Okullarda Beslenme Fiyatları Karşısında Aileler Çaresiz, Çocuklar Aç! Asgari Ücret Artışı Çare Olmayacak mı?
Ekonomide adı konulmayan kriz en çok çocukları da etkiliyor. Öğrencilerin beslenme çantasına konulması gereken yiyeceklerin yanı sıra kantinden alabilecekleri ürünlerinde fiyatları geçen yıl oranlar iki kat artarken, aileler okulların önerdiği günlük beslenme programlarına uyum sağlamayacak duruma geldi. Türkiye’de 1 milyondan fazla çocuğun okula aç gittiği tahmin edilirken, geçen günlerde CHP, İYİ Parti ve HDP'nin okullarda bir öğün ücretsiz yemek dağıtılması için verdikleri ek bütçe teklifi AK Parti ve MHP oylarıyla reddedilmişti. Gıdadaki gelen fahiş zamlarla eriyen alım gücüne karşı aileler çaresiz.
Beslenme çantası ve kantin fiyatlarındaki artışa kimse yetişemiyor.
Zeytinin kilosu geçen yıl 52 TL olurken, fiyat bu yıl 89 TL oldu.
Protein kaynağı olan peynir de 81 TL'de 205 TL'ye çıkmış durumda, kantinlerde satılan tost 9 TL'den 15 TL'ye çıkarken, gözleme de 12 TL'de 20 TL'ye terfi etmiş halde görülüyor.
Bir şişe su dahi yüzde 100 artışla 1,5 TL'den 3 TL'ye çıkarken, hamburger 12 TL'den 25 TL'ye çıkıyor.
CHP Adana Milletvekili Burhanettin Bulut, yaptığı araştırmaya göre, 5.500 TL asgari ücretli birinin çocuklarının beslenme çantasındakilerin yarı yarıya azaldığını söylüyor.
Bulut, “Ekonomik krizin çilesini ailelerle beraber çocuklar da çekiyor.” derken, 'Aileler okulların hazırladığı günlük beslenme programına uyamıyor.' dedi. Sağlıklı ve besleyici gıdaya erişimin her çocuğun hakkı olduğunu belirten milletvekili, bütçeden faize ödenen 565,6 milyar TL'yi hatırlatarak okullarda bir öğün ücretsiz yemeğin çok görüldüğünü söyledi.
CHP’li Bulut, “Bu ülkede beslenme çantası hazırlamak bile lüks oldu. Dar gelirli aileler, ilkokul çağındaki çocuklarını beslenme çantasına çeyrek ekmek arasına üç tane zeytin koyarak okula gönderiyor. Beslenme çantaları yetersiz, harçlıksız okula giden çocuklar açlıktan kırılıyor.' ifadelerini kullandı.
Birleşik Metal-İş Sendikası Araştırma Merkezi BİSAM, ekim ayı raporunda açlık ve yoksulluk sınırını açıkladı.
Dört kişilik bir ailenin açlık sınırının 7 bin 552 liraya, yoksulluk sınırı ise 26 bin 123 liraya çıktı.
BİSAM raporunda, günlük harcamalarda en yüksek maliyet grubunu 84,66 lirayla süt ve süt ürünleri grubu oluştururken, et, tavuk ve balık grubu için yapılması gereken asgari harcama tutarı 41,69 lira olarak hesaplandı.
Sebze ve meyve için yapılması gereken günlük harcama tutarı 41,40 lira olurken, ekmek için gerekli harcama tutarı günlük 23,41 lirayı buldu.
Katı yağ ve sıvı yağ içinse 16.32 liralık masraf yapılması gerektiği belirtildi.
Araştırmaya göre, yumurta için 6,76 lira, şeker, bal, reçel ve pekmez içinse 8,27 lira harcama yapılması gerekti.
Harcamalarda süt ve süt ürünleri yüzde 33,6 ile en yüksek paya sahip olurken et, yumurta ve kuru baklagil grubunun payı yüzde 25,3 ile ikinci sırada yer aldı.
Sebze ve meyvenin harcamalar içindeki payı yüzde 18,8 oldu, ekmek, makarna vb. için ise pay yüzde 12,5. Diğer gıda harcamalarının toplam içindeki payı ise yüzde 9,8 oldu.
BİSAM'ın geçen ay yayımladığı raporda ise açlık sınırının 7 bin 300 lira, yoksulluk sınırınınsa 25 bin 252 liraydı.
Her bir aile ferdinin sağlıklı beslenmesi için gereksinim duyduğu gıda grubu ve alması gereken kalori miktarının farklılık gösterdiğine dikkat çekilen raporda, günlük 251.74 liralık harcama içinde en maliyetli tüketimin 23.64 lira ile 10-18 yaş arası bir gencin tüketmesi gereken süt ve süt ürünleri miktarı olduğu belirtildi.
Asgari ücret artışının da enflasyona etkisi olacağını belirten açıklama market zincirlerinden geldi.
BİM CFO'su ve İcra Kurulu üyesi Haluk Dortluoğlu, Bloomberg HT’de konuk olduğu yayında ekonomiye dair açıklamalarda bulundu.
Türkiye'nin en büyük perakende zincirlerinden bir olan BİM'in enflasyonunun gıda enflasyonuna paralel seyrettiğini belirten Dortluoğlu, enflasyon muhasebesine geçilmemesinin ise sermaye erozyonuna neden olduğunu, “acilen” enflasyon muhasebesine geçilmesi gerektiğini de belirtti.
Asgari ücret artışı hakkında da Dortluoğlu, asgari ücret artışının refahı artırırken enflasyonist bir etki yaratabileceğini söyledi.
Yorum Yazın
Şu iktidarın ülke ve toplumsal sorunlara çare olacağına inanan varsa dürtün de uyansın. Ya da üzerine toprak atın.
İran da öğretmenler toplantısında? El arabasıyla kuzu etli pilav getirip kürekle önlerine döküyorlardı. Öküz yemler gibi Burda bahsı geçen din öğretmenleri