ONEDİO ÖZEL

Araştırmalar sonucunda elde edilen istatistiklere göre porno izlenme süresi giderek artıyor; her iki kişiden biri düzenli olarak her ay en az bir kere porno izliyor.O iki kişiden biri tabii ki siz veya ben değilim, bir arkadaşımız... Zaten bu içerik de bu arkadaşlarımıza geliyor, bakalım bilime göre porno izlemek zararlı mı?

Ben bu acıya daha fazla dayanamıyorum gözlerimi aldırıcam. Bunlar nedir ya. Oysa çok zor bişey de değil şu de'leri da'ları yazma olayı.Not: 'Aldırıcam', 'bişey' gibi yazımlar konuşma dilidir, bana bunlarla gelmeyin 😁

Duymayanlar için şöyle wikipedia özeti geçelim:Fibonacci dizisi, her sayının kendinden öncekiyle toplanması sonucu oluşan bir sayı dizisidir. Bu şekilde devam eden bu dizide sayılar birbirleriyle oranlandığında altın oran ortaya çıkar, yani bir sayı kendisinden önceki sayıya bölündüğünde altın orana gittikçe yaklaşan bir dizi elde edilir. Fibonacci sayı dizisindeki sayıların birbirleriyle oranı olan ve altın oran denilen 1,618 sayısı ise doğada, sanatta ve hayatın her alanında görülen ve estetik ile bağdaştırılan bir sayıdır. Ve bu sayıların oluşturduğu spiral şekle de Fibonacci spirali deniyor.

Kim ne derse desin zaman çok çabuk geçiyor. 'O kadar oldu mu?' demeye hazırsanız gelin hep birlikte 2002 yılına gidelim ve o yıl kumanda elimizde televizyonda hangi dizileri bekliyorduk hep birlikte hatırlayalım.

Yılın o zamanı yaklaşıyor! Evet okul alışverişi. Senede bir kere yapılan bu kırtasiye alışverişi kimisi için angarya ama kimisi için bir zevk. Kırtasiyeye her girdiğinde cennete düştüğünü hissedenlere gelsin Buzzfeed'den derlediğimiz bu gerçekler.

1965 yılından yalnızca 500 katılımcıyla başlayan yarışma 50 yıl sonra 96 ülkeden gelen 50000 profesyonel ve amatör fotoğraf sanatçısının vahşi hayat fotoğrafıyla renklendi. Katılan bütün fotoğraflar üç kategoride değerlendiriliyor; bunlar orijinallik, yaratıcılık ve teknik başarı. WPY52 sergisi ise 21 Ekim'de Londra'daki Ulusal Tarih Müzesi'nde kapılarını açacak. Finale kalan son 11'i sizler için Boredpanda'dan derledik.

Onedio'da düzenli şekilde çıkardığımız ve okudukça ufukları genişletecek, bilgi dolu içeriklerimiz arasından her ay, o ay içerisinde sizler tarafından en sevilenlerini derlemeye karar verdik. Böylece gözünüzden kaçırmış olabileceğiniz içerikleri okuyabilmenizi sağlamaya çalışacağız. Bu sefer Ağustos ayını didik didik ettik.Başlıklara tıklayarak ilgili içeriklere kolayca ulaşabilirsiniz.Keyifli okumalar diliyorum, bilimle ve bilgiyle kalın!Temmuz ayı içeriklerine ulaşmak için buraya tıklayın.

Tatlı mı tatlı dört genç kızın hayat mücadelelerini konu alan sevimli dizi Girls... Hepimiz bu diziyi izlerken kendimizi onların yerine koyup onlardan biri gibi düşündük. İşte bugün biz bu hayali biraz daha gerçek kılacağız senin için! Bakalım gerçekten Girls'ün hangi karakterisin!

Çocukluğumuzda en çok duyduğumuz soru ''Büyüyünce ne olacaksın?''dı. Bu soruyu cevaplarken aklımızda hep 20'li yaşlar olurdu. Hatta büyümek dendiğinde, kendimizi kolayca 25 yaşında hayal edebilirdik. Şimdi hayal ettiğimiz o yaşlardayız; belki büyüdük ama olacak sandığımız şeylerin çoğu henüz olmuş değil. O hep aklımıza gelen yaştayız belki ama işin garibi hayatımızdaki en büyük yenilik ödememiz gereken birkaç fatura...Bazen geçmişe dönmek istiyoruz bazen ise zaman geçse de belirsizliklerden kurtulsak diyoruz. Çünkü 25 yaşında olsak da hiçbir şey çocukluk hayallerimizdeki kadar net değil.Peki nedir bu büyüdüğümüzde yüzleştiğimiz acı gerçekler?

Birbirinden farklı yeteneklere sahip bonobo Kanzi'yi tanımaya ne dersiniz?

Yurt dışında master yapmak isteyenlerin sayısı giderek artıyor. Konu tasarım olunca da İtalya en başta geliyor. Tasarım alanında master yapmak isteyenlerin tercihi son yıllarda İtalya’nın ve Avrupa’nın en büyük tasarım okullarından IED (Istituto Europeo di Design). Peki neden IED? Gelin IED’de master yapmak için sizi harekete geçirecek nedenlere bakalım.

İşte o pirzolalar. Afiyet olsun :)

Boş zamanında atlaslara bakan şanlı nesil buraya!

Daha önce bir şeylerden artmış ya da artık miadını doldurmuş bazı nesneleri belki bir gün lazım olur diye çöpe göndermeye kıyamadığımızdan bahsetmiştik. Şimdi bunlarla kendi başımıza, pratik bir biçimde neler yapabilir, evimizi nasıl güzelleştirir ya da hayatımız nasıl kolaylaştırırız ona bir bakalım.

Biz Türkler samimi kişileriz, bir bardak çaya hikayemizi veririz. Hadi bir çay demleyin, ünlü düşünürlerin çay için söylediği sözleri dinleyin.