Risk Almanın Kitabını Yazan Efsane: Steve Jobs’un Apple’ı Apple Yapan 8 Cesur Kararı
Steve Jobs kuşkusuz ki iş dünyasının gelmiş geçmiş en efsanevi liderlerindendir. Ama tabii ki bunca başarıyı, hiç risk almadan yakalamak imkansız.
Yerlerde sürünen bir şirketi dünyanın en büyük markası haline getiren Jobs'un, elbette bu süreçte epey sert, riskli ve tartışmalı adımlar atması gerekti. Üstelik de bunların bir kısmı hakikaten de aleyhinde sonuçlandı. -Ki, risk almak dediğimiz şey de tam olarak budur zaten. Jobs'un birbirinden cesur 8 hamlesini sizlere Business Insider'dan listeledik.
1. Önce bunu yapmaması yönündeki uyarılara kulak asmayarak John Sculley'i işe aldı.
Jobs kariyeri boyunca pek çok isabetsiz işe alımlara imza attıysa da, belki de en kötü seçimi John Sculley oldu. Jobs Sculley'i Apple'a gelmesi için 1983'te ikna ettiğinde, onun tam Fortune 500 ayarında bir yönetici olacağını söyleyen iç sesine göre hareket etmişti. Halbuki Sculley'nin gerçekten de Apple'ın iş modelinden pek bir şey anlamadığının ortaya çıkması uzun sürmedi.
Ve bu hikayenin sonu pek iyi bitmedi.
2. Ardından Sculley'i kovmak konusunda hayli radikal bir yol izlemeye karar verdi.
İşler hiç de beklediği gibi gitmeyince Jobs, Sculley'i işten çıkarma planları yapmaya başladı. Ancak nedense Sculley'i, Amerikan iç savaşında ölenleri anma günü olan Memorial Day tatilinde, üstelik de kendisi Çin'deyken ve konu kendisiyle konuşulmadan oyun dışı bırakmaya karar verdi ve bu kararını en yakınındaki yöneticilere açtı.
Fakat o zamanlar Apple'ın Avrupa operasyonlarından sorumlu yöneticisi Jean-Louis Gassee Jobs'ın bu planını ifşa etti ve bu da tüm yönetim kurulunun kendi aleyhine dönmesiyle sonuçlandı. Olay eninde sonunda Jobs'ın Apple'dan kovulmasına vardı.
3. Mac için öyle sansasyonel bir reklam filmi çektirdi ki reklam sadece 1 kez yayınlanabildi.
4. İlk orijinal Macintosh'u gücüne kıyasla oldukça yüksek bir fiyattan piyasaya sundu.
İlk Mac her ne kadar zekice bir mühendisliğin örneği olup pek çok övgü dolu eleştiriler aldıysa da, aslında fiyatına göre güçsüz ve yavaştı. Buna rağmen 1.995 dolardan satışa çıkarıldı - ki bu da satışlarının pek iyi olmamasının en önemli sebeplerindendir.
5. Apple'dan ayrı kaldığı zamanlarda, daha sonra Apple'a satacağı NeXT bilgisayar firmasını kurdu.
Jobs Apple'dan kovulup geri döndüğü sırada, Apple'ın başında CEO olarak Gil Amelio vardı. Şirket, satış fiyatını çok ucuzlattığı bilgisayarlar, berbat halkla ilişkiler ve daha başka pek çok şey yüzünden felaket bir durumdaydı. Satılması gündemdeydi ve silinip gitmek üzereydi. Jobs da haliyle, Amelio'nun 'tam bir mankafa' olduğunu düşünüyordu.
On yıl kadar sonra Apple'a geri döndüğündeyse, ilk yaptığı şey Amelio'nun ayağını kaydırmak oldu.
6. CEO olur olmaz neredeyse tüm yönetim kurulunun değiştiği bir üst yönetim darbesi yaptı.
Jobs'a göre eski ekip, Apple'ın felakete sürüklenmesinde en az Amelio kadar pay sahibiydi ve kesinlikle gitmeleri gerekiyordu. Böylelikle yönetim kurulunu baştan yarattı, hem de Amelio'nun gidişinden sadece birkaç gün sonra.
7. Tümüyle dokunmatik bir telefon ekranı yaratması ise başlı başına hem bir kumar, hem de bir devrimdi.
Şu an artık bize normal tuş takımlı cep telefonu fikri çok tuhaf gelse de, 2007'de böyle değildi tabii. Herkesin sadece ve sadece tuş basmalı Sony'ler, Nokia ve Blackberry'lere alışkın olduğu bir dönemde Jobs, fiziksel klavye seçeneği kesinlikle sunmayan tamamen dokunmatik iPhone'u piyasaya sürdü.
8. Son olarak, sırf Adobe'a sinir olduğundan iPhone'a Flash desteğini koymadı.
Jobs orijinal iPhone ve iPad'e Flash desteği koymayı reddetti; çünkü Adobe'un eş kurucusu olan John Warnock'un Microsoft ürünlerine kolaylık göstermesine sinir olmuştu. O zaman için gerçekten de büyük bir kumardı bu; çünkü web'deki multimedya içeriğin çoğu, sadece Flash ile görüntülenebiliyordu.
İnanılmaz inadı ve birbirinden riskli kararlarıyla Jobs, sonuçta hem şirketten, hem de telefondan birer yıldız yaratmayı başardı.
Yorum Yazın
hayatta olaydı neler olurdu acaba??