Dünya Güzellerim'in İzleyenleri Dumurdan Dumura Sürükleyen İkinci Bölümünde Olanlar Oldu
İlk bölümde yaşanan olaylar silsilesi için önce böyle buyrun:
Banu Alkan'la tartışan Bülent Ersoy, kendini dağa taşa vurdu. O esnada yer yüzünün en bahtsız yılanı, gitti Diva'yı soktu. Kafasına çanta yiyen yılan, olay yerinde can verdi.
Çantayla yılanın kafasına kafasına vuran Bülent Ersoy, iki dakkada yılanı pert etti. Yılan olacakları bilse değil Diva'nın yanına gitmeyi, kıta bile değiştirmeyi düşünebilirdi.
Bülent Ersoy'u istirahat etmeye bırakan diğer tehlikeli üçlü ise dans dersi almak için yola koyuldular. Banu Alkan'ın o sıcakta yorgan gibi kıyafetle dolaşması gerçekten efso bir hareketti.
Bir de elindeki pembe otriş var tabii vazgeçemediği. Kendi başına havayı 20 derece ısıtma gücüne sahip o aksesuar. Valla bravo Afrodit!
Afrodit bu, kadın aşk kadını; ya ne olacaktı? Gitti dans hocasına yanaştı. Adam, Banu'nun sevgi seli sebebiyle figürleri gösteremedi ama onun da hoşuna gitti.
Afro, sen ordan bir manita yapıp geleceksin herhalde; içimizde öyle bir his var.
Dans dersi bittikten sonra yemek yemeye giden üçlü, mango suyu içip birbirlerine bol bol laf sokarken arada yemek de yiyebildi. Banu Alkan, Burcu Esmersoy'a "Sen 42 yaşındasın, genç değilsin" dedi.
Çünkü ortamda Banu Alkan'dan daha genç ve güzel bir kadın olursa orada savaş çıkması çok normaldir. Burcu Esmersoy, bu ataktan sonra 'Ben yaşımı saklamıyorum ama 76 doğumluyum. 42 de olsam söylerdim' dedi. Burcu'ya bi antidepresan falan verin ya, kızın işi çok zor.
"Ben gençliğimin zirvesindeyim. İnsan 20 senede yaşlanır mı? Benim yaşım yok!"
Yaş tartışmasından sonra evet böyle diyor Banu Alkan. İnşallah biz de böyle oluruz ilerde.
Yılan sokmasından sonra ayaklanan Bülent Ersoy, üçlüye katılmak için yola çıktı ama felaketler silsilesi peşini bırakmadı: Bindiği tuk tuk kaza yaptı!
Böyle şeyler niye hep iyi insanların başına geliyor Diva? Allahım bu kadın gün yüzü göremeyecek mi... Üstelik Swarovski taşlı tuk tuktan düşmek başka bir şeye benzemez arkadaşlar, siz bilmesiniz.
Bu arada bir tanecik Safiyesine kavuşmak için kilometreler kateden Faik, yine aşka olan inancımızı tazeledi ama o kıyafetle tam da tazeleyemedi.
Hem komik hem de aşık bir adam Faik.
Faik'in otel odasına getirdiği nevaleyle çiğ köfte yapmaya girişmesi epey ilginçti ama Banu Alkan'ın ağzına çiğ köfteyi sokması kadar ilginç değildi.
Evet yedirmedi, resmen kadının ağzına soktu kocaman çiğ köfteyi.
Yorum Yazın
saçma bir program ama izliyorum Allah affetsin
Hayatımda gördüğüm en anlamsız program ama izlerken baya iyi güldürüyor.
bülent ersoyu gören hindular her an yeni bir din kurabilirler masallah o nasil bir aura öyle mavi mavi