Borçlar Siliniyor mu? Kılıçdaroğlu'nun 'Ödemeyin' Dediğine Nebati'den Gelen Açıklamayla Borçluluk Sorunu!
Hazine ve Maliye Bakanı Nureddin Nebati, dün katıldığı bir yayında dar gelirlilere yönelik sıkıntılı alanlarda 2 proje üzerinden çalışıldığını belirtti. Akşam saatlerinde de CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, ekonomi yönetiminin politikalarından dolayı vatandaşların sıkıntılı durumlara düştüklerini söyleyerek 'ödemeyin' demişti. Sonra iki siyesi arasında sosyal medyada bir polemik yaşandı. Ödenmeme üzerinden ve borçların silinmesi üzerinde başlayan tartışma sürüyor. Varlık yönetim şirketleri, ödenmeyen krediler ve kredi kartları, faturalar derken, inceleyelim istedik. Toplumda borçluluk ne durumda?
Kılıçdaroğlu'nun videosu sonrasında NTV'de bir haber dikkat çekti. Nureddin Nebati'nin yayında bahsettiği paketin çalışmalarında sona gelinmişti.
5 milyona yakın vatandaşın yaklaşık 2 bin liralık elektrik, su, doğalgaz, telefon gibi borçlarının devlet tarafından karşılanacağı ve 1 milyona yakın vatandaşın da varlık yönetim şirketlerinde devredilmiş 2.500 TL üst limite kadar olan borçlarında da devletin devreye gireceği belirtiliyordu.
Varlık Yönetim Şirketleri nasıl çalışıyor?
Tüketici Birliği Federasyonu Başkanı Avukat Mehmet Bülent Deniz, son 15 yılda yaygınlaşan bu şirketlerin, BDDK izinli olduğunu ve belli oranda sermaye şartıyla bankalardaki ümidin kesildiği dosyaları belli iskontolarla aldıklarını anlattı. Independent Türkçe'den Ali Kemal Erdem haberine göre, şirketlerin bünyesinde avukatlar görev yaparken, sadece borçlular değil, anne, baba, dayı, kardeş gibi çevrelerinin de telefonla taciz edildiğini belirti. Son dönemlerde varlık yönetim şirketlerince aranan kişi sayısında artış olduğunu belirten Deniz, sözlerini şöyle sürdürdü:
Şu an borçlu olduğu için yasal takipte olan dosya sayısı 742 bin. Ben önümüzdeki birkaç ay içinde bu sayının 1 milyonun üzerine çıkacağını düşünüyorum. Bu sayıyı ara zamlar geciktirdi. En geç ekim-kasıma kadar bu sayıya ulaşacağız. Dolayısıyla varlık yönetim şirketlerince arananlar artacak.
"Borç yapılandırması hakkı var"
Tüketici Sorunları Derneği (TÜSODER) Başkanvekili Avukat Rıdvan Yıldız da varlık yönetim şirketlerinin 2001 bankacılık krizi sonrasında ortaya çıktığını belirtirken, çağrı merkezlerinde hukukçu olmayan personelin de arama yaptığını ifade etti. Yıldız, konuşmaların tehdide vardığını söylerken, personelin kotalarla hareket etmesi dolayısıyla agresif bir tutumda olduğunu belirtti. Yıldız sözlerini şöyle sürdürdü:
Vatandaşların rahatsız edilmesi, ailesinin aranması gibi durumlarda şikayet hakları bulunuyor. Gerek savcılık gerek BDDK'ya şikayette bulunabilirler. Ayrıca borçluların bankaya göre daha uygun rakamlara borcun kapanma fırsatı da bulunuyor. Bir çeşit borç yapılandırması oluyor.
Adalet Bakanlığı Ulusal Yargı Ağı Bilişim Sistemi üzerinden aylık olarak icra dosyası sayısı takip edilebiliyor. Son veri Haziran 2022'ye ait bulunuyor
Türkiye Bankalar Birliği Risk Merkezi'ndeki Haziran 2022 verilerine göre de Türkiye'de kredi ve kredi kartı borcunu ödememiş kişi sayısı 2021'de hızlı artışı görülüyor. yılın ilk yarısına göre bakıldığında aynı sayıda artışla 2022 tamamlanırsa 1.712.000 kişi ile 2021'i geçiyor.
Varlık Yönetim Şirketleri Sektör Temsil Kurulu'ndan da açıklama yapıldı: "Beyanatlar finansal sistemin güvenilirliğine ve itibarına gölge düşürüyor"
Varlık Yönetim Şirketleri Sektör Temsil Kurulu, borçluların borçlarını ödememesine dönük beyanatların finansal sistemin güvenilirliğine ve itibarına gölge düşürdüğünü ve hukuki zeminde ağır sonuçlar doğuracak riskler içerdiğini vurguladı.
Açıklamada, 'Dün gündeme taşınan konu çerçevesinde, asılsız bilgilere dayalı ve iftiraya varan söylemlerin Varlık Yönetim Şirketlerimizi haksız bir töhmet altında bırakma amacı taşıdığına üzülerek şahit olduk. Açıklık, şeffaflık anlayışımız ve kamuoyunu doğru bilgilendirme sorumluluğumuz uyarınca bu açıklamayı yapma ihtiyacı duyduk' denilirken, 'Varlık Yönetim Şirketleri faaliyetlerini tamamen yasal zeminde sürdürmektedir. Varlık Yönetim Şirketleri BDDK başta olmak üzere birçok kamu kurumunun gözetiminde faaliyet göstermektedir' diye hatırlatıldı.
"Tarihin ilk çağlarından bu yana var olan borç-alacak ilişkisinde, borç daima ödenmek üzere alınır"
İstikrarı ve başarılı performansı ile güven duyduğumuz bankacılık sektörümüzün en önemli paydaşlarından biri olan Varlık Yönetim Şirketleri faaliyetlerinde, bankalara borcu bulunan ve ödeme zorluğu çeken vatandaşlarımız için de çözüm odaklı yaklaşımlar üretmektedir.
Bilindiği üzere; tarihin ilk çağlarından bu yana var olan borç-alacak ilişkisinde, borç daima ödenmek üzere alınır. Bu ticaretin kuralı olduğu kadar aynı zamanda karşılıklı güven ilişkisine dayalı, kadim bir olgudur. Bir sektörü yakışıksız sıfatlar ile damgalamak suretiyle, etik boyutları da bulunan böylesine kadim kavramlar ile oynanması; sektörü, çalışanlarını ve ailelerini derinden üzmüştür. Kaldı ki; borçluların borçlarını ödememesine dönük beyanatlar finansal sistemin güvenilirliğine ve itibarına gölge düşürmekte ve hukuki zeminde ağır sonuçlar doğuracak riskler içermektedir.
Sosyal medyada da varlık yönetim şirketleri ve borçluluk tartışma konusu oldu👇
Varlık yönetim şirketlerinin çalışma şeklini anlatmaya çalışanlar da oldu👇
Varlık👇
👇
👇
👇
👇
Seçimin hatırlanmasının borçları gündeme getirdiğini söyleyen de vardı👇
Vatandaş için daha farklı hamlelerin olması gerektiğini söyleyenler de oldu👇
Bu tarz hamlelerin ödemesini düzenli yapanlar tarafında ters etki yaratacağını düşünenler de oldu👇
👇
👇
Siz ne dersiniz bu konuda?
Yorum Yazın