Ölü Bir Domuzun Kafasına Hallendiği İddia Edilen David Cameron’a Açık Mektup

Britanya Başbakanı David Cameron hakkında Muhafazakâr Parti’nin eski Başkan Yardımcısı Lord Ashcroft ve gazeteci Isabel Oakeshott tarafından ortaklaşa kaleme alınan ‘Call Me Dave’ (Bana Dave de) isimli resmi olmayan biyografi kitabında, “Başbakanın Oxford Üniversitesi’ndeki öğrencilik yıllarında ‘Piers Gaveston’ adlı öğrenci kulübüne girebilmek için cinsel organını ölü bir domuzun ağzına koyduğu iddiası” ortaya atıldı.

İddia, Cameron’la bir dönem birlikte çalışan ancak şimdi kavgalı olduğu siyasetçi ve işadamı eski Muhafazakar Parti başkan vekili Lord Ashcroft’un eski Sunday Times siyaset editörü Isabel Oakeshott ile birlikte yazdığı ‘Call me Dave’ kitabında yer aldı.

Cameron ile Ashcroft arasındaki sürtüşmeyi bilen İngiliz basını olaya temkinli yaklaşsa da 'Daily Mail' gibi gazeteler iddiaya sayfalarında yer verdi. 

Bu gelişme üzerine Britanya başbakanı David Cameron'a hitaben bir açık mektup yazmayı görev bildik.

Sevgili David Cameron, sana David diyebilirim sanırım, yüzünden samimiyete önem veren bir insan olduğun anlaşılıyor. Gerçi siz soyadınızla hitap edilmesini falan istersiniz ama bizim kültürümüzde böyle bir şey yok, lafı uzatmayayım sana David diyeceğim yapacak bir şey yok. Hakkında çıkan son haberler üzerine, çok da bilgi sahibi olmaya gerek duymadan sana bu satırları yazmaya karar verdim. “Neden bilgi sahibi olmadan atlıyorsun hemen?” diyebilirsin, ama domuza hallenmişsin benim güzel muhafazakar, asil kan taşıyan kardeşim. Asil kan derken soyunun  IV. William'ın gayrimeşru kızı Erroll Kontesi Elizabeth Hay’e dayandığını araştıracak kadar sorumluluk sahibiyim.

Sen muhafazakar (Conservative) parti genel başkanı ve İngiltere’nin (Büyük Britanya mı demeliydim yoksa?) başbakanı bir insansın, daha yakın zamanda bunu tescillediğin seçimleri de yaşadık, gördük. Diyeceksin ki “abi o domuz olayı ta üniversite yıllarında oldu”, kusura bakma ama David’ciğim bizde bir söz vardır, insan yedisinde neyse 70’inde de odur diye, sen kendini belli etmişsin. Asil soydan gelen, Oxford gibi bir üniversitede okuyan adamsın, belli ki ta o zamandan belli hayallerin, belli ideallerin var. Kokoyin içilip, domuza hallenilen bir ortamda bulunmak ve bunun hiç ortaya çıkmayacağını düşünmek senin gibi birine yakışıyor mu? Evlisin, güzel bir hanımın, çocukların var. Şimdi küçükler ama büyüyecekler ve sanıyor musun ki bu domuz olayını öğrenmeyecekler? Ben bile hiç meşhur olmamama rağmen ileride çocuklarım okur da utanırım diye sosyal medya paylaşımlarıma dikkat ediyorum, sen ise kokoyin içip domuz götürüyorsun, şimdi bu mantıklı mı?

Haberin kaynağı olan kişiyle geçmişte kavgalar, çekişmeler yaşadığınızı biliyorum, onun için yine de temkinli yaklaşmak istiyorum. Ama takdir edersin ki David’ciğim domuza hallenmek öyle kolay kolay akla gelebilecek bir fantezi değil, ya bizim aklımıza bile gelmezken sen nasıl oluyor da kendini böyle şeylerin içinde buluyorsun inan şaşırıyorum. Bak bu iddia ABD başkan yardımcısı Joe Biden için ortaya atılsaydı, zerre şüphe etmezdim. Çünkü Biden de öyle bir imaj var, yani domuzla ahırda basılacak insan prototipi sanki, ama sen öyle misin? Git lütfen bir aynaya bak ve kendine sor “o domuzu ben mi götürdüm kuru kuru” diye. Cevabını verebildin mi?

Bu eylemin tipik Amerikan filmlerinde gördüğümüz, Alfa Erkekler Kulübüne kabul töreni gibi bir şey olduğu çıkarımını yapıyorum. Yani sana demişler ki “eğer günün birinde bir yerlere gelmek istiyorsan bizim gruba girmelisin onun için de bazı şartlarımız var”. İdealist biri olduğun her halinden belli, tam bir Makyavelist tipi var sende, pragmatizm de bünyene işlemiş görebiliyorum. “Ya en fazla ne isteyebilirler ki” diye yola çıkmışsın onu da anladım, ama kardeşim domuz s…sin dediklerinde “OHA!” demedin mi? “Dövün, katrana bulayıp üstüme kaz tüyü dökün, Londra sokaklarında bikini ile koşturun, bir varil bira içirin ama bu nedir Allah aşkına?” demedin mi? Anladığım kadarıyla dememişsin. Kokoyini verip, önüne domuzu koymuşlar, hiç düşünmeden girişmişsin be David, olmadı.

Üniversite yıllarında yaşanmış bir olayın bugün ortaya çıkarılmasını elbette ben de kasıtlı buluyorum, ama sen Muhafazakar parti genel başkanı ve başbakansın David, bunun her zaman haber değeri var kabul et. Şimdi biraz sosyal medyada dolandım, işin mizahına, verilen tepkilere, vs. baktım. Demiş ki danışmanın “bu konu hakkında konuşmayacağız”. Bu mudur yani? Konuşmayınca domuzu unutacak mıyız biz? Kaldı ki ben Türkiye’deyim, sizinle aramızda uçakla 4 saatlik yol var üstelik bizde domuz da haram, ona rağmen bu konu ilgimi çekiyor. Sanmıyorum ki bir İngiliz vatandaşı başbakanının domuzla yaşadığı şeyleri merak etmiyor olsun.

Sadece bu da değil David, malum siz de kraliçe falan da var. 90 yaşındaki o kadının gözlerine nasıl bakacaksın? William, Charles, Kate, Philip, vs. Diğer kraliyet üyeleriyle nasıl bir araya geleceksin? Ya 90 yaşındaki kadın ülkenin başbakanının domuz ile cima ettiğini okuduğunda ne hale gelmiştir hiç düşündün mü? Toplantılara gideceksin, G8, G20, OPEC, vs. bir sürü toplantı olacak, sanıyor musun ki Merkel arkadan gülmeyecek, Obama “iyi iş dostum, ama sayende domuz yiyemez oldum” diye espriyi patlatmayacak. Lider de olsa insan insandır unutma, hakkında espriler dönmeye başlamıştır bile. David “the pig” Cameron diye adın çıktı bile, memnun musun? Susmakla  bitecek mi bunlar, kapanacak mı? Çık konuş, “evet yaptım ama bir sorun niye?” de, bak Clinton çıktı, “Evet, Monica hanım ile bir takım bi şeyler yaptık” dedi, Çelik basın toplantısı düzenleyip eşini motivasyon mesajları atan Kadir İnanır’ın karşısında dimdik durdu, örnek alman gereken kişiler bunlar. Gökhan Özen’i hatırla, Jetski ile kaybolduktan sonraki kriz yönetimini düşün, bunları örnek al.

Sevgili David, mektubumun sonuna gelirken, seni içimde affedebilmiş değilim. Her ne kadar biz Türkler hayvanlı cima işlerine çok uzak olmasak da, senin gibi birinin, Muhafazakar geçinen bir liderin kokoyin içip, domuzla cima eylemesi kanıma dokundu. Allah hanımına sabır versin David, o güzel kadın umarım bunu atlatabilir. Kendine iyi bak ve bu domuz sürecini iyi yönet, Gülben Ergen’i hatırla, kaset skandalını nasıl yönettiğini, basın toplantısına masumiyetin simgesi beyaz gömlekle çıktığını falan düşün ve bu işi çöz. Elizabeth’e selamlar, çocukların gözlerinden öpüyorum.