Midyeci Ahmet'in Büyük Bir Borçla Evinin Mutfağında Başlayan Başarı Hikayesi Size İlham Olacak!
Türkiye'de midye denince akla gelen ilk isimlerden biri Midyeci Ahmet! Peki Midyeci Ahmet olarak bilinen Ahmet Çiçek'in midyecilikle yolu nasıl kesişti? Nasıl sıfırdan tırnaklarıyla kazıyarak Türkiye'nin dört bir yanında 30 şube açmayı başardı?
Kaynak: StoryBox
Midye gerçek bir sevda! Açması, içine bol limon sıkıp ağza atması, sayamayacak kadar fazla yenmesi…
Midye yemeyi seven biriyseniz Midyeci Ahmet’i mutlaka duymuşsunuzdur. Türkiye’nin dört bir yanındaki şubeleri ile bize doyasıya midye zevki yaşatan Ahmet Çiçek’in hikayesi tam bir başarı öyküsü.
Şubelerini açmadan önce İstiklal’de midye satan Çiçek, midye hakkında bilgilenmek için dünyanın birçok bölgesini gezdi.
Aslında Mardinli olan Çiçek’in midyecilikle alakası henüz kundaktayken başladı. Anne ve babası İstanbul’a geldi ve İstiklal’de midyecilikle uğraşmaya başladı. Henüz 5-6 yaşlarındayken kendi okulunun önünde midye satmaya başladı. Henüz paranın ne olduğunu bilmeden sabaha kadar midye satıyordu.
15 yaşlarındayken midye satarken birçok ünlüyle tanıştı, müşterilerinden oluşan geniş bir arkadaş çevresine sahip oldu.
Hayattaki tüm bilgilerini müşterileriyle konuşurken öğrendi. İşini büyütme konusundaki fikirler ve destek de yine müşterilerinden geldi.
O yaşlardayken nerdeyse saniyede bir midye açıyordu…
İşler, aynı anda 15 kişiye midye dağıtacak kadar yoğunlaşmıştı. Balık Pazarı’nda bir yer açtı. Ancak ilk deneyimi başarısızlıkla sonuçlandı ve çok büyük borç yaptı. Elinde hiç para kalmadı.
Kendi evinde küçük bir mutfak yaptı ve yaptıklarını YemekSepeti’nde satmaya başladı.
Sadece servis usulü çalışıyordu. O sırada Beşiktaş’taki şu anki dükkanını gördü. O dükkan her üç ayda bir boşalıyordu. Oraya midyeci açma hayallerini her geçen gün besleyerek büyüttü. Eşinin ve bir midye çiftliğinin de desteğiyle hayalindeki dükkanı açtı.
Yine de borçları öde öde bitmiyordu…
Bir midye yarışması düzenlemeye karar verdi. Midye yeme yarışması fazlasıyla ilgi gördü ve o gün 10 binden fazla midye yaptılar ve sabahtan geceye kadar hiç durmadan çalıştılar.
Kova fikrini ise bir çalışanı buldu.
Daha önce KFC’de çalışan elemanı, Çiçek’e midyeleri kovada satma fikrini verdi. O zamanlar kovaları kullanmaya kıyamıyor, eskiyene kadar tekrar tekrar kullanıyorlardı.
İşleri daha profesyonel bir hale getirmek için Yunanistan’da fabrikası açtı.
Midyelerini Yunanistan’dan satın alan Midyeci Ahmet’in Bakü, Mannheim, Köln ve Berlin’de de şubeleri açılacak. Türkiye’de şube sayısı ise 30’a ulaştı. Her şubede en az 45, en fazla 70 kişinin çalıştığı Midyeci Ahmet, 1.000’den fazla çalışana sahip.
Küçükken eğitim alma fırsatı olmayan Çiçek’in hayali, Midyeci Ahmet Akademisi açmak.
Akademide hiçbir ücret alınmadan imkanı olmayan öğrencilere eğitim verilecek. İkinci hayali ise şehri hiç görmemiş olan insanların bölgelerine içinde midye, pizza, kokoreç gibi lezzetlerin içinde bulunduğu tam donanımlı tırlar göndermek. Yolun açık olsun Ahmet Çiçek!
Yorum Yazın
Böyle başarılı olmanın tek parolası ÇALIŞ ÇALIŞ ÇALIŞ
Hay be koçum 90 lar da Kemancı dan çıkıp hemen kapının önün de midye satmanı ve midyelerinin tadını unutmadık.. Brawo Ahmet. ;-D