1984 Konusu Nedir, Yazarı Kimdir? Distopya Denilince Akla Gelen İlk Roman!
Ütopya; her bireyin mutlu, huzurlu, geçim sıkıntısı çekmeden yaşadığı, olumsuz duyguların var olmadığı bir evreni, geleceği tasavvur eder. Distopya ise ütopik bir toplumun ant-tezidir. Yani, ütopyada gerçekleşmesi umulan olayların hiç birisine distopyada yer yoktur. Distopyalarda bireyler sistem dayatmalarına maruz kalır, olumsuz duygulardan asla kurtulmaz, büyük bir çöküş yaşar. Distopya özellikle edebiyatın konu edindiği bir konudur. 1984 romanı da en bilinen distopik romanlar arasında yer alır. Peki 1984 konusu nedir, yazarı kimdir? 1984 ne anlatır, verilmek istenen mesaj nedir?
Gelin birlikte 1984 kitabını inceleyelim...
1984 Konusu Nedir?
1984'te toplumun çöküşe geçtiği bir gelecek anlatılır. Halkın yönetiminde diktatör tek bir parti bulunur. Yönetimde adı geçen tek duygu ise korkudur. Halk beyin yıkama, tehdit ve manipülasyon yöntemleriyle 'kontrol altında' tutulmaktadır. 1984'te şiddet, sadakat, kontrol, güç ve güç zehirlenmesi ana konular arasındadır.
1984'te Büyük Birader (Big Brother) görüntüsüyle, sesiyle bireylerin her anında vardır. Bireylere yeni kurallara uymaları konusunda sürekli tehdit eder. Farklı bir yönde düşünecek olan bir kişi bile anında cezalandırılır ve beyni yıkanır. Bireylerin düşünceleri ise 'düşünce polisinin' gözetimi altındadır. Düşünce polislerinin varlığı, herhangi bir hükümetin ulaşabileceği sınırları tasvir eder.
"Savaş barıştır. Özgürlük köleliktir. Cahillik güçtür."
1984'ün ana karakteri Winston Smith, 3. Dünya Savaşı sonrasında Okyanusya'da yaşayan bir vatandaştır. Okyanusya'da Büyük Birader her şeyin üzerinde kesin bir hakimiyet kurmuş, dünyanın en 'başarılı' diktatörüdür. Getirdiği yeniliklerle otoritere bir düzen kurmuş, insanları istediği şekilde yönetmeye başlamıştır. Parti, yeni bakanlıklar kurarak yönetimi güçlendirmeyi amaçlamıştır. Sevgi Bakanlığı, Bolluk Bakanlığı, Barış Bakanlığı gibi yeni bakanlıklar açılmıştır. Ancak bu bakanlıkların hizmet alanı adlarıyla taban tabana zıttır. Yani Sevgi Bakanlığı aslında işkence ve zulümle ilgilenen bir bakanlıktır.
Winston Smith ise bu sisteme karşı kendi ayaklanmasını başlatır ve etrafından destek arar. Ancak Winston çıktığı yolda aslında kandırıldığını fark eder. Sonucunda Winston tamamen farklı bir bireye dönüşür.
1984; distopik, politik ve alegorik bir romandır. Günümüzde hala çok satanlar listesinde yer alan 1984, zaman zaman günümüz şartlarını hatırlatması açısından popüler olmaktadır.
İlk olarak 1949 yılında İngiltere'de yayınlanan 1984, kısa sürede büyük bir üne kavuşmuştur. Günümüze kadar toplamda 65 dile çevrilen bu eser, Türkçe'ye çevirmen Celal Üster tarafından kazandırılmıştır. 1984'ün Türkiye'de ilk baskısı 1984 yılında, Can Yayınları tarafından yapılmıştır. Kitabın en son 78.baskısı yapılmıştır.
1984 romanıyla birlikte birçok terim de günlük hayatımıza girmiştir. Örneğin 'Büyük Birader' (Big Brother) terimi ve 'düşünce polisi' terimi günümüzde sıkça kullanılmaktadır.
1984 Yazarı Kimdir?
1984, usta yazar George Orwell tarafından kaleme alınmıştır. Orwell, Bin Dokuz Yüz Seksen Dört'te geleceğe ilişkin kabus senaryosunu anlatmaktadır. 1984'te makineleşmiş, düşünmeyen, düşünmeyi yasaklanan, bireyselliğin ayaklar altına alındığı bir gelecek vardır.
1984 belki de hem geleceğin hem de günümüzün bazı toplumlarını 'gerçekçi' bir dille anlatmaktadır. Bu anlatım, bizlerin kontrolcü bir hükümetin tehlikelerine karşı gözlerimizi açmamızı sağlamıştır. George Orwell başarılı anlatımıyla, zamanın eskitemediği hatta değerini artırdığı kült bir eser bırakmıştır.
1984 Karakterleri
Winston Smith: Kitabın baş karakteri olan Winston, 39 yaşındadır. Hakikat Bakanlığı'nda çalışmaktadır ancak hükümetin tutumlarından hiç de hoşnut değildir. Bir devrime ihtiyaç olduğunu düşünür.
Julia: Winston'ın sevgilisidir.
O'Brien: Winston'ın devrim fikirlerini paylaşmayı düşündüğü kişidir.
Emmanuel Goldstein: İsyanın lideridir.
Big Brother: Okyanusya'nın tek yöneticisidir. Kitapta ve filmde tanrı benzeri bir figür olarak yer alır. Her yerde Büyük Birader'in resimleri ve sesi vardır.
Bin Dokuz Yüz Seksen Dört romanının film uyarlaması ise 1984 yılında yapılmıştır.
Tüm zamanların en çok okunan romanları arasında yer alan 1984, beyaz perdeye de uyarlanmıştır. Michael Radford'un yönetmenliğinde çekilen filmde, John Hurt, Suzanna Hamilton, Richard Burton gibi isimler yer almaktadır. Filmin IMDB puanı 7.1 olarak belirlenmiştir.
1984 romanın ayrıca birçok çizgi roman uyarlaması da bulunmaktadır. Romanın mini bir dizi uyarlamasının yapılması ise gündemdir.
1984 Alıntıları
Düşüncesuçu, ölümü gerektirmez: Düşüncesuçunun KENDİSİ ölümdür.
Düşünün. Çünkü henüz yasaklanmadı.
Korkunu asla gösterme! Öfkeni asla belli etme!
Parti’ye ve Parti’yle bağlantılı her şeye tapıyorlardı.
Bir insanın kalbi durunca öldüğünü söyleriz. İnsan, asıl beyni durunca ölüyor. Yeni bir düşünceyi idrak etme gücünü yitirince.
Felsefede, dinde, ahlâkta ya da politikada iki kere iki beş edebilirdi ama iş bir top ya da uçağın yapımına geldi mi, iki kere iki dört etmek zorundaydı.
Aslında hiçbir şey yasadışı değildi, çünkü artık yasa diye bir şey yoktu.
Yorum Yazın