Keşfet ile ziyaret ettiğin tüm kategorileri tek akışta gör!
Test
Gündem
Magazin
Video
Elektronik Aletlerin Yaydığı Radyasyon Gerçekten Hayatlarımızı Tehdit Ediyor mu?
Çevremizdeki teknolojik cihazların yaydığı radyasyonun sağlığımızı tehdit edip etmediği uzun süredir tartışılan bir soru. Yaydıkları elektromanyetik ışınlar nedeniyle bu aletler baş ağrısından kansere pek çok sağlık sorunuyla ilişkilendiriliyor. Peki bu doğru mu? Cep telefonları kansere neden olabilir mi? Sizler için çeşitli kaynaklardan araştırdık!
Telefonlar başta olmak üzere, dört bir yanımızın sayısız teknolojik araç gereç ile dolu olduğu bir çağda yaşıyoruz. Bu da gözle görülmeyen elektromanyetik dalgaların bizi sardığı anlamına geliyor.
Örneğin bir mikrodalga fırın, yaydığı elektronik dalgalar ile içindeki su moleküllerini yok ederek yemeğinizi ısıtır.
Ve güneş, yaydığı elektromanyetik kızılötesi ışınlarla bizim keyifli bir güneş banyosu yapmamızı sağlar. Fakat güneşin veya mikrodalga fırının yaydığı elektromanyetik dalgalar insan sağlığına zarar verebilir mi?
Daha sık tartışılan bir örnekle, sıkça gördüğümüz baz istasyonları, Wi-Fi bağlantıları, hepsi yaydıkları elektromanyetik dalgalar ile bizi yavaşça öldüren aletler olabilir mi?
Bunu anlamak için fen derslerinden hatırlayacağımız elektromanyetik tayfa bir göz atmakta yarar var!
Şunu not almak lazım ki, düşük dalga frekansları bizim için bir tehdit oluşturmuyor. Ancak sık dalga frekansları, örneğin ultra-viole ışınlar, X ışını ve gama ışını, atomun yapısını değiştirebilecek bir etkiye sahip.
Bu tayfta görülen, ultra-viole ışınlar, X ve gama ışınları gibi yüksek dalga sıklığına sahip elektromanyetik dalgalar atomların yapısını değiştirecek güce sahiplerdir.
Bu nedenle yüksek radyasyon, genetik bozukluklara sebep olabilir. Atom bombası veya bir nükleer santral patlamasının ardından insanların genlerinde gözüken bozulmaların sebebi budur.
Ya da bilim kurgu filmlerinde gördüğümüz 'mutant'lar genelde radyasyona maruz kalarak süper güçler kazanmışlardır.
Akla her ne kadar korkunç senaryolar gelse de düşük dalga sinyallerinin ise gözle görülebilen herhangi bir hasarı yok.
Yani günlük hayatımızda, baş ağrısından kansere kadar hastalıklara sebep olduğu söylenen baz istasyonları, telefon sinyalleri, kablosuz bağlantılar, radyasyon yayan cihazlar tamamen zararsız diyebilir miyiz?
Dünya Sağlık Örgütü, radyo frekanslarını kanserojen olarak sınıflandırıyor ancak bunun sadece birkaç ufak ipucundan kaynaklı ve kesin bir kanıtı olmadığının da altını çiziyor.
Çalışmalar, insanların teknolojiden kaynaklı sağlık şikayetlerini 'Nocebo Efekti' olarak adlandırılıyor. Bunu, psikolojik olarak kendimizi bu aletlerin bizi yorduğuna inandırmamız olarak açıklayabiliriz.
Örneğin, iş yerinde dizüstü bilgisayarınızda çalışmanın ardından hissettiğiniz yorgunluğu atmak adına kalkıp bir kahve almaya gittiğinizde rahatladığınızı hissediyorsunuz. Ne var ki iş yerinin güçlü Wi-Fi bağlantısı, diğer bilgisayarlardan ve telefonlardan çıkan radyoaktif dalgalar, sizin peşinizi asla bırakmıyor.
Sık karşılaştığımız, telefonların beyin tümörüne veya başka ciddi hastalıklara sebep olduğu iddiası henüz kesin bir kanıta ulaştırılmış değil.
Sizin bu konudaki düşünceleriniz neler? Yorumlarda bizimle paylaşmayı unutmayın!
Yorum Yazın
teşekkürler onedio yine bir sorumuz muallakta kaldı
Psikolojik olduğuna katılıyorum. bir cep telefonunun yaydığı radyasyonların 60 dakika boyunca maksimum enerjisi 0.25 Watt civarıdır. Çoğu insan günlük haya... Devamını Gör
Mutasyon ve atom yapısının değişmesi burada karıştırılmış iki kavram. 1.si atom yapısını değiştirmek demek ne demek? Nükleer santraller atom yapısını değişti... Devamını Gör
Ayrıca wi-fi, telefon gibi bir ton elektronik alet atom üzerinde etkisi olacak kadar enerji yaysaydı etrafında bulunan metal ıvır zıvırın parlaması falan ger... Devamını Gör