Bir Solukta Okuyacağınız Birbirinden Sürükleyici Aşk Romanları
Hem yerli klasiklerden hem de dünya klasiklerinden mutlaka okunması gereken aşk romanları var. Romantizmi, tutkuyu, hüznü ve mücadeleyi hissedebileceğin, en çok okunan aşk romanlarından birkaçını bu içerikte derledik. Vedat Türkali'den Gabriel Garcia Marquez'e, Orhan Pamuk'tan Jane Austen'a; yerli edebiyatın ve dünya edebiyatının en iyi aşk romaları için seni aşağıya alalım.
''Önerdiğimiz ürünleri seveceğinizi umuyoruz! Bu içerikten alışveriş yapmaya karar verirseniz, Onedio sayfadaki bağlantılardan gelir elde edebilir.”
1. Sabahattin Ali - Kürk Mantolu Madonna
''Her gün, daima öğleden sonra oraya gidiyor, koridorlardaki resimlere bakıyormuş gibi ağır ağır, fakat büyük bir sabırsızlıkla asıl hedefine varmak isteyen adımlarımı zorla zapt ederek geziniyor, rastgele gözüme çarpmış gibi önünde durduğum Kürk Mantolu Madonna'yı seyre dalıyor, ta kapılar kapanıncaya kadar orada bekliyordum.'
Kürk Mantolu Madonna, sadece tüm zamanların en hüzünlü aşk öyküsü değil; aynı zamanda, edebiyatımızın en başarılı psikolojik anlatılarından da biri.
Diğer Yapı Kredi Yayınları kitaplarını da inceleyebilirsin.
2. Honore de Balzac - Vadideki Zambak
Honore de Balzac’ın en çok bilinen eserlerinde biri olan Vadideki Zambak, kocası ile mutlu olmayan Henriette ile kendisinden çok daha genç olan Felix’in imkansız aşkını anlatıyor.
Diğer Can Yayınları kitaplarını da inceleyebilirsin.
3. Orhan Pamuk - Masumiyet Müzesi
Nobel ödüllü yazar Orhan Pamuk'un “Hayatımın en mutlu anıymış, bilmiyordum.” sözleriyle başlayan Masumiyet Müzesi, 1975 yılında bir bahar günü başlayıp günümüze kadar gelen İstanbullu zengin çocuğu Kemal ile yoksul akrabası Füsun’un hikayesini anlatıyor.
Diğer Yapı Kredi Yayınları kitaplarını da inceleyebilirsin.
4. Fyodor Mihayloviç Dostoyevski - Beyaz Geceler
Dostoyevski, ilk kez 1848 yılında yayımlanan Beyaz Geceler eserinde hayalperest bir adamın dört günlük aşkını kaleme almış. Öykünün yalnız ve hayalperest anlatıcısı, Petersburg'un beyaz gecelerinde sokaklarda dolaşırken Nastenka adında bir genç kızla tanışır. Nastenka da bir o kadar yalnızdır.
Diğer Can Yayınları kitaplarını da inceleyebilirsin.
5. Vedat Türkali - Bir Gün Tek Başına
''Her vakit böyle olurdu. Sonunda dönüp dolaşıp kesinlikle kendini suçladı mı bitirirdi. Söyleyecek söz kalır mı? Ben böyleyim… Bitti.''
Vedat Türkali, 27 Mayıs 1960 askeri darbesinden önceki günlerde geçen, aşk ve siyasal çalkantıları bir arada ele aldığı Bir Gün Tek Başına romanı ile Milliyet Yayınları 1974 Roman ödülünü ve 1975 Orhan Kemal Roman Armağanını kazandı.
Diğer Ayrıntı Yayınları kitaplarını da inceleyebilirsin.
6. Gabriel Garcia Marquez - Kolera Günlerinde Aşk
Kolera Günlerinde Aşk, bırakılmış bir sevgilinin, yeniyetmelik yıllarından başlayarak yaşlılığın alacakaranlığına dek süren yarım yüzyıllık aşkının öyküsü. Gabriel Garcia Marquez'in ustalığı, bu öyküyü bir destana dönüştürüyor. On dokuzuncu yüzyılın yirminci yüzyıla dönüştüğü bir zaman dilimini kapsayan bu bitmeyen aşkın gerisinde, çağdaşlaşma çabası içindeki bir toplumun çeşitli yönlerini, özellikle taşra kentsoyluluğunun saçmalıklarını ince bir alayla eleştiriyor yazar.
Diğer Can Yayınları kitaplarını da inceleyebilirsin.
7. Mehmet Rauf - Eylül
''Fakat her şey boş değil mi? Ne olsa ne yapılsa kış gelmeyecek mi? Ya gelinceye kadar... Hiç mi hiç mi bir şey yapılamaz? Böyle görerek anlayarak bile bile hayat ve saadetten feragate tahammülden başka bir şey mümkün değil mi?''
Mehmet Rauf’un ilk psikolojik roman olarak Türk tarihine geçen eseri Eylül’ü bir aşk romanı olarak değerlendirmek yanlış olmaz. Kişilerin ruhsal çözümlemeleri üzerine kurulan romanda bir aşk üçgeni çerçevesinde, yasak ve imkansız aşk temaları işlemiş.
Diğer Can Yayınları kitaplarını da inceleyebilirsin.
8. Emily Bronte – Uğultulu Tepeler
Bronte kardeşler, kadının edebiyatla uğraşmasının hoş görülmediği bu yıllarda, önce erkek kimliğiyle şiirler yazmış sonra kendi adlarıyla, klasikler arasında yer alacak üç önemli romana imza atmışlar. Emily Bronte 1848'de öldüğünde dünya edebiyatının en güzel yapıtlarından birini, ilk ve tek romanı Uğultulu Tepeler'i ardında bırakmış. Bu Victoria Dönemi romanı, kimine göre dünyanın gelmiş geçmiş en büyük aşk romanı, kimine göre her okunuşunda değişik tatlar veren çağlar ötesi bir eser. Sevgi, kin, nefret, intikam, tutku gibi güçlü duygularla örülü bu gençlik öyküsü, aynı zamanda marazi bir aşkın hikayesi.
Diğer Can Yayınları kitaplarını da inceleyebilirsin.
9. Ahmet Hamdi Tanpınar - Huzur
Huzur'un kahramanlarından Mümtaz, roman boyunca kendisini huzura kavuşturacak bir iç nizamı aramaktadır. Eserde hastalık, ölüm, tabiat, kozmik unsurlar, medeniyet, sosyal meseleler, çeşitli ruh halleri ve estetik fikirler iç içe verilir. Ancak bütün bunların üzerinde romana hakim olan Mümtaz'la Nuran'ın aşklarıdır. İstanbul, bu aşkın yaşandığı çevre olmaktan çıkarak, adeta bir roman kahramanı gibi ele alınır.
Diğer Seyhan Kitabevi kitaplarını da inceleyebilirsin.
10. Charlotte Bronte – Jane Eyre
Bronte Kardeşlerden Charlotte Bronte’nin Jane Eyre kitabı klasik baş yapıt aşk kitapları arasında yer alıyor. Victoria Dönemi'nde geçen Jane Eyre, birçoklarınca kadın hak ve özgürlüklerine sahip çıkan ilk romanlardan biri olarak kabul edilir. Zorlu bir yaşam süren yapayalnız bir genç kadının güçlü bir kadına dönüşmesinin öyküsüdür. Jane Eyre, erkek egemen toplumdaki konumuna gözü pek yaklaşımı ve şiirsel, duygusal bir gerçekçilikle harmanlayan öncü olmayı başarmış bir eser.
Diğer Can Yayınları kitaplarını da inceleyebilirsin.
11. Oya Baydar - Sıcak Külleri Kaldı
Oya Baydar’ın Sıcak Külleri Kaldı romanı 1960’lardan 2000’lere Türkiye siyasal yaşamının önemli olaylarına panoramik bir bakışı içeriyor. Kitapta ana karakter Ülkü, gençliğinde aşık olduğu ve daha sonra Dış İşleri’nde çalışan zengin bir ailenin burjuva oğlu Arın Murat ile Ülkü’nün evlendiği öğretim üyesi Ömer üçlüsünün yaşantıları odak alınarak tarihle yüzleşmeye çalışılmıştır. Ülkü, Arın Murat’la hep baştan alınan, bir türlü ilerlemeyen, bitirilemeyen bir aşk ilişkisi içerisindedir. Bu ilişki, her ayrılıktan sonra küllendiği sanılan ve her defasında kendi küllerinden doğan türden bir aşk ilişkisidir.
Diğer Can Yayınları kitaplarını da inceleyebilirsin.
12. Jane Austen - Aşk ve Gurur
Aşk ve Gurur, taşralı bir beyefendinin kızı olan Elizabeth Bennet ile varlıklı ve soylu toprak sahibi Fitzwilliam Darcy arasındaki çatışmayı anlatır. Jane Austen bu iki karakteri birbirlerinin tuzağına düşmüş kişiler gibi sunsa da, bu ilk izlenimi tersine çevirmekte gecikmez. Soylu bir aileden gelen ve önemli bir servet sahibi olan Darcy, Elizabeth'in ailesinin soylu olmayışı nedeniyle mesafeli davranır. Elizabeth'in davranışında da hem öz saygının uyandırdığı gurur hem de Darcy'nin züppeliği karşısındaki öfkesi etkili olur. Zeki ve coşkulu Elizabeth yalnızca Austen'ın en çok sevdiği kadın kahramanı değil, aynı zamanda tüm İngiliz edebiyatının en çok ilgi uyandıran kadın roman kişiliklerinden biridir. Aşk ve Gurur sıradan insanların günlük yaşamlarını işleyerek romana ilk kez belirgin bir modern nitelik kazandıran Austen'ın en sevilen romanlarından biridir.
Diğer Can Yayınları kitaplarını da inceleyebilirsin.
Bizi, onedio.vitrin Instagram hesabımızdan da takip edebilirsiniz.
Bu içerikler de ilginizi çekebilir:
Yoga ve Pilates Yaparken İhtiyacınız Olan Ekipman ve Motivasyonlar
Yurt Dışına Çıkarken Yanınıza Almanız Gereken 12 Şey
Bulundukları Her Ortama Canlılık Katan ve Edinmeniz Gereken 20 Bitki
Yorum Yazın