Ordu'da Bahçeden Sofraya Fındığın Hikayesini Araştıran Gezginden 15 Fotoğraf
İstanbul'dan Ordu'ya bu sefer farklı bir amaç için yola çıktım. Ordu'da 3 gün boyunca fındığın bahçeden, fabrikaya, fabrikadan sofralara nasıl geldiğini hangi süreçlerden geçtiğini araştırmak üzere yola koyuldum. İstanbul'dan gidiş dönüş 1800 km yolculuk yaparak geldiğim Ordu'da tek bir rotam vardı bu kez. Fındığın hikayesi..
Bunu araştırmak, fotoğraflamak ve hikayesini öğrenmek için geldiğim Ordu'da çok güzel bir tecrübe edindim. Sizlerle de hemen paylaşayım.
Fotoğrafların devamını instagram'da @seymen.b sayfasından da görüntüleyebilirsiniz.
Ordu Ulubey Köylerine Doğru..
İstanbul'dan yola çıkarak Ordu Ulubey Köylerinde fındk bahçelerinde geldim. Burada amaç fındığın yolculuğunu araştırmaktı.
Ağustos Ayı Fındık İçin Çok Önemli
Fındık Ağustos ayı ilk haftasında başlıyor, Eylül'ün ortalarına kadar devam eden bir emek takvimi içerisinde yerini alıyor. Tüm şehir fındık için seferber !
İşçiler Hazır !
Fındık bahçem var ben toplarım. Diyemiyorsun diyemezsin. Mutlaka günlük ödeme yaparak işçi alman lazım bahçeye. Bahçeye sokacağın işçilerin günlük yevmesi 100 TL.
Bahçeler Neşe Kaynağı
Fındık bahçelerinin çok gırgır muhabbeti olurmuş. Bir yandan türkü söylüyor, bir yandan sohbet ederek fındıklarını topluyor işçiler. Keyifler yerinde ! İşçiler hep bir elden fındığın hikayesine omuz veriyor. Fındıklar yavaş yavaş sepetlere dolduruluyor.
Sepetten Çuvala, Çuvaldan Harmana
Sepetlere atılan fındıklar buradan da çuvallara aktarılıyor. Çuvallarla da harmanlara doğru serilmek üzere ilk yolculuklarına çıkıyorlar.
Fındığın Taşınması Önemli
Aynı anda toplanan fındığın aynı anda taşınması ve harmana serilmesi önemli. 1 haftalık fındığı bekleteyim topladıkça bir seferde götürürüm yok. Bu yüzden taşınma önemli. Topladıkça harmana transfer sağlanıyor.
Kapsül ( Çotanat ) Kurutuluyor.
İlk Kurutma bu şekilde gerçekleşiyor. Yaprağıyla ve kapsülüyle fındık güneşte kurutuluyor. Kurutulduktan sonra fındık patoza gidiyor ve bu yapraklarından kurtuluyor artık. Bu şekilde güneşin verimine göre 3 ile 7 gün arasında kurutuluyor.
Kapsülden Kurtuluor ve Kabuğuyla Kurutuluyor !
Kapsüllerinden kurtulan fındık kabuğuyla beraber bir kuruma evresine daha giriyor. Bu evrede fındık 3 4 gün daha bekletiliyor.
Fındık Güneş Görmeli !
Fındığın güneş görmesi çok önemli bu sebeple serilen fındık tırmık ile sürekli oynatılıyor böylece her cephesinden güneşi görmesi sağlanıyor.
Fındık Ordu için Her şey !
Ordu'da fındık gerçekten hayat biçimi desem yanlış olmaz. Aynı şey Giresun için de geçerli. Fındıktan hikayeler var burada. İnsanlar yaşamlarını fındığa bağlamış drumda. Her bahçede her kaldırımda fındık görebilirsiniz Ağustos sonu Eylül başında. Çaylar fındık üzerinde içiliyor, sohbetler burada gerçekleşiyor. Ordu ve Giresun fındığıyla güzel kesinlikle..
Fabrikaya İlk Adım
Harmanda işi biten fındık artık işlenmek üzere fabrikaya ilk adımı atıyor. Bu fındığın ikinci yolculuğu oluyor böylece. Bu fındık çiftçiden 10 TL'ye satın alınıyor.
Kabuk Kırılabilir, Doğranır, Toz Haline Getirilir
Fındığın bir çok çeşidi var. Fabrika'ya geldikten sonra ihtiyaca göre değerlendiriliyor.Kimisi kırılıyor, kimisi doğranıyor, kimisi çekilip toz haline getiriliyor. Yavaş yavaş tüketici için hazırlanıyor artık.
Ciddi Bir Emek Var !
Tesislerde ayıklama kısmında genelde kadınlar çalışıyor. Neden hep kadın dediğimde bu iş biraz daha hafif onlar için cevabı aldım. Daha rahat bir çalışma imkanları var dediler. Fındık eğer kabukluysa burada banttan geçiyor ve çıplak gözle çöpü ve fındığı ayrıştırılıyor.
Çürükler Aranıyor
Fındık sürekli elle seçiliyor ve sadece kabuğu değil çürük ve acı olanları ya da olgunlaşmamış olanları da buradan ayrıştırılıyor.
Işık Altında Son Kez
Fındık ile yavaş yavaş vedalaşıyor fabrika artık. Fındıkta kötü mal var mı bir kez daha ışık altında bakıyor ablalarımız. Ve bu bant üzerinde fındıklar artık çuvallara doğru akıyor. Bu çuvallar sonrasında da kavruluyor ve vakumlanması için artık hazırlık süreci başlıyor.
Ve Final !
Fındık artık vakumlanmış ve tüketiciye gitmeye hazırdır. Ordu'da geçirdiğim haftasonu ile fındığın hikayesini sofraya gelişine şahit oldum ve sizlerle de paylaşma fırsatı buldum. Bu araştırmada yardımcı olan Poyraz Fındık'a da bol teşekkürler,