Takma Kirpiklerin Nasıl İcat Edildiğini Öğrendiğinizde Bir Daha Kullanmak İstemeyeceksiniz!
Günümüzün güzellik anlayışı ile şekillenen ve makyajların olmazsa olmazı halini alan takma kirpiklerin hiç de hoş olmayan bir geçmişe sahip olduğunu biliyor muydunuz? Antik Roma'dan günümüze kadar uzanan bu garipliklerle dolu süreci sizler için derledik. Bakalım siz ne düşüneceksiniz... 👇
Günümüzün popüler güzellik trendlerinden biri olan takma kirpikler, sosyal medya fenomenlerinden tutun kırmızı halının üzerindeki ünlülere kadar güzelliğine güzellik katmak isteyen her kesim tarafından sıkça tercih ediliyor.
Ancak takma kirpikler her ne kadar hoş gözükseler de, bu trendin oldukça kirli ve acılarla dolu bir geçmişe sahip olduğunu biliyor muydunuz? Gelin takma kirpiklerin tarihini birlikte bir göz atalım. 👇
Ne yazık ki tarihteki bu yolculuğumuz, kadınların fiziksel özellikleri gözetilerek yargılandığı zamanlara kadar dayanıyor...
Takma kirpiklerin neden icat edildiğine geçmeden önce; uzun kirpiklerin neden çekici bir özellik olarak görüldüğünü incelemekle başlamalıyız.
Takma kirpiklerin geçmişi, 'Yaşlı Plinius' adıyla da bilinen Romalı bir yazar olan Gaius Plinius Secundus'un kısa kirpikleri, kadının iffetiyle ilişkilendirdiği Antik Roma'ya kadar uzanmaktadır.
Milattan sonra 49 yılında ölen Yaşlı Plinius, kısa kirpikler için şunları söylüyor;
'Kirpikler aşırı seks yüzünden dökülür ve bu yüzden kadınların iffetlerini kanıtlamak için kirpiklerini uzun tutmaları özellikle önemlidir.'
Kendisi anlayabileceğiniz üzere aşırı seksin kadınların kirpiklerinin dökülmesine neden olduğunu iddia etmiş ve kadınların kısa kirpiklerden rahatsızlık duyarak iffetlerini kanıtlamak için uzun kirpikleri tercih etmelerine neden olmuştur.
Bu konuyu incelediğimiz bir içeriğimiz mevcut ve inanın; durumun bununla uzaktan yakından alakası yok!
1400'lü yıllara geldiğimizde ise değişen güzellik algısı ve kilisenin empoze ettiği düşünceler ile uzun kirpiklere olan merakın, yerini bambaşka bir güzel anlayışına bıraktığını görüyoruz.
Öyle ki; o dönemlerde insanlar üzerinde oldukça etkili söylemleri olan kilise, kirpiklerin ve her türlü saçın fazla erotik olduğu düşünülüyordu. Geniş alınlı olmanın güzellik anlayışı ile uyuştuğu o dönemde kadınlar, kirpiklerini yolarak alınlarını daha da ön plana çıkarmak için ellerinden geleni yapıyordu.
Her ne kadar zamanla modası geçmiş olsa da uzun kirpiklere olan düşkünlüğün, 1800'lü yıllara geldiğimizde küllerinden yeniden doğduğunu görebiliriz.
Örneğin; 1899 yılında, kadınların göz kapaklarına iğneyle takma kirpik taktırdığına dair kayıtlara denk gelmeniz mümkün ve bu; Paris gibi başkentlerde bile popüler bir işlemdi.
İğne ile takma kirpiklerin göz kapaklarına dikildiği bu işlemden Dundee Courier, 1899 yılında yayınladığı makalesinde şöyle bahsediliyor;
'Sıradan ince bir iğneye, genellikle ameliyat edilecek kişinin kafasından alınan uzun bir saç teli geçirilir. Operatör, daha sonra birkaç ustaca dokunuşla iğnesini göz kapağının en uç kenarlarından Epidermis ile Tragus kıkırdağının alt sınırı arasından geçirir. İğne, saçı göz kapağının kenarı boyunca girip çıkartarak ilmekler halinde bırakır.'
Bu işleme cesaret edemeyenler ise kirpiklerine saç yapıştırarak aynı görüntüyü elde etmek istemişler.
Ancak bu, tahmin edebileceğiniz üzere saçların kolayca dökülmesi nedeniyle başarılı kabul edilebilecek bir yöntemten uzakmış.
Peki günümüzde kullanılan takma kirpikler ne zaman patentlendi ve yaygınlaştı?
1911 yılına Anna Taylor adında Kanadalı bir kadın, minik tüyler yerleştirdiği hilal şeklinde bir kumaş icat ederek ilk kez yapay kirpiklerin patentini aldı.
'Bu takma kirpikler elektrikten yayılan ışıltılara karşı gözünü koruma işlevi görüyor!'
1915 yılına geldiğimizde ise çevresince tanınan bir kuaför olan ve kalıcı dalganın da mucidi Karl Nessler, bir güzellik ve kuaför salonu açarak kendi geliştirdiği takma kirpikleri meraklıları ile buluşturmuş ve müşterilerin ilgisini çekerek takma kirpik satışlarını arttırmak için koro kızlarını işe almıştır.
Karl Nessler'ın çabaları, kadınların merakını tetiklemiş olsa da; takma kirpikleri güzelliğin olmazsa olmazı bir trend haline getiren Hollywood'un ta kendisidir.
Detaycı bir Hollywood film yönetmeni olduğu bilinen D. W. Griffith; Seena Owen'ın başrolünü aldığı 'Intolerance' filminde, Owen'ın canlandırdığı karakterin dış görünüşü ile ilgili bir şeylerin eksik olduğunu düşünerek çalışanlardan, Owen'ın göz kapaklarına ispirto sakızı kullanarak saç yapıştırmalarını ve kirpiklerini daha uzun göstermelerini istemiştir.
Tabi ki yönetmenin ve ekibin bu çabası, tabiri caizse, bir felaket ile sonuçlanmış.
Owen'in oyuncu arkadaşı Lillian Gish, aktrisin takma kirpikleri ile geldiği o günü şöyle anlatıyor;
'Bir sabah Owen stüdyoya gözleri neredeyse kapanacak kadar şişmiş halde geldi. Neyse ki Yönetmenimiz Bay Griffith önemli sahneleri çoktan çekmişti.'
Peki takma kirpikler günümüzdeki halini nasıl aldı ve popülaritesini nasıl koruyor?
Günümüzde kullanılan takma kirpikler oldukça kullanışlı ve ulaşılabilir bir değişim geçirdi. Bu kirpikler artık saç yerine plastikten yapılıyor.
Ayrıca Jennifer Lopez ve Madonna gibi ünlü isimlerin de özel yapım takma kirpikler kullanmaya başlaması, bu kirpiklerin popülerleşmesi için yeterli oldu.
Günümüzde ise bu kirpikleri her yerde bulmanız mümkün. Bir o kadar karanlık ve tehlikeli bir geçmişe sahip olan bu trendin günümüzde hala popülaritesini koruması ne kadar da ilginç öyle değil mi?
Siz bu konuda ne düşünüyorsunuz? Yorumlarınızı ve fikirlerinizi bizlerle paylaşmayı unutmayın... 👇
Bu içerikler de ilginizi çekebilir;
Yorum Yazın
İğneyle dikmek ne yaa millet o kadar mı bozmuş kafayı inanmıyorum