Hangi Güçlü Kadın Karaktersin?
Erkekler gücün hala kastan ibaret olduğunu sansın!
1. Bir silah seçerek başlayabilirsin!
2. En büyük korkun desek?
3. 90'lardan bir şarkı seç!
4. Hadi sana birisini ayarlayalım :) Ama kimi?
5. Üstündeki hangi nesne seni anlatıyor?
6. Sana karakter olarak en çok hangi hayvan benzer?
7. Erkekler hakkında ne düşünüyorsun?
"Hermione Granger" çıktı!
Senin güzel özelliklerini nereden saymaya başlasak bilemedik şimdi. Çalışkansın bir kere, burası kesin. Zekansa bir dünya markası: Ama öyle bir zeka ki ('ehh be sana' dedirtir) en pratiğinden. Sorun çözme becerin, en yetenekli yöneticilere meslek bıraktırır mesela. Sihirbazlar ve mugglelar dünyasının ceosu, Hogwarts'ın gizli lideri ve de herkesin yanında bulundurması gerekensin. Empati becerin yüksek ve naziksin de. Söylesene kuzum 10'da birini dile getirebildik mi :)
"Trinity" çıktı
Sen öyle güçlü bir kadın karaktersin ki, kelimeler nasıl kifayet edecek bilmiyoruz. Bir yerden başlayalım. Öncelikle sen erkeklere yetişmeye çalışan kompleksli kadınlardan değilsin, çünkü senin dünyanda kadın-erkek ayrımı yok, insan ve birey kavramları senin için daha önemli. Güçlüsün ve oldukça zekisin; ancak bu zeka saf zeka, kurnazlık, fitne-fesatlık asla değil. Sevdiğini de sonuna kadar seviyorsun. Pazara kadar değil, Zion'a kadar yani :)
"Marla Singer" çıktı!
Senin alamet-i farikan asla güzelliğinden gelmiyor, hatta sana güzel demek bile zor. Ancak öyle bir havan, öyle değişik bir tarzın var ki, sensiz olmaz, olamaz diyebiliriz. Zaten zamanında demişler denilecek şeyi: 'Beynimde bir tümör olsa, adını Marla koyardım.' Seninle olmak dünyanın hem en acı verici, hem de en zevkli şeyi. Sınırların asla yok ayrıca; birisi koymaya kalkarsa da onun ekmek arası yapar yersin :) Son olarak, dünyanın en güzel sigara içen kadınısın: Seni sigara içerken gören kanser hücreleri, akyuvar olur kendine saldırır :)
"The Bride" çıktı!
Senin için en başta şunu söylemek gerekir: Güçlü. Tek başına durabilmenin ve karakter koyabilmenin başyapıtısın adeta. Kendini çok iyi tanıyorsun; zaafların ne, güçlü noktaların ne... Bu yüzden karşındakini de çok iyi tanıyorsun. Sevdiğin insanı çok iyi seviyorsun, tüm samimiyetinle hem de. Ancak aldatılırsan ya da kandırılırsan, bir anda başka bir insan olabilirsin. O anlarda bir engerek yılanı kadar zehirli olabilirsin ve o intikam alınır. Kısaca, sana yamuk yapmak gerizekalılıktır!
"Clementine" çıktı!
Sen bu dünyanın gelmiş geçmiş en zor kadınısın. Kafanın içindekileri anlayabilmek, uzay-zaman gerçekliğini anlayabilmekle eş. Bir dakikan bir dakikanı asla tutmaz. Gülerken ağlarsın, saçmalarken felsefe yaparsın. Ama tabi bu durum, 'dur şu insanların kafasını karıştırayım' ergenliğinde asla değil. Senin istediğin tek şey: MUTLU OLMAK, ama nato kafa nato mermerler bunu anlamadı, anlamayacak da. Onları UNUTMAK şart şart!
"Arwen" çıktı!
Ooo galiba asil bir kadınla karşı karşıyayız. Evet senin en temel özelliğin asalet. Mesela yürüdüğün yerler, yerinden utanır. Senin için mesela savaş başlatılabilir, hiç sorun değil. Şair, güneşte demler senin çayını örneğin ve dahi yağmurlar eker göğün göğsüne. Bütün kafiyelerin, rediflerin, sebeb-i müsebbibi senin tenin. 'Hadi canım sen de amma abarttın ha!' diyenler, krala sorabilir :)
"Cersei Lannister" çıktı!
Öncelikle şu denilebilir ki, erkekler üstünde bariz bir etkin var. Sana güneş gözlüksüz bakma ihtimali: Sıfır yani. Bu etki pek tabii ki sadece erkekler üstünde değil, kadınlar üstünde de bir etkin var. Basitçe üstün ve alfasın diyebiliriz yani. Ancak üstün olmak için kendini parçalamıyorsun. Senin yaratılışın üstün olmak üzerine kısaca. Eee olsun o kadar, sonuçta sen bir Lannister'sın. Maniplasyonların en hası sende kısacası, ey dişi aslan!
"Siyah Kuğu" çıktı!
Ooo galiba çok entresan bir kişilikle karşı karşıyayız. Sen çok bariz bir biçimde iki kişiliklisin: Birisi yeni baştan serüvene başlamış, öbürü silahında son mermiyi sıkıyor. En büyük mücadelense, her üst-insanda olduğu gibi, kendinle. İlk bakışta bu mücadele siyahla beyazın mücadelesi gibi görünse de, bir zaman sonra ortaya, siyahın beyaza; beyazın da siyaha karıştığı, grilerin tonunun bile seçilmediği karmaşık bir iç dünya çıkıyor. Dipsiz bir kuyusun kısaca, ey zarif kuğu!
"Amelie" çıktı!
Sen bu dünyada güzel kalan/kalabilen birkaç iyi şeyden birisin. Küçük şeylerden mutlu olmayı biliyorsun. Biliyorsun ki, etrafındakileri de mutlu edebiliyorsun. Ayrıntıcısın ayrıca, hassas ve dikkatlisin de. Sen bakmıyorsun yani, görüyorsun. Gücün de işte buradan geliyor. Kabalığın, zalimliğin ve sevgisizliğin 100 dönemdir hükümette olan dünyada, senin gibi saf, çocuksu kalabilmek en büyük erdem. Lütfen ama lütfen bu yoldan ayrılma, ey mercimeklere elini sokan kadın :)