Görüş Bildir
Haberler
Mehmet Ali Deniz Yazio: Geleceğin Mesleği

etiket Mehmet Ali Deniz Yazio: Geleceğin Mesleği

Mehmet Ali Deniz
03.04.2022 - 01:16 Son Güncelleme: 05.04.2022 - 07:54

Geçmişle bugün arasında insanın yaşamak için ihtiyaç duyduğu özellikler o kadar değişti ki geleceği hayal ederken ürkmemek elde değil. Geçmiş, ilkel hayatın içerisinde yeme, içme ve barınma dertleri için fiziksel savaşlar vererek harcandı. İnsanların o koşullarda yaşamak için ihtiyaç duyduğu özellikler nelerdi?

İçeriğin Devamı Aşağıda

Bu soruyu şöyle cevaplayalım.

Bu soruyu şöyle cevaplayalım.

İlkel yaşamın içerisine doğan iki çocuk düşünün. Birinci çocuğun adı A olsun. A tam bir fırlama, yerinde durmuyor, dışa dönük, konuşkan, fiziksel temas kurmaktan kaçınmayan, sabırsız hatta kavgacı biri.

B ise daha sakin, hareket etmeyi sevmiyor, biraz kilolu, koşmak savaşmak ona göre değil ama anlatılanları saatlerce dinleyebilecek şekilde sabırlı. Sizce geçmişte bu iki çocuktan hangisinin hayatta kalma ihtimali daha yüksektir?

Cevabın A olduğunu hepimiz biliyoruz. Peki bugün bu çocukların hiperaktif diye damgalandığını biliyor muyuz? Net bir şekilde diyebiliriz ki hayatta kalmaya programlanmış bir canlı olarak insan hareket etmeye ve arıza çıkarmaya ayarlıdır. Bir çocuğun zaten hayatta kalabilmek için sahip olması gereken özellik normal olarak budur. Ancak biz normal hayatı değiştirdik ve artık bu özellikler hayatta kalmak için gerekli değil. Hayatı değiştirdik ama ayarlarımız eski kaldı. Peki ne zaman değişir?

İnsanlık tarihi milyonlarca yıllık bir hikayedir ve bunun son birkaç yüz bin yıllık diliminde insan dediğimiz canlını ortaya çıkmıştır.

İnsanlık tarihi milyonlarca yıllık bir hikayedir ve bunun son birkaç yüz bin yıllık diliminde insan dediğimiz canlını ortaya çıkmıştır.

Biz o ataların çocuklarıyız ve onlar gibiyiz. Birkaç yüz bin yılda biyolojik bir organizmanın ayarları neredeyse hiç değişmez. Yani o gün ki atalarımızın ayarı neyse biz hala ona programlıyız. Bu yüzden net bir şekilde söylemeliyim ki eğer bir çocuk 40 dakika boyunca sorun çıkarmadan dersi dinleyebiliyorsa o çocuk biyolojik olarak kesin hastadır. Ancak biz bugün hasta olan çocuklara değil de sağlıklı olan çocuklara ilaçlar vererek 40 dakika boyunca o dersi dinleyip sorun çıkarmadan oturmasını istiyoruz. Başarılı da oluyoruz neden olmayalım biz sirkte aslanı bile o sandalyeye oturtabilen canlılarız. Bunu neden yapıyoruz?

Çünkü yaşayabilmek için ihtiyaç duyulan hayatın nitelikleri değişiyor. Değiştirdikçe ona uygun insan yetiştirmek gerekiyor. Bu eğitim sisteminin görevidir.

Eğitim bir ülkenin insan fabrikasıdır. Bütün insanlar o fabrika bandından geçer ve iyiyi kötüyü oradan öğrenir.

Eğitim bir ülkenin insan fabrikasıdır. Bütün insanlar o fabrika bandından geçer ve iyiyi kötüyü oradan öğrenir.

Ülkeye savaşacak insan lazım olduğunda asker yetiştirir. Bir vidayı ömrü boyunca sıkacak işçi lazımsa onu sabırla sıkacak işçi yetiştirir. Masanın başında sorun çıkarmadan çalışan insan lazımsa ofis çalışanı yetiştirir. Buna uymayanları hasta ilan eder ve onlar için ilaçlar üreterek onları yalandan normalleştirir. Hadi biz bir dersi 40 dakika dinleyebilen, bir masanın başında bir ömür oturabilen normal insanlar olalım. Bugün de böyle gerektiriyor. Peki yarın?

Bugün çoğu insan hiçbir fiziksel özelliğini kullanmadan sadece zekâsı sayesinde makineleri kullanarak geçimini sağlıyor. Ancak yapay zekâ bunu da yapabilecek hale gelmek üzere. Bir insanın makineye yaptırdığı işleri öğreniyor ve insana gerek kalmadan bunu gerçekleştirmeye başlıyor. Bu kadar insan masa başında makine kullanarak hayatının sonuna kadar yaşayabileceğini düşündü ama artık bu da ellerinden alınıyor. Oyun kahramanı Hügo’nun değişiyle sırada ne var eşek mi tepecek?

Sırada tek bir şey var. O da makinelerin ve yapay zekanın yapamadığı işleri yapmak.

Bunu yapan insanlar gelecekte ile uyumlu görünmektedir. Bu insanlar başarılı olacak, ödüller alacak, sevecek, sevilecek, hatta seçilecek ve gelecek jenerasyonları şekillendirme fırsatı bulacak. Diğer insanlara ne mi olacak? Hiç kimse bilmiyor, bir kör kurşuna mı hedef olurlar yoksa bir virüs salgınına mı? Bildiğimiz bir şey varsa o da şudur; dünyanın içerisinde yaşayabilmek için dünyanın değişen dinamiklerine uyum sağlamayan insanlar çarkın dışına bırakılacak. Oysa onlar sistemi takip edip istenileni yaptılar, hataları neydi?

Tam olarak sadece sistemi dinlemeleriydi. İnsan muhakeme ve ileri görüş yetenekleriyle geleceğin değişen özelliklerini takip etmelidir ve içindeki her sistemin bir fanatiği olmak yerine bütün özelliklerini kendini değiştirmek ve sistemi yeniden inşa etmek için kullanmalıdır. İnsan olmanın hakkını vermek böyle bir şeydir...

Web

Instagram

Facebook

Twitter

Linkedln

Yorumlar ve Emojiler Aşağıda
BU İÇERİĞE EMOJİYLE TEPKİ VER!
10
7
3
3
3
1
0
ONEDİO ÜYELERİ NE DİYOR?
Yorum Yazın