Keşfet ile ziyaret ettiğin tüm kategorileri tek akışta gör!
Test
Gündem
Magazin
Video
Gülseren Budaycıoğlu, Yalı Çapkını ve Çöp Adam'ın Neden Çok İzlendiğini Detaylarıyla Anlattı
Yazar ve psikiyatr Dr. Gülseren Budayıcıoğlu'nun romanlarından ekranlara uyarlanan birçok yapım oldukça seviliyor. Yalı Çapkını ve Çöp Adam dizileri bu sıralar ekrana damga vuran yapımların başında geliyor. Budaycıoğlu reytingleri altüst eden dizilerin neden bu kadar çok izlendiğini detaylarıyla ntv.com.tr'ye anlattı.
Buyurun detaylara...
Aramızda ünlü psikiyatr doktor Gülseren Budayıcıoğlu'nu tanımayan pek kimse kalmamıştır. Budaycıoğlu yazdığı romanlarla ekranın sevilen yapımlarına esin kaynağı oldu.
Özellikle son yıllarda çıkardığı romanlarla televizyona büyük katkıda bulunan Budayıcıoğlu'nun eserleri oldukça sevildi. Star Tv'de yayınlanan İstanbullu Gelin dizisi Budayıcıoğlu'nun esin kaynağı olduğu ilk yapımlardan biri oldu.
İstanbullu Gelin dizisi Gülseren Budaycıoğlu'nun Hayata Dön adlı kitabından ekranlara uyarlanmıştı.
Budayıcıoğlu, Doğduğun Ev Kaderindir ve Kırmızı Oda dizileriyle tanınırlığını iyice arttırmayı başardı.
Masumlar Apartmanı, Camdaki Kız, Ömer gibi yapımların da ilham kaynağı olan ünlü ismin kaleminden çıkan her proje televizyon izleyicilerinin yoğun ilgisiyle karşılaştı.
Son zamanlarda izleyenleri adeta ekranlara kilitleyen yapımların başında ise Star Tv ekranlarında yayınlanan Yalı Çapkını ve Çöp Adam dizileri yer aldı.
Pek çoğumuzun aklına gelen soru ise ''Bu yapımlar nasıl bu kadar çok izleniyor?''. ntv.com.tr'nin sorularına yanıt veren Dr. Gülseren Budayıcıoğlu konu hakkında detaylı açıklamalarda bulundu.
''Yalı Çapkını ve Çöp Adam dizilerinin başarısının altında ne yatıyor, hikayeleriniz neden çok izleniyor? Bu dizileri diğer dizilerden ayıran özellikler neler?''
''Ben bütün dizilerimde hikayenin aslını gerçek hayatlardan alıyorum, gerçek karakterleri alıyorum. Birinin hayatını olduğu gibi ekrana getirmiyorum. Çünkü bunu yaparsam sır saklamak zorundayım, kişileri tanıtacak ipuçlarından kaçmak da yetmiyor. Ben hikayeyi alıyorum, başka yerlerde başka kişilerle başka ortamlarda yaşatarak kişiyi tamamen koruma altına alıyorum.
Ama sonuç olarak, bütün dizilerde gerçek karakterler ekrana geliyor... İnsanlar çok daha fazla empati yapıyor ve kendilerini bu dizinin bir yerinde inanın, buluyorlar. Diziye en olumsuz eleştiri yapanlar bile, o dizinin bir yerinde kendini bulmuş...''
''Seyirciler, Yalı Çapkını dizisindeki karakterleri sevdiler. Kötü karakterimizi de iyileri de sevdiler. Biz orada çok genç iki insanın hikayesini anlattık. Daha erişkin bile olmamış çocuklar, fakat iki tarafın da ailesi evlen diyor.''
''Bizim memleketimizde bu çok yaşanıyor, biz 'Yok canım olur mu öyle şey?' desek de, bizim asıl gerçeklerimiz bunlar. Şehirlerde biz bunları görmüyor olabiliriz ama, bu gerçekleri gösteriyorum''
''Hikayelerinizin gerçek karakterleri genelde tanınmış varlıklı ailelerden mi, yoksa hayatın içerisinden sıradan insanlar mı?''
''Çoğu sıradan insanlar ama varlıklı ailelerden olanlar da tabii ki var. Ama böyle hepimizin, herkesin çok iyi tanıdığı insanların hikayelerini de oraya getirmekten özellikle imtina ediyorum.''
''İmzanız bulunan ve seyirciyle buluşan hikayeler arasındaki favoriniz hangisi?''
''Ne zor bir soru... Hepsi benim çocuklarım, hepsine o kadar çok emek verdim ki, bir seçim yapamıyorum.''
İlginizi Çekebilir
Yorum Yazın
Çünkü başkasının acısından beslenen bir milletiz onların acısına sorunlarına ortak olup biz de hasta oluyoruz sonra saçma sapan işler izlemem izlettirmem evi... Devamını Gör
çünkü hepsi çok kötü.
şu dizileri izleyen insanın kendi hayatına saygısı yoktur . Hiç kibir mibir demeyin, tamamen bomboş yapımlar bunlar.