçsizce yaparlar ve asla uyanmazlar!
10. Sadece bin nüfusa sahip olmasına rağmen, Vatikan şehri vatandaş başına yaklaşık 1,5 suçla dünyanın en yüksek suç oranına sahiptir.
İşlenen suçların çoğu, gelen turistlere yapılan yankesicilik yapmak, yani hırsızlıktır. Vatikan'da hapishane de yok ve sadece bir hakim var bu yüzden suçlular İtalya'ya götürülüyor.
11. Çok uzun süredir var oldukları için genellikle "yaşayan fosil" olarak bilinen goblin köpek balığı, belki de dünyadaki en ürkütücü köpekbalığı türlerinden biridir.
Goblin köpekbalıkları, okyanustaki elektrik alanlarını algılamak için özel algılama organları ile kaplı uzun burunlarını kullanırlar. Burunlarını kullandıkları tek şey bu da değil. Avlarını pusuya düşürmelerine ve öldürmelerine yardımcı olmak için de burunlarını kullanıyorlar. Bu köpek balıkları oldukça nadirdir ve 70 milyon yıldan fazla bir süredir evrimleşmediklerine inanılmaktadır.
12. Mars'ta bulunan bir yanardağ olan Olympus Mons'un, tüm Güneş Sistemi'ndeki en büyük yanardağ olduğuna inanılıyor.
21 bin 287 kilometre yüksekliğinde ve 600 kilometre genişliğinde olan yanardağ, Arizona eyaletiyle yaklaşık olarak aynı boyuttadır. Ne kadar büyük olduğunu size şöyle anlatalım: dünyadaki en yüksek yanardağ, deniz seviyesinden sadece 4 kilometre yükselen Hawaii'deki Mauna Loa'dır. Aradaki fark şaşırtıcı, değil mi?
13. 30 milyon yıl önce Afrika'dan Güney Amerika'ya bir maymun türünün bitkiler ve yıkık dökük malzemelerden yapılmış doğal sallar kullanarak göç ettiğine inanılıyor.
Peru'da bulunan fosiller, daha önce yalnızca Afrika'da yaşadığına inanılan bir türün, muhtemelen yaklaşık 32 milyon yıl önce Güney Amerika'da yaşadığına dair kanıtlar gösteriyor. Maymunlar sözde yolculuklarını yaptıklarında, Güney Amerika ve Afrika birbirine şimdi olduğundan daha yakındı ve deniz seviyeleri de çok daha düşüktü. Bilim insanları, yolculuğun büyük olasılıkla isteyerek yapılmış bir yolculuk değil de bir fırtınanın maymunları denize ittiğini düşünüyor.
14. Anestezi sadece insanları değil, tüm canlıları etkiliyor.
Bir çalışma, anestezinin bitkilerde ve hatta mitokondri gibi hücrelerin bazı kısımlarında da etkili olduğunu keşfetti. Araştırma sırasında, araştırmacılar bir Venüs sinek kapanını anestezi kullanarak uyuttular ve gazın bitkinin tuzak mekanizmasını tetikleyen sinirleri etkisiz hale getirdiğini buldular.
15. Bilim insanları, zürafaların güneşten yanmasını önlemek için dillerinin siyah olduğunu düşünüyor.
50 santimetreye ulaşan dillerinin dışarıya çıkan 23 santim civarı kısmı siyah iken, güneşe maruz kalmayan kısmı ise pembedir. Yani ağaçlardan otlanmak için çok fazla zaman harcayan bu canlıların, dilleri sürekli güneşe maruz kalacağı için yanmasını önlemek adına direkt siyah olduğu düşünülüyor.
Yorum Yazın
White star: "Gemimiz mümkün olduğunca batmayacak şekilde tasarlandı" Medya: "Asla batmaz denen gemi battı" Yobazlar: "Tanrı bile bu gemiyi batıramaz dediler,... Devamını Gör