Siyanürün Dünya'daki Yaşamın Kökeninde Hayati Bir Rol Oynamış Olabileceğini Biliyor muydunuz?
Sıradan gerilim filmlerinde yakalanan casuslar tarafından hap şeklinde 'intihar maddesi' olarak yutulan siyanür, yapılan son çalışmalara göre Dünya'da yaşamın gelişmesine yardımcı olmuş olabilir. Scripps Research'teki kimyagerlerin bulduğuna göre, uzaylı gezegenlerde siyanür aramak, evrenin başka yerlerindeki uzaylı yaşamını bulmamıza yardımcı olabilir. Bu içeriğimizde bu konudan bahsediyoruz.
Siyanür kelimesini hemen hemen her klişe casus yapımında görebiliriz fakat bu bileşik, hayat aldığından çok hayat sağlamış olabilir.
Ekip, bir nitrojen atomuna bağlı bir karbon atomu içeren kimyasal bileşiğin, karbon dioksitten karbon bazlı bileşikler oluşturan Dünya'daki ilk metabolik reaksiyonların bazılarını mümkün kılmış olabileceğini gösterdi. Metabolik reaksiyonlar, besinleri enerjiye çeviren ve yaşamı sürdürmek için gerekli olan reaksiyonlardır.
Siyanürün yaşam oluşturma konusuna dahil olması işleri daha da karmaşık bir hale sokuyor.
Scripps Research'te kimya profesörü olan Dr Ramanarayanan Krishnamurthy, 'Diğer gezegenlerde yaşam belirtileri aradığımızda, aramayı bugün yaşamda var olduğunu bildiğimiz biyokimyaya dayandırıyoruz. Aynı metabolik reaksiyonların siyanür tarafından yönlendirilebilmesi, başka gezegenlerde hayatın çok farklı olabileceğini gösteriyor” diyor.
Keşfi yapmak için ekip, ters trikarboksilik asit veya r-TCA döngüsü olarak bilinen ve yaşam için daha karmaşık bileşikleri oluşturacak karbondioksit ve suyu birleştiren bir dizi kimyasal reaksiyonu tetikledi.
Bu döngü şu anda Dünya'da bulunan bazı bakteriler tarafından kullanılıyor, ancak 4 milyar yıl önce gezegende henüz oluşmamış olan karmaşık proteinlerin kullanımına dayanıyor.
Cevap, Dünya'nın çocukluğunda olabilir.
Daha önceki çalışmalar belirli metallerin aşırı sıcak ve asidik koşullar altında aynı reaksiyonları tetikleyebileceğini gösterdiğinden, Scripps ekibi, başka bir kimyasal bileşiğin de yalnızca Dünya'nın erken dönemlerinde görülen daha stabil koşullar altında bunu yapabileceğine dair bir önseziye sahip.
Ekip o zamanlar atmosferde siyanürün bulunduğunu zaten bildiği, karbondioksit ile birleşip daha karmaşık organik moleküller üretmek için potansiyel olarak siyanürü kullanabilecek bir dizi reaksiyonun haritasını çıkardılar ve ardından bunları laboratuvarda test ettiler.
Krishnamurthy, “Bu kadar basit olması korkutucuydu.” dedi. 'Gerçekten özel bir şey yapmamıza gerek yoktu, bu molekülleri karıştırdık, bekledik ve reaksiyon kendiliğinden gerçekleşti.' şeklinde sözlerine devam etti.
Araştırmacılara göre bu deney her ne kadar siyanürün erken Dünya'da yaşamın oluşum sürecine dahil olduğuna dair kesin bir kanıt sunmasa da, yaşamın kökeni hakkında yeni bir düşünme biçimi ve belki de diğer gezegenlerde yaşam aramak için yeni bir yol sunuyor.
Siz bu konu hakkında ne düşünüyorsunuz? Yorumlarda buluşalım!
Bu içerikler de ilginizi çekebilir
Yorum Yazın