Aslında Yalnız Değil: Filmiyle Gündeme Gelen Oyuncak Bebek Barbie'nin Az Bilinen ve Unutulan Arkadaşları
Bu içeriğimizde Mattel'in popüler oyuncak bebek serisi Barbie'nin, genelde göz ardı edilen ve üretimi durdurulan arkadaşlarına odaklanacağız. Bu karakterler, Barbie'nin etrafını çevreleyen dünyada önemli bir rol oynarlar, ancak çoğu zaman gölgede kalırlar. Her ne kadar Barbie en çok bilinen ve sevilen oyuncak bebek olsa da bu arkadaşlarının hikayeleri ve karakterleri de oldukça ilginç ve dikkat çekicidir. Hadi bu hikayeleri gelin birlikte inceleyelim!
Kaynak: 1
1959'da Mattel oyuncak şirketi, amiral gemisi olacak bebeği piyasaya sürdü.
Barbara Millicent Roberts, daha çok bilinen adıyla Barbie, oyuncak bebeklerin standartlarını değiştirdi.
Amerika'da çocuk ve bebek figürlerinin hakim olduğu bir dönemde, Barbie genç bir yetişkin görünümüyle fark yarattı.
Özellikle, ona esin kaynağı olan Alman yapımı bir oyuncak bebekten ilham alarak, Barbie, oyuncak sektöründe alışılmışın dışına çıktı ve genç yetişkin bir imajı benimsedi.
Barbie, sadece bir moda bebeği olmanın ötesinde çocukların ebeveynlerini kıyafetlerini satın almaları için bir katalizördü.
Mattel'in hedefi sadece bebeğin satışı değil aynı zamanda onun giysilerinin de satılmasıydı. 1961'de Barbie'nin Ken adlı erkek arkadaşı ortaya çıktı.
Bu da ebeveynlere başka bir oyuncak bebek ve onun kıyafetlerini satın alma fırsatı sundu.
Kısa süre içinde Barbie'nin sosyal çevresi genişledi. Çevreye arkadaşlar, aile üyeleri ve onların arkadaşları katıldı. Ve tabii ki her birinin kendi özel gardırobu vardı.
Barbie'nin etrafını saran aile ve arkadaş çevresi zamanla genişledi, içerisindeki karakterler değişim gösterdi, bazıları seriden çıkarıldı ve hatta bazıları hamilelik süreci yaşadı.
İşte, Barbie'nin tarihinde yer alan ancak genellikle göz ardı edilen bazı dostları.
1963 yılında oyuncak devi Mattel popüler Barbie koleksiyonuna yeni bir üye ekledi: Barbie'nin en yakın dostu Midge.
Midge, Barbie ile aynı fiziksel özelliklere sahip olduğu için her iki bebek de birbirlerinin kıyafetlerini rahatlıkla giyebiliyordu. Ancak, Midge'in Barbie'den ayrılan bir dizi özgün görünüm özellikleri de bulunmaktaydı.
Barbie koleksiyonları ve tarihine dair uzman olan Bradley Justice Yarbrough, Mattel çalışanlarının ilk zamanlarda Barbie'nin çocuklar için fazla çarpıcı olabileceği konusunda endişe duyduklarını belirtiyordu.
Bu endişeyle Barbie'nin daha sade bir dostunu oluşturmayı hedeflediler ve sonuç olarak Midge doğdu. Barbie'nin aksine Midge'in yüzünde çiller bulunuyordu ve aşırı makyaj yapmaktan kaçınıyordu.
1964'te ise Mattel, Barbie ve Ken'in en iyi arkadaşı olan Allan'ı tasarladı.
Ken ve Allan, Barbie ve Midge gibi aynı fiziksel özelliklere sahip olup birbirlerinin kıyafetlerini rahatlıkça giyebiliyorlardı.
Ancak Allan karakteri, 1960'ların yarısında Mattel tarafından emekliye ayrıldı.
1990'ların başında ise Allan karakteri Midge'in eşi 'Alan' olarak yeniden tasarlandı ve oyuncak piyasasına geri döndü.
Barbie, 1959'da piyasaya sürüldüğünde kendine has bir tarzı ve görünümü ile dikkat çekiyordu. Ancak, 1960'ların ortalarına gelindiğinde gençlik modası hızla değişmekte ve Barbie'nin stili eski moda olarak görülmeye başlanmıştı.
Amerikalı gençler The Beatles gibi İngiliz İstilası gruplarını takip ediyor ve Londra'daki yeni Mod akımına ilgi gösteriyorlardı.
Bu değişime hızla adapte olan Mattel, 1967'de Barbie'nin modern kuzeni Francie'yi İngiltere'den piyasaya sürerek gençlerin ilgisini yeniden kazanmayı başardı.
Francie, Barbie'den daha zarif bir fiziksel yapıya sahipti ve kısa bir süre sonra Francie'nin tüm giysilerini paylaşabilen ve onunla aynı beden ölçülerine sahip İngiliz dostu Casey de oyuncak dünyasına katıldı.
Mattel, 'Colored Francie' adı altında pazarladığı ve beyaz modelle aynı kafa tasarımını kullandığı Francie'nin Siyah versiyonunu da tüketicilerin beğenisine sundu.
Bu durum teknik olarak Mattel'in Barbie koleksiyonunda satışa çıkardığı ilk Siyah oyuncak bebeği olmasını sağladı.
Daha sonralarda Mattel, Midge ve Allan karakterlerini yedeğe alarak yerlerine muhteşem görünümlü yeni dostlar getirdi.
1968 yılında Barbie serisi içerisinde kendi özgün kafa kalıbına sahip ilk Afro-Amerikan bebek olan Barbie'nin dostu Christie'yi tanıttı.
Birkaç yıl sonrasında Christie'nin partneri ve Barbie serisinin ilk Afro-Amerikan erkek bebek karakteri Brad ile karşımıza çıktılar.
Şimdi 2004 yılına hızlı bir geçiş yapalım.
Barbie, o zamana dek bir dizi farklı tarzı deneyimlemişti. 1970'lerin başlarında Malibu plajının sahibiydi, 70'lerin sonlarına doğru süperstar bir imaj kazandı.
Barbie, 80'lerde ise çarpıcı bir rock yıldızı haline geldi.
90'lar boyunca ise Bob Mackie'nin titizlikle tasarladığı payetlerle süslenmiş elbiseleri tercih etti. Barbie, yıllar boyunca sürekli evrim geçirerek zamanın ruhunu yakalamayı başardı.
2004 yılında, Sevgililer Günü'nün hemen öncesinde Mattel, Barbie ve Ken'in ayrıldığını bir pazarlama stratejisi ile duyurdu.
Ayrılık sonrası Barbie, Mattel'in aynı yıl piyasaya sürdüğü Avustralyalı Blaine ile ilişki yaşamaya başladı. Ancak Blaine'in Mattel tarafından kaldırılması sonucu bu ilişki uzun ömürlü olmadı.
2011 yılında yine Sevgililer Günü'nde Mattel, Barbie ve Ken'in yeniden birleştiklerini duyurdu.
Bu, birçok Barbie hayranını sevindirdi ve Mattel'in popülerliğini artırdı.
Bu içerikler de ilginizi çekebilir;
James Webb Teleskobu Uzayın Derinliklerinde Dev Bir Soru İşaret Buldu!
Yorum Yazın
estetik kültürünü barbie değil, hepinizin ayıla bayıla kullandığı instagram dayattı filtreleriyle, algoritmasıyla vs... ayrıca görmek istemiyorsanız girip ba... Devamını Gör
Siz olmasaydınız barbie de unutulacaktı ne güzel! dayattığı saçma güzellik algısı yüzünden kaç nesil depresyona girdi estetik kurbanı oldu! Filmdi reklamdı y... Devamını Gör
bir daha Barbie ile ilgili bir şey görürsem