Köle Olarak Kullanılan Siyahi Kadınlar Üzerinde Korkunç Deneyler Gerçekleştiren Jinekolog: James Marion Sims
Tarih sayısız insanlık dışı sahnelere tanıklık etti. İnsanlar üzerinde gerçekleştirilen deneyler de bunlardan biri. Jinekolog James Marion Sims'in jinekoloji bilimine katkıda bulunurken bir yandan sebep olduğu insanlık dışı deneylerin hikayesini derledik. 👇
Modern jinekolojinin babası olarak bilinen James Marion Sims, doktorluğa başladığında o zamanki eğitimin kalitesi sebebiyle halen tıp konusunda öğrenmeye ve keşfetmeye devam ediyordu.
Lancaster’da doktorluğa başlayan Sims, ilk iki hastasının ölümünden sonra yeni bir başlangıç yapmak amacıyla Montgomery’ye taşındı. Burada ise o zamanlarda köle olarak kullanılan siyahi kadınları tedavi ederek, zenginler arasında ün kazandı.
Ne kadar çok sağlıklı ve doğurgan siyahi kadınlar olursa o kadar çok köle olur mantalitesiyle zenginlerin de onaylamasıyla Sims siyahi kadınlar üzerinde tam yetkiye sahipti.
19. yüzyıldaki pek çok doktor gibi jinekoloji alanı Sims'in de ilgisini çekmeyen bir alandı. Ayrıca bu alana dair özel bir eğitimi de yoktu.
19. yüzyılın başlarında, doktorların kadın genital organlarını incelemesi ve tedavi etmesi hoş karşılanmıyordu. Bu da jinekolojinin gelişimini yavaşlatan en büyük etkenlerden biri oldu.
Bir gün Sims'e attan düşmesinin ardından pelvik ve sırt ağrısı yaşayan bir hasta geldi. Sims, hastayı tedavi edebilmek için vajinal muayene yapması gerektiğini fark etti.
Söz konusu muayene, modern spekulumun geliştirilmesine yardımcı oldu. Sims, jinekoloji alanında pek çok faydalı buluş da yaptı: Rahim ve mesane arasındaki yırtılmanın sürekli ağrıya ve idrar sızıntısına neden olduğu keşfetti, daha etkin muayene teknikleri geliştirdi...
Sims jinekolojinin ilerlemesinde büyük bir rol oynadı ama bunu korkunç yollarla yaptı: Köleleştirilmiş siyahi kadınları deney kobayı olarak kullandı.
Sims'in deneyleri esnasında ölen siyahi kadınlara dair belgeler ise yok denecek kadar az. Ancak o kadar çok kadın hayatını kaybetmiş ki Sims kendi günlüğüne deney esnasında ölen kadınların isimlerini dahi yazmış... Sayısız kurbandan sadece üçünün ismi açıkça biliniyor: Lucy, Anarcha ve Beysey.
Sims’in deney kobayı olarak kullandığı Lucy henüz 18 yaşında yeni doğum yapmış bir kadındı.
Mesanesindeki şikayeti nedeniyle doktora başvuran Lucy, deneysel ameliyatlardan birine kurban gitti. Ağlayarak ve çığlıklar atarak geçen bir saatin ardından genç kadın hayatını kaybetti. Sims, günlüğüne Lucy’nin ne kadar acı çektiğini yazdı. Bunun sebebiyse Sims'in Lucy’nin mesanesindeki idrarı almak için bir sünger kullanmasıydı. Bu durum da kan zehirlenmesine neden olarak Lucy’nin ölümüne yol açtı.
Ayrıca Sims ameliyatları esnasında anestezi de kullanmıyordu: Deney kurbanlarından biri olan Anarcha’nın üzerinde tam 30 ameliyat gerçekleştirdi.
Zavallı kadın daha fazla acıya dayanamayarak son ameliyatında yaşamını kaybetti.
James Marion Sims'in heykeli New York, Central Park'a dikilse de gelen tepkiler üzerine kaldırıldı.
Sims niçin hiçbir deneyini beyaz bir kadın üzerinde gerçekleştirmemişti? Bu da Sims'in ırkçı bir geçmişe sahip olduğu iddialarını güçlendiriyor...
Ayrıca beyaz kadınların ameliyatında anestezi kullanırken siyahi kadınların ameliyatını anestezi olmadan gerçekleştirmesi niyetini ortaya koyuyor.
Kendisi bazıları tarafından iyi hatırlansa da, çoğu kişi tarafından tıp tarihinin en eleştirilen ismi.
Yorum Yazın
ne acımasız ve vahşi şu insanoğlu be!!
Oç pç