Hikayesi Yürek Burktu: Enkazdan Çıkınca 'Müge Anlı Çorbası' İsteyen Necati Amca ve Müge Anlı Buluştu!
Kahramanmaraş'ta meydana gelen ve 10 ilde de büyük yıkımlara sebep olan 7.7 büyüklüğündeki deprem tüm Türkiye'yi yasa boğmuştu. Depremde büyük bir yıkıma uğrayan Hatay'ın Antakya ilçesinde enkaz altında kalan ve 7. günde kurtarılan Necati amca, sağlık görevlilerinden elma, portakal ve Müge Anlı çorbası istemişti. Anlı'nın 'Tedavin bitince görüşelim' dediği Necati amca, Müge Anlı ile Tatlı Sert programına katıldı. Necati amcanın hayat hikayesi ise yürekleri dağladı...
Tüm Türkiye 6 Şubat Pazartesi günü sabahına büyük bir felaket ile uyandı... Merkez üssü Kahramanmaraş'ın Pazarcık ilçesi olan 7.7 büyüklüğündeki deprem, toplam 11 ilde yıkıcı sorunlara neden olmuştu.
15 gündür büyük bir felaketin içinde olan ülkemiz, bir yandan kayıplarına ağlarken bir yandan kalanlar için büyük endişe duyuyor.
Son verilere göre 40 bin 689 vatandaşımız deprem sebebiyle hayatını kaybetti...
Saatler, günler hatta haftalar sonra bile mucizelerin yaşandığı afet bölgelerinde hala enkaz altından gelecek bir ses, bir hareketlilik beklemeye devam ediyoruz...
Bu mucizelerden birisi de 7 günün ardından Hatay Antakya'daki evinin enkazından çıkartılan Necati amca olmuştu.
Enkazdan çıkartılıp hızlıca ambulansa alınan Necati amca, sağlık görevlilerinin "Ne istersin?" sorusuna "Enkaz altında canım çok çekti. Müge Anlı çorbası istiyorum, bir de elma ve portakal" cevabı vererek tüm Türkiye'nin yüzünü ufak da olsa güldürmüştü.
Müge Anlı ise Necati amcamızın sesini duymuş, tedavisi biter bitmez karşılıklı çorba içmek için sözünü vermişti.
Detaylar burada 👇
Deprem bölgesindeki kayıpları aramak için bugünden itibaren yayınlara geri dönen Müge Anlı, Necati amcayı konuk etti!
Öğrendik ki Necati amcamız o çok istediği Müge Anlı çorbasını çoktan içmiş! Adana'ya sevk edilen amcamızın ziyaretine Müge Anlı ekibi gitmiş, giderken de çorba götürmüş.
Enkaz altındayken Müge Anlı'nın mobil aşevlerini deprem bölgesine göndereceğinden emin olduğunu söyleyen Necati amca, "Sanki oradan çıktığımda Müge Anlı çorbası içeceğimi düşündüm. Midemi ısıtırdı..." dedi...
Ve Necati amca, enkaz altında hayalini kurduğu Müge Anlı çorbasını sonunda içmişti...
Necati amca felaket anını şu şekilde anlattı 👇
'Deprem olunca gelinim 'Baba ne yapacağız?' dedi. Dedim ki 'Herkes kendisini koruyacak bir yer bulsun.' Tam o anda torunumla, Caner'imle göz göze geldik. Sonra dünya zifiri karanlık oldu. Yemin ederim o an birisi beni itekledi. Sonra her şey sakinleşti, toz duman oldu. Oğullarım çok yakındı. Dedi ki 'Baba telefonun yanında mı?' Yanımdaydı, fenerini yaktım. Gelinim ve torunum da çok yakındı, seslerini duyuyordum ama yetişmem imkansızdı. İngiliz anahtarı yanıma düşmüştü, bir de banyonun alüminyum kapısı... Sesimiz duyulsun diye sürekli vurdum. Oğlum 'Baba bizi duymayacaklar' dedi. 'Allah' diye sayıklaya sayıklaya vurdum. Biz o odada 5 kişiydik, torunum son gün öldü...'
İşitme ve konuşma engelli oğluyla İstanbul'a sevk edilen Necati Karagön, yaşadıklarını Müge Anlı'ya bir de yüz yüze anlattı...
Meğer Necati amcamızın depremden 2 hafta önce bir torunu vefat etmiş... Bütün aile cenaze nedeniyle Necati Karagön'ün evinde toplanmış.
Eşi, 9 torunu, oğlu, kızı, 2 gelini, damadı, yeğenleri... Hepsini kaybetmişti Necati amca...
Yıllar önce enkazdan sağ çıkan birinin anlattıklarını izleyen Necati amca, bu kişinin idrar içerek hayatta kaldığını hatırlayınca oğluna 'İdrarını yapma, içmemiz gerekebilir' demiş.
"İlk iki gün 'Bu böyle sürecek herhalde, bari oruç tutayım' dedim, oruç tuttum ama üçüncü gün dayanamaz hale geldim. Oğluma 'İdrarını tut' dedim, gerekirse içeceğiz çünkü. Oğlum 'Baba öyle şey mi olur?' dedi. Zaten yorgundum, susuzdum... 'Yorma beni oğlum' dedim. 2. gün sonunda idrarımı içtim..."
'Diğer oğlum konuşamıyor, duyamıyor. Düştüğümüz yer sebebiyle göz göze gelemedik, gelsek anlatacağım. İdrar içiremedik, içmezdi zaten'
7 katlı binanın 2. katında oturan Necati amca "Alt katta dükkan vardı, kolonları kesmişler sonradan öğrendik. 1. katta oturan 4. kattan çıkmış, 4. kattakini bilmem kaçıncı kattan... Öyle duydum ben... Biz nasıl öyle geldik, nasıl oldu hiç anlamadım." dedi.
"Çok soğuktu, iki numaralı oğlumu göğsüme yatırdım. Diğer oğlumun da onun da ayaklarını enkazdan kurtardım ama engelli oğlumun elini kurtarmadım. Ayaklarını sıvazladım ısıtmak için. Çok acıktım, çok susadım, çok üşüdüm... O an aklıma çorba geldi. Sonra da sizin aşevleriniz. Ne anne çorbası ne başka bir şey... Nasıl oldu niye oldu bilmiyorum aklıma ilk sizin adınız geldi."
"Biz torunlarımla hep bağış yapardık aşeviniz için. Her torunumla ayrı bağış yapardık bir de 12 yaşındaki oğlumla... Şimdi hepsi öldü... Demek ki aklıma kazınmış... Sanki çıkar çıkmaz Müge Anlı çorbası verilecek gibi hissettim..."
Tıpkı Müge Anlı gibi gözlerimiz dolu dolu izledik Necati amcamızı... Ölmüşlerine Allah'tan rahmet, kendisine sabır dileriz...
Yorum Yazın