Kilo Verirken Zorluk Yaşayanlar Buraya! Kilo Vermenize Yardımcı Olacak Altın Değerinde 10 Öneri
Kilo vermeye başlamak istiyor ama internetteki birçok yöntem kafanızı karıştırıyor olabilir ve ya başlamış ama artık diyetinizin etkisini görmüyor olabilirsiniz. Hem sizi yönlendirecek hem de kilo vermenizi hızlandıracak yöntemler arıyorsanız hepsi içeriğimizde sizlerle!
1. Size uygun beslenme biçimini bulun.
Karbonhidratı kesmek, glütensiz beslenmek ve vegan olmak gibi birçok yaklaşım kafanızı karıştırıyor olabilir. Hatta herhangi birini denemeye çalışmış ancak sinir, stres gibi problemlerle karşılaşmış olabilirsiniz. Eğer uyguladığınız yaklaşım sizin için uygun değilse bu gibi problemlerle karşılaşmanız çok normal. Seçtiğiniz kilo verme taktiğine başlamadan önce mantıklı ve sürdürülebilir olup olmadığından iyice emin olun. Ve anında bir plana uyum sağlamak size zor geliyorsa fast food yemek yerine ev yemekleri için alışveriş yapmak, faydasız diyet ürünlerini bırakmak veya sevdiğiniz yemeklerin yerine sağlıklı alternatifler bularak başlayabilirsiniz. Örneğin spagetti yerine spagetti kabak yemek gibi.
2. Çok hızlı sonuçlar beklemeyin.
Hızlı sonuçları görmenin ve motive kalmanın yola devam etmek için çok önemli olduğunu biliyoruz ancak sayılar hakkında bakış açınızı değiştirmeniz gerekiyor. Bir hafta içinde çift haneli bir kilo kaybı yaşamazsanız, diyetinizin işe yaramadığını düşünmeyin. Sadece bir kilo vücut yağını vücudunuzdan atmak bile nasıl hissettiğiniz ve kıyafetlerinizin nasıl oturduğu konusunda büyük bir fark yaratabilir. Bu yüzden sayılara takılıp kalmak yerine, nasıl hissettiğinize, kot pantolonunuzun daha bol olup olmadığına ve vücudunuzdaki değişikliklere ya da daha az yüz şişkinliği gözlemleyip gözlemlemediğinize odaklanın.
3. Şişkinlik yaşayıp yaşamadığınızı kontrol edin.
Vücudunuz alışık olmadığı bir beslenme planını benimserken şişkinlikle karşılaşabilirsiniz. Meyve, sebze, kepekli tahıllar, fasulye, mercimek ve besinlerin alımını artırmak, günlük lif alımınızda önemli bir artış anlamına gelir. Lifin parçalanması ve Gastrointestinal Sisteminizde emilip kan dolaşımınıza karışması için sisteminizde ilerlemek zorundadır ve bu birkaç gün sürer. Bu sürede de karnınızda bir şişkinlik olacaktır. Sürekli olarak bu şekilde yemeye devam etmek ve bol su içmek etkilerin azalmasına yardımcı olur, ancak başlangıçta sisteminiz biraz inatçı olabilir. Şişkinliğin kilonuzla hiçbir ilgisi olmadığını unutmayın.
4. Bu yolda sizi desteklemeyen kişilerden uzak durun.
Çoğu zaman arkadaşlarınız, ailenizden birileri veya iş arkadaşlarınız spora gitmeyip onlarla bir şeyler yemenizi veya diyet esnasında yememeniz gereken şeyleri önerebilir. Eğer bu tür durumlarla karşılaşıyorsanız çevrenizde mümkün olduğunca size destek olacak insanları arayın. Öğle yemeğini sağlık bilincine sahip başka bir arkadışınızla yiyin, internet üzerinden aynı fikirde olan arkadaşlarınızla konuşun ve sık sık kendinizi takdir edin veya sağlıklı ödüller vererek kendi başarılarınızı kutlayın.
5. Bırakmak istediğiniz günler olduğunda kendinizi suçlamayın.
Yeme alışkanlıklarınızı yeniledikten ve düzenli olarak spor salonuna gittikten sonra ne kadar iyi hissederseniz hissedin, vazgeçmek isteyeceğiniz günler olacaktır. Ancak şunu unutmayın; sağlıklı yaşamak için daha fazla zaman, enerji ve farkındalık gerekiyor. Bu nedenle stresli bir günün ardından, zaten yorgun olduğunuzda ama hâlâ akşam yemeği pişirmeniz gerektiğinde isyan edip bırakmak isteyebilirsiniz. Ayrıca doğumdan itibaren kendimizi ödüllendirmenin ve rahatlatmanın bir yolu olarak yemek yemeye programlanmış haldeyiz. Bu yüzden patronunuza veya sevgilinize kızdığınızda sağlıklı bir ev yemeği yemekten vazgeçip dışardan sipariş vermek isteyebilirsiniz, bu noktada kendinize engel olmanız gerek. Bu dürtüyü hissettiğinizde kilo vermenin size sağladığı faydaları ve asıl ödülün bu olduğunu ve kendinize iyi bakmanın ne kadar iyi hissettirdiğini hatırlayın.
Yine de kendinizde güç bulamıyorsanız bu durumda kendinizi zorlamayın.
Bıraktığınızda tekrar başlamayacak değilsiniz. Ertesi gün kaldığınız yerden devam edin. Kilo vermek sürekli mükemmel olmakla alakalı değil istikrar ile ilgilidir. Bu yüzden bir öğünde diyeti bozdunuz diye pes edip diyetinizin tamamen rayından çıkmasına izin vermeyin.
6. Daha kolay diye daha ucuz olan, sağlıksız seçeneği tercih etmeyin.
Sağlıklı gıdaların sağlıksızlardan daha pahalıya mal olduğu bilinen bir gerçek. Eve gidip sağlıklı bir yemek hazırlamaktansa kolayca gidip ucuz bir şey almak çok daha kolaydır ama şunu unutmayın: diyete girmek yalnızca pahalı markalar ve organik yiyecekler yemeniz gerektiği anlamına gelmez. Ucuz ve sağlıklı birçok yemek seçeneği var. Konserve ton balığı, havuç, muz, fasulye ve elma ise bunlardan birkaçı.
7. Canınız bir şey çektiğinde bastırmaya çalışmayın.
Kendinizi sevdiğiniz şeyden mahrum bırakırsanız sinirlenir ve mutsuz olursunuz. Arada bir kendinize bir ziyafet verin! Ama aşırıya kaçmadığınızdan emin olun. Abur cubur yediğinizde vücudunuz dopamin salgılar ve mutlu hissedersiniz. Vücudumuz bu hissi sever ve böylece yemeği zevkle ilişkilendirmeye başlar ve onu istemeye başlar. Bu durumda yine sağlıklı olan alternatif seçenekler bulmak iyi olacaktır. Örneğin bitter çikolata sütlü çikolatadan daha iyidir. Ancak yine de canınız abur cubur çekmeye devam ediyor ve bu isteği bastıramıyorsanız bir saat beklemeyi deneyin. O bir saat arkanıza yaslanıp gerçekten yemeye ihtiyacınız olup olmadığını düşünün böylece dürtülerinizin kurbanı olmayın.
8. Gerçekçi hedefler koyun.
Öncelikle hedefinizin ne olduğunu belirleyin. 5 kilo vermek mi? Belirli bir miktarda kilo vermek mi? Ya da istediğiniz elbiseye sığmak mı? Örneğin 'Yazdan önce zayıflamak istiyorum.' gibi hedefler yolculuğunuzda yardımcı olmaz çünkü herhangi bir zaman aralığı ya da hedef kilo belirtmiyor. O yüzden hedef koyarak spesifik ve gerçekçi bir hedef olduğundan emin olun. Hedef koyduktan sonraki haftanızda işten sonra yürümek ve gazlı içecekleri kesmek gibi ufak hedeflerle başlayabilirsiniz çünkü uzun vadeli hedefler bunaltıcı ve sinir bozucu olabilir.
9. Metabolizmanızın yavaşlamış olabileceğini unutmayın.
25 yaşında başlar ve yaşlandıkça metabolizmamız gitgide yavaşlar. Bunun nedeni kas kütlesinin azalmasıdır. Başlarda büyük bir hızla kilo kaybedip sonrasında bunun aniden durduğunu hepimiz yaşamışızdır. Bunun nedeni tamamen metabolizmanın yavaşlaması. Şöyle ki, başlangıçta kilo vermeye başladığınızda, biraz kas kaybedersiniz. Belli bir miktar kas kaybettiğinizde, günlük kalori yakmanız azalır, bu da artık yediğiniz kaloriyi yakmadığınız anlamına gelir. Kalori alımınız yaktığınız miktara eşit olduğunda ise artık kilo vermezsiniz.
Buna engel olmak için hareketi hayatınıza dahil etmelisiniz.
Sürekli spor salonuna gitmenizden bahsetmiyoruz tabii ki. Boş oturduğunuz anları yürüyerek veya dans ederek değerlendirebilirsiniz. Gün boyunca küçük öğünler yemek de metabolizmanızı artırmaya yardımcı olur. Büyük öğünler metabolizmayı yavaşlatır. Ayrıca, küçük öğünlerin daha tok hissetmenizi sağlaması daha olasıdır ve bu da açlığınız nedeniyle aşırı yemek yemenizi önleyebilir.
10. Sonuçları vücudunuzda hemen fark edemiyorsunuz diye çabuk pes etmeyin.
Sağlıklı bir kilo kaybı için haftada 2 kilodan fazla kaybetmemelisiniz. Başlangıçta çok fazla kilo verebilirsiniz, ancak bunun çoğu aslında vücudunuzdaki sudur. Bu aşamadan sonra kilo vermediğiniz için cesaretiniz kırılmasın. Çok hızlı bir şekilde çok fazla kilo vermeniz sağlığınız için iyi değildir. Baş dönmesi veya düşük kan şekeri gibi sorunlarla karşılaşabilirsiniz. Kilo almak nasıl bir anda olmadıysa vermek de bir anda olmayacak. Tartıda az kilo verdiğinizi gördüğünüzde başarısızlık olarak görmeyin ve şimdiye kadar kaybettiğiniz toplam kiloya odaklanın.
Yorum Yazın