Endonezya'da Elektrikli Arabalar Yüzünden Hayatları Kararan Kabile Yok Olma Tehdidi ile Karşı Karşıya!
Endonezya'da temas kurulmamış bir kabile, elektrikli araç aküleri için nikel toplamayı amaçlayan bir maden projesi nedeniyle yok olma tehlikesiyle karşı karşıya. Tesla da dahil olmak üzere birçok Fransız ve Alman şirketi, bu büyük nikel madenciliği planlarıyla bağlantılı...
Daha önce temas kurulmamış bir kabile, elektrikli otomobillerin aküleri için nikel üretmeye yönelik olan ve Endonezya'da hayata geçirilmesi planlanan bir proje sebebiyle yok olma riski altında.
Fotoğraf Kaynağı: Survival
Halmahera adasında yapılması planlanan bu büyük maden projesi, Tesla ve diğer şirketlerin milyarlarca dolar akıttığı devasa bir proje. Bu projenin adadaki tüm orman örtüsünü yok edeceği düşünülürse, bu orada yaşayan halk için büyük bir tehdit oluşturuyor. Bu sebeple kabilelerin haklarını savunan Survival International örgütü, orada yaşayanlar adına bir yardım çağrısında bulundu.
Peki orada kim yaşıyor? Hongana Manyawa kabilesini biraz tanıyalım.
Kendi dillerinde 'Ormanın İnsanları' anlamına gelen Hongana Manyawa, Endonezya'daki son göçebe avcı-toplayıcı kabilelerinden biri.
Hongana Manyawa'nın yaşadığı el değmemiş bölge, dünyanın en büyük nikel rezervlerini de içinde barındırıyor. Bu da, maden şirketlerinin, elektrikli otomobil üretimi için gerekli olan nikeli çıkarmak için bu bölgeye akın etmesine yol açıyor.
Bu da hem oradaki orman örtüsünü hem de yaşayan halkın sağlığını tehdit ediyor.
Yakın zamanda temasa geçilen Hongana Manyawa'lı bir kadının açıklaması bize her şeyi anlatıyor: 'Suyumuzu zehirliyorlar ve yavaş yavaş öldürülüyormuşuz gibi hissetmemize neden oluyorlar.'
Elektrikli otomobil üretimi için yapılan nikel madenciliğinin, ormanlık kesimlerdeki geniş alanları yok edeceği düşünülüyor.
Fotoğraf Kaynağı: Euroasıa / Nickel Mines
Söz konusu ormanlarda, Hongana Manyawa kabilesinin yaklaşık 300-500 üyesi yaşıyor.
Madencilik eğer planlandığı gibi devam ederse, kabilenin bu olaydan sağ çıkamayacağı düşünülüyor.
Elektrikli otomobil üretimi için ihtiyaç duyulan mineraller, yüzeyin altında biriktiğinden, onları çıkarmak için çevreyi tahrip eden madencilik faaliyetleri yapılıyor. Bunlar da haliyle ekosistemin tahrip olmasına ve aynı zamanda da orada yaşayan yerlilerin topraklarının yerle bir olmasına sebep oluyor.
Survival direktörü Caroline Pearce'ın sözlerini aktaralım: "Elektrikli otomobil şirketlerinin müşterilere 'etik tüketim' vaadi satarken öte yandan, temassız bir kabileyi yok etmesi gerçekten dehşet verici."
Tesla ve diğer elektrikli otomobil şirketleri, satın aldıkları minerallerin hiçbirinin Halmahera'daki temassız yerli halkın topraklarından gelmediğini taahhüt ederek müşterilerinin beklentilerini karşılama ve insan haklarına yönelik korkunç bir saldırıyı önleme fırsatına sahipler aslında.
Eğer bunu yapmazlarsa, o zaman Hongana Manyawa kabilesinin hayatlarını hiçe saymış olacaklar.
Daha yaşanabilir bir dünya yaratmak için üretilen elektrikli otomobillerin öte yandan doğayı ve insanları yok etmesi oldukça ironik...
'Hongana Manyawa'nın ormanlarını yerle bir etmenin 'çevre dostu' bir yönü ne yazık ki yok.'
Siz bu konu hakkında ne düşünüyorsunuz?
Yorumlarda buluşalım.
Yorum Yazın
Kızılderililerin sözü aklıma gelir bu gibi durumlarda : ey beyaz insan, son nehir de kuruduğunda, son balık ta öldüğünde, paranın yenmeyeceğini öğreneceksin.
Öyle üzülüyorum ki, atalarımız da şaman inanıcına bağlı imiş, yani doğaya saygı ve uyum esası önde. Şimdi insanlığın doğaya ve aslında tüm canlılara yaptığı ... Devamını Gör
Yav akıl var mantık var: Sırf fosil yakıt tüketmiyor diye çevre dostu nasıl olabilir? Arabadaki her bir malzeme farklı madenden yapılıyor o madenleri doğa do... Devamını Gör