Midenizde Kelebekler Uçuşturan Aşık Olmak Hakkında 10 Şaşırtıcı Psikolojik Gerçeği Söylüyoruz
Aşk çılgın bir güçtür ve öngörülemezdir. Sizi bugün harika, yarın mutsuz hissettirebilecek bir duygu durumudur. Aşkın herhangi bir türünü deneyimlemiş olan herkes, insanların aşık olduğunda yaşadıkları psikolojik gerçekleri merak edecektir. Buyurun birlikte bakalım...👇
1. Konuşkan kızlar ve sessiz erkekler en iyi çiftleri oluşturur.
Kadınların çoğu konuşkandır ve her zaman sessiz erkekleri daha çekici bulur. Araştırmalar, beynin duyguları işlemekten sorumlu bölümünün kadınlarda erkeklere göre önemli ölçüde daha derin olduğunu söylüyor. Bu, bir kızın konuştuğu zaman erkeğin dinleyeceği anlamına gelir. Kadınlar, karşısındaki erkekten dinleme ve empatik becerilere sahip olmasını ister.
2. Sevdiğiniz kişiyle 48 saatten fazla konuşmazsanız, kelimenin tam anlamıyla hasta hissedebilirsiniz.
Aşk hastalığı kelimesini hiç duydunuz mu? Duygusal nedenlerin bir sonucu olarak fiziksel belirtiler gösterdiğiniz bir durumdur. Derinden aşık olduğunuz birini 2 günden fazla görmediyseniz, stres, uykusuzluk ve olumsuz duygular geliştirebilirsiniz. Stres hormonu tetiklendiğinde fiziksel acılara neden olabilir. Aşk hastalığı uykusuzluk, ateş, iştahsızlık, huzursuzluk, baş dönmesi, gibi farklı şekillerde kendini gösterebilir.
3. IQ'su yüksek olan insanlar aşık olmakta daha çok zorlanır.
Akıllarına kalplerinden daha çok güveniyorlar. Görünümden çok kişiliğe değer verirler. Her şeyi aşırı düşünür ve aşırı analiz ederler. Özgürlüklerinden mahrum edilmemeyi tercih ederler. Mahremiyetlerini dünyadaki her şeyden daha çok önemsiyorlar. Zeki bir insanı kendinize aşık etmeniz çok zor!
4. Kadınlar 15 gün, erkekler sadece 8 saniyede aşık oluyor.
Journal Archives of Sexual Behavior'da yer alan bir rapora göre, bilim adamları bir erkeğin bir kadına sırılsıklam aşık olmasının yaklaşık 8,2 saniye sürdüğünü kanıtladılar. Erkekler göz teması ile anında tetikleniyor. Kadınlar ise karşısındakini tanımayı ve duygusal ihtiyaçları için nitelikli olup olmadığına zamanla analiz ederek karar veriyor.
5. Sevdiğin kişi tarafından tam olarak sevilmek, midenizde kelebekler uçuyormuş gibi hissettiriyor.
Yeni ilişkilerin başlangıcı, televizyonda gördüğünüz klasik romantik filmler gibi gelebilir. Birine aşık olduğunuzda ve o kişinin de sizi sevdiği izlenimini edindiğinizde, vücudunuzdaki dopamin ve endorfin seviyeniz anında yükselir. Heyecanlanır, kendinizden geçer, ve mutlu hissedersiniz. Midenizde kelebekler varmış gibi gelir. İlişkinizin süresi uzadıkça ve yaşınız ilerledikçe midenizdeki kelebekler maalesef azalacaktır.
6. Hiç şansın olmayan birine ilgi duyma ihtimalin yüksek
Psikoloji, ulaşılmazlık genellikle insanları daha çekici kılıyor diyor. Çünkü bir şeyi elde etme olasılığınız ne kadar yüksekse, o kadar azına sahip olmak isteyeceksiniz ve bir şeyi elde etme olasılığınız ne kadar düşükse, o kadar çok şeye sahip olmak isteyeceksiniz. Her zaman sahip olamayacağınız birini kovaladığınız hissine kapılıyor musunuz? Ya da belki biri sizden uzaklaştıkça, onu daha çok arzuladığınız hissine kapıldığınız oldu mu? Durum ne olursa olsun, bu duygu kısmen kibrimizden, kısmen de onların değerlerine ilişkin çarpık duygumuzdan kaynaklanmaktadır.
7. Kadınlar ve erkeklerdeki farklı hormonlar ilişki biçimini etkiler.
Öncelikle hormonlarımızın temel işlevi, beynimizin algılarını değiştirerek davranışlarımızı belirlemektir. Kadın hormonları, kadınları doğal olarak duygusal bağlantılar ve ilişkiler kurmaya yöneltiyor. Erkek hormonları ise erkekleri saldırganlık ve korumacı davranışlara yöneltiyor. Bunun bir sonucu olarak, bir erkek, oldukça itaatkar ve saygılı bir kadına ve en önemlisi, bir erkek olarak kendi bölgesini tehdit etmeyen veya meydan okumayan bir kadınla birlikte olmayı tercih eder. Buna karşılık, bir kadın, kendisine sürekli olarak yeterli sevgiyi sağlayan bir erkeği tercih eder.
8. Büyük bir kalp kırıklığından sonra, yeniden aşık olma olasılığı büyük ölçüde azalır.
İnsan beyni her zaman tetikte olduğundan, güvenliklerini tehdit edebilecek potansiyel tehlikeleri algılamak için tüm çevreyi tararken, tehlikeden uzak durmayı, barınak, yiyecek bulmayı ve yırtıcılar tarafından yenilmemeyi biliyorlardı. Bu yüzden yok olmaktan kurtuldular ve gezegene egemen oldular. Bu beyni biz onlardan miras aldık. Günlük hayatımızda sürekli tehlike taraması yaparız. Bu yüzden henüz başımıza bile gelmemiş olan şeylerin korkusundan endişe duyuyoruz. İşte bu yüzden ilk kalp kırıklığımızı yaşadığımızda, beynimiz 'Tehlike! Tehlike! Lütfen bir daha aşık olma!' diye sinyal veriyor.
9. Sevdiğin birini tüm kalbinle unutman 18 ay sürer.
Yayınlanan bir araştırmaya göre, bir ilişki sona erdikten sonra daha iyi hissetmek yaklaşık 11 hafta sürer. İlginç bir şekilde, başka bir çalışma, bir evliliğin bitiminden sonra iyileşmenin 18 aya yakın sürdüğünü buldu. Gerçekte, insanlar kalp kırıklığını farklı şekilde yaşarlar ve iyileşme süresinin herkes için aynı olmayacağı beklenir.
10. Güven bir ilişkinin en önemli bileşeni değildir.
Bir insan ne kadar derinden aşık olabilir? Aşkın en derin halini hiç test ettiniz mi? 85 yıl boyunca sadece bir partnere aşık olmak nasıl bir duygu? Güvenin bir ilişkinin en önemli sırrı olduğunu hepiniz duymuşsunuzdur ama bu yanlış bir kavram. Zaman en önemli şeydir. Zamanla, siz ve eşiniz arasında güven, dostluk ve ayrılmaz bir bağ gelişir. Bir çift koşulsuz olarak birbirlerine karşı sabırlı olabilirse, her türlü fırtınayı birlikte, sonsuza kadar atlatabilirler.
Yorum Yazın