Baştan Sona Müge Anlı'da Yakılarak Öldürülen 9 Yaşındaki Şiar Kılıç Dosyasında Neler Yaşanmıştı, Son Durum Ne?
21 Temmuz 2020 tarihinde Müge Anlı İle Tatlı Sert programında işlenmeye başlayan Şiar Kılıç dosyası, Türkiye'yi derinden sarsmıştı. Anne Gülüzar Amanet ile sevgilisi Hami'nin cinayet şüphesiyle itham edildikleri dosyada baştan sona neler yaşandığını, kimlerin ne ceza aldığını şimdi ne yaptıklarını hatırlayalım.
Peki Şiar Kılıç dosyasında ne olmuştu, son durum ne?
Hadi gelin birlikte hafızalarımızı tazeleyelim!
Tarihler 21 Temmuz 2020'yi gösterdiğinde Müge Anlı, programına başvuran baba Samet Kılıç ve dede Kemal Kılıç'ı stüdyosunda ağırladı.
Sebep ise tüm Türkiye'nin ciğerini yakan bir yangın haberiydi...
28 Nisan 2020'de sabaha karşı 04:30 sıralarında Sakarya Kocaali ilçesine bağlı Karşı Mahallesi'nde bulunan iki katlı evde çıkan yangında 5 kişi kurtulmuş fakat 9 yaşındaki Şiar Kılıç isimli çocuk yaşamını yitirmişti... İşte Samet Kılıç da Şiar Kılıç'ın babası...
3 kardeşin en büyüğü olan 9 yaşındaki Şiar, ebeveynlerinin boşanması sonucu annesi ve annesinin sevgilisi Hami ile birlikte bu yanan evde yaşamaya başladı.
İddialara göre evde huzur olmadığı gibi Şiar ve kardeşleri hem annelerinden hem de annelerinin sevgilisi Hami'den şiddet görüyordu.
Elektrik kontağında oluşan arıza sebebiyle çıktığı düşünülen yangında anne Gülüzar, sevgilisi Hami, kız kardeşler Medine ve Hevidar kurtulurken Şiar Kılıç yaşamını kaybetmişti.
Şiar'ın babası, dedesi ve babaannesi bu yangının bilinçli çıkarıldığını, hatta Şiar'ın cinayete kurban gittiğini iddia ederek programa başvurdu. Hassas bir konu olduğu için Müge Anlı ve ekibi dosya üstünde titiz bir çalışma başlattı.
Özellikle de baba Samet üzerinde yoğunlaşan Müge Anlı, 'Acaba boşandığı eşten intikam almak isteyen eski eş olabilir mi?' diyerek Samet'i özel olarak dinlemiş fakat dosyada yer alan bir ifade ile konu daha da dikkatini çekmişti.
İfade ise yangından birkaç gün önce anne Gülizar'ın sevgilisi Hami'nin şeker hastalığı sebebiyle kaldırıldığı acilin doktorundan geldi. Doktor ifadesinde 'İkili hastanedeyken çocuklarının yangında öldüğünü söyledi. Fakat yangın, hastane ziyaretlerinden sonra gerçekleşti' demiş.
İfadenin tamamı ise şu şekilde; '26 Nisan günü Kocaeli Devlet Hastanesi'ndeki acil nöbetimde saat 20:00 sularında kayıt ismi Hami olan bir erkek hasta, şeker yükselmesi sebebiyle acile başvurdu. Müşahede odasında serum tedavisi alırken kontrol amaçlı odaya girdim. Yanında Gülüzar isimli kadın vardı. Hami isimli şahıs ağlıyordu. Ben 'Şeker hastasısın, kendini koyverme.' dedim. Gülüzar isimli kadın 'O ondan ağlamıyor.' deyince 'Bir yakınınızı mı kaybettiniz?' diye sorunca Gülüzar '9 yaşındaki oğlumuzu kaybettik. Benim aslında şu an buraları yıkmam gerekiyordu ama deliriyorum sanırım.' dedi. Bugün (28 Nisan 2020) hastanedeki arkadaşlarımdan Kocaeli'nde bir yangın çıktığını, evin Hami isimli şahsın üstüne kayıtlı olduğunu ve 9 yaşında bir çocuğun öldüğünü öğrendim. Bu bilgiler bana 26 Nisan günü yaşadığım olayı hatırlattı. Ve görevli polis memuruyla paylaşmak istedim.'
Anne Gülüzar ve baba Samet, anlaşmazlıklar sebebiyle ayrılmış. Gülüzar, eşinden ve ailesinden şiddet gördüğünü de iddia ediyor. Tabii burada ikilinin beyanları da birbirlerini suçlamak üzerine olduğu için gerçeği hiçbir şekilde bilemiyoruz...
İşin garip yanı Gülüzar'ın sevgilisi Hami, Samet'in sevgilisinin eski sevgilisi! Hatta bu dörtlü birkaç kez birlikte vakit bile geçirmiş.
Baba ve ailesinin iddiası şu yönde; Şiar'ın küçük kardeşleri Medine ve Hevidar, Şiar'ın ölümü sonrası babaanne ve dedesine 'Annem ve Hami kavga ederken Şiar annemi korumak için araya girdi. Hami, Şiar'a vurdu ve Şiar yüzüstü yere düştü. Bir daha da kalkmadı.' demiş. Bu da ailenin aklına 'Bu bir kaza değil, cinayet!' düşüncelerini getirmiş.
Ve ardından Müge Anlı'ya başvurmuşlar.
Anne Gülüzar yayına telefonla bağlanıp çocukluğundan beri gördüğü rüyaların çıktığını ve son dönemlerde hep çocuklarının öldüğüne dair rüyalar görmeye başladığını söyledi. Ayrıca eski eşine ve ailesine karşı da ateş püskürüyordu. Ama burada can alıcı bir nokta var; Gülizar, Şiar'ın öldüğünü gördüğü rüyada Şiar'ın el ve ayak bileklerinin kanadığını, yerinden çıktığını görmüş. Müge Anlı ise bir görgü tanığının ifadesinde 'Çocuğun cesedinde el ve ayak yoktu, bilekten itibaren kopmuştu!' sözlerinin yer aldığını söyledi.
Gergin geçen telefon konuşmasının ardından Gülüzar ve Hami stüdyoya geldi. Taraflar arasındaki gerginlik giderek yükselirken iddialar da dozunu arttırıyordu.
Tabii bu sırada anne Gülüzar, her iddianın ardından sinirlenip mikrofonu çıkarttığı gibi stüdyoyu terk etmeye başladı. Bu da Müge Anlı'yı bir hayli sinirlendiriyordu.
Günlerce Müge Anlı ve ekibinin baskılarıyla iyice sinen anne, sevgilisinin kendisinden ayrılacağını ve suçu üstüne atacağını anladığı anda artık yavaş yavaş itiraflara başlamıştı.
Zaten bu süreçte ailenin komşuları teker teker konuşmaya başlamıştı. Şiar'ın sürekli idrar koktuğunu, üstünün değiştirilmediğini, sürekli yüzünde ve vücudunda darp izleri olduğunu, Gülizar'ın kendisini ve ailesini fakir olarak gösterip yardımlar aldığını söylemişti. Ayrıca Gülizar ve Hami'nin çıktığı evi temizlemek için eve giren kadın, evin her yerinde kan izleri olduğunu, duvarlardan resmen kanların aktığını ve kanların duvarda kuruduğunu iddia etmişti.
Tüm bunlar bir araya geldiğinde Gülüzar için artık kaçacak yer kalmamıştı.
Gülüzar, Hami'nin Şiar'ı çivili sopalarla dövdüğünü, cinsel istismarda bulunduğunu ve Hami'nin Şiar'a vurduktan sonra bir daha yerden kalkmadığını itiraf etti. Ayrıca Şiar'ı yangın çıkan eve götürdüğünü ve o eve daha sonradan girip çıktığını gördüğünü itiraf etti.
İzleyiciler Gülüzar'ın itirafının 'Kendisini bu işten kurtarmak istediği' amacıyla yaptığını düşünmüştü.
İtirafların ardından Hami ve Gülüzar canlı yayında gözaltına alındı. Hukuki süreç başlamıştı ve ikili sağlık kontrolünün ardından emniyete ifade vermek üzere yola çıktı.
Ve sabaha karşı bitirilen ifadede Anne Gülüzar ile sevgilisi Hami, demir sopa ile istismar ettikleri, çivili sopayla dövdükleri 9 yaşındaki Şiar'ı yakarak öldürmüşlerdi...
Şiar annesinin Hami tarafından şiddet görmesine artık dayanamamış ve Hami'nin önüne çıkmış... Hami ise Şiar'ı dövmüş ve Şiar orada bilincini kaybetmiş, ağzından köpükler çıkmış. Hami ise Şiar'ı yan daireye götürüp yatırmış ve ardından yangının çıkmasına sebep olmuş...
Gülizar'ın tutuklanmasının ardından 2 yıl geçmişken Gülüzar tutuksuz yargılanmak üzere serbest bırakıldı. Gülüzar ise çıkar çıkmaz soluğu Müge Anlı'da aldı ve eski eşinin ailesiyle yüzleşti.
'Müge Anlı yanımda olmasaydı o katil hala dışarıda olurdu!' diyen Gülüzar, o sırada işlenen dosyanın muhatabı Fatma'ya da akıl verdi, 'Susma!' dedi.
Ayrıca Gülüzar, koğuşta Palu davasından hatırladığımız Hava Palu ve Ayşe Melek Palu ile aynı koğuşta yattıklarını, bu süreçte Hava Palu'nun kendisine 'Seni oğlum İsa'ya alacağım' dediğini söyledi.
Hami ağırlaştırılmış müebbet cezası alırken anne Gülüzar şu an tutuksuz bir şekilde yargılanıyor.
Yorum Yazın
Dostum anne demişsin ama bu karı çocuğunun canice öldürülmesine engel olmayan aşağılık bir yaratık! Yazıp yazıp siliyorum ne desem bilemiyorum. bu yavrunun ... Devamını Gör
Kadın çoktan çıktı bile bir de ahkam kesiyordu sanki bütün olaylar onun dışında gelişmiş de acı çeken bir anne tavırlarındaydı bazı insanlarda bazı duygular ... Devamını Gör
bu kadın bir katildir.
Bayılıyorum müge anlı olmasa ortaya çıkmayacak helal olsun emeğine sağlık 👏🏻👏🏻👏🏻