Riddikulus! Harry Potter Evrenindeki Akıl Almaz Saçmalıkları Masaya Yatırıyoruz
Tamam, çok seviyoruz ama bunları da görelim.
Darılmaca gücenmece yok!
1. Hukuk sistemi tam bir saçmalık. Hapse gidiyorsan mutlaka Azkaban denen işkence yuvasına gidiyorsun.
10 kişiyi öldürsen de, kritik bir yalan söylesen de ceza aynı. Mahkemeler de zırva. Belli bir mevzuata göre değil de mahkemedeki çoğunluk ne düşünüyorsa o karar alınıyor.
2. Quidditch sahası çok büyük. O kadar büyük bir sahada maç falan takip edilmez. Quaffle’ı takip etmeyi bırak, “Harry’nin başı dertte” gibi tespitler bile gerçek dışı.
3. Koca İngiltere’de bir tane büyücülük okulu var.
İngiltere’de bugün 2.4 milyon öğrenci mevcut. Yani nüfusun yaklaşık %3’ü öğrenci. Hogwarts’da 1500 öğrenci olsa, aynı hesaba göre İngiltere’de 50 bine yakın büyücü mevcut demektir. Bu büyücüler nerede yetişiyor, nasıl eğitim görüyorlar?
4. Hogwarts’da her dersin yalnızca 1 öğretmeni var. Yani tüm sınıflara aynı dersi tek bir öğretmen veriyor. Okulda 1500 öğrenci olsa, bu kadar öğrenciye 7 tane öğretmen nasıl eğitim verebiliyor?
5. Weasley evinde büyüyle bulaşık yıkama olayını görüyoruz. Aynı şekilde Hogwarts yemekleri de büyüyle oluşturuluyor.
Eğer büyücüler bu tarz şeyleri büyülere yaptırabiliyorsa büyücülerin çalışmaya ya da para kazanmaya neden ihtiyacı var?
6. Büyüler asla daha iyi bir dünya için kullanılmıyor.
Bir suçu ortaya çıkarmak ya da önlemek için işe yarayabilecek zibilyon kadar büyü varken bunlar asla kullanılmıyor ve aksiyon almak için mutlaka dünyanın birbirine girmesi bekleniyor.
7. Hogwarts’ta insan kaynakları nasıl yürüyor? Öğretmenler sık sık değişiyor ve bu insanlar neye göre bu görevlere uygun görülüyorlar?
Karanlık sanatlara karşı savunma öğretmenlerinin büyük çoğunluğu sorunlu ve yetersiz tipler olmasına rağmen neden kimsenin Hogwarts’a olan güveni azalmıyor?
8. Görünmezlik pelerini hiçbir büyüyü geçirmiyor ama Moody’nin büyülü gözü pelerinin içini görebiliyor. Hani büyü geçirmiyordu?
9. Öğrencileri puanlama olayı çok keyfi. Okuldaki binaların başındaki hocalar var ve her öğrenciye kafalarına göre puan verebiliyorlar.
O zaman her öğretmen kendi binasının öğrencilerine kıyak geçip yıl sonunda binasını birinci yapabilirdi. Ya da yıl sonuna yakın büyük numaralar, hileler dönebilirdi.
10. Büyücüler zamanda geriye gidip olayların akışını değiştirebiliyor fakat elim olaylarından ardından bu yöntem nedense asla kullanılmıyor.
11. Ateş Kadehi’nde 422. Dünya kupasına tanık oluyoruz.
Bu özel olay Muggle dünyasındaki gibi 4 yılda bir gerçekleşiyor olmalı. Bu hesaba göre ilk Dünya kupasının M.Ö. 309’da oynanması gerekiyor fakat kitaptaki bilgiye göre 1473’te oynanmış. O halde her yıl Dünya Kupası’nın gerçekleşmesi gerekiyor fakat Ateş Kadehi dışındaki hiçbir yıl bu turnuva büyücülük dünyasının ilgisini çekmiyor.
İşte böyle...
Sizin de gözünüze çarpan saçmalıklar varsa, yorumlarda belirtin!