Beyin Bulandıran Ucu Açık Sorulara Verdiğin Cevaplara Göre Seni, Sana Anlatıyoruz!
Benlik, kişinin kim olduğunu imleyen kimlikten farklı olarak, kişinin psikolojik bütünlüğünü ve psikososyal bir aktör olmasını sağlayan ayırt edici özellikleridir. Kısacası, biz insanları birer et yığınından öte bir şey yapan bir kavramdır.
Belli bir cevabı olmayan sorulara verilen yanıtlar ise benliğin en net aynasıdır derler.
Bakalım bu tür sorulara sizin yanıtlarınız ne olacak?..
1. Zihninizin akış yönünün mekaniği ile başlayalım! Bu dönme dolap ne yöne doğru dönüyor sence?
2. Son Durum Paradoksu
Kaçırıldınız ve dünya üzerinde bilmediğiniz bir yere bırakıldınız. Mevsim yaz ve etraf aydınlık. Sizi kaçıranlar, zekaya saygılı suçlular ve elinize tek bir pusula verdiler. Siz bu pusulayı kullanarak 100 km doğuya, 100 km güneye, 100 km batıya ve 100 km kuzeye gittiniz ve fark ettiniz ki yürümeye başladığınız ilk yerdesiniz. Tam bu esnada ciddi sorumuz şu: Sıcaktan bitkin mi düşersiniz yoksa soğuktan burnunuz mu kızarır?
Peki sizce?
3. Ahlak kavramı senin için ne ifade ediyor desek?
4. İlk önerme: İkinci önerme doğrudur. İkinci önerme: İlk önerme yanlıştır. Peki, hangi önerme doğrudur?
5. Delilik ile dahilik arasındaki ince çizgiyi tanımlamak istesek?
6. Protogras'ın Avukat Paradoksu
Avukat, yetiştirdiği çırağı ile ücreti hususunda bir anlaşma yapar. Bu anlaşmaya göre, çırağı aldığı ilk davayı kazanırsa bu ücreti avukata ödeyecek; kazanamazsa ödemeyecektir.
Eğitimini tamamlayan çırak, kendi işini kurarak ustasının yanından ayrılır. Bunun üzerine usta, bir dava açarak sözleşmede yer alan ücreti öğrencisinden talep eder. Yeni avukat olan çırak, bu ilk davasında kendini savunmayı üstlenir. Usta avukata göre eğer davayı kendi kazanırsa zaten parasını alacak eğer kaybederse sözleşme hükmünden dolayı parasını çırağından yine alacaktır. Genç avukata göre ise eğer davayı kazanırsa zaten haklılığından dolayı ustasına bir şey ödemeyecek; eğer kaybederse anlaşmaya göre ilk davasını kaybettiği için ona yine bir şey ödemeyecektir.
Peki, çırak ustasına ücreti ödeyecek midir?
7. Sana bir fırsat sunulsaydı ve hayatını yeniden yaşamana izin verilseydi, o yaşamda hangisini yapardın?
8. Mahkeme Salonu
Tokmağın inişi, kurnaz avukatların yorulmak bilmeyen çeneleri, karar okunurken çöken sessizlik... Bir mahkeme salonundan daha fazla dramatik olmayı başaran çok az film sahnesi vardır. Zekaların çarpıştığı gerilim dolu savaş alanında kimi zaman doğru ile yanlış arasındaki çizgi bulanıklaşır ve bu karışıklıkta kanun ve adalet kaybolur.
Soru şu: Mahkeme salonunda geçen bir filmde aktörsünüz, aşağıdakilerden hangisini oynardınız?
9. Aşağıdaki felsefi sözlerden seni en çok etkileyeni sorarak bitirelim testimizi?
Sıyırmış bir ruh hastasısın!
Sen kendini, zihninin derinliklerinde keşfedilmemiş tek bir oda bile bırakmamaya adamış bir ruh hastasısın! Olaylara üstünkörü bakıp geçmek yerine, daha derinlere bakıp, bir şeyler arıyor gibisin. Bulup çıkardığın bilgiler ve düşünce birikimlerinden yeni bir bakış açısı yaratabildiğin, ortaya farklı sentezler koyabildiğin için çevrendekiler de daima senin fikirlerine ihtiyaç duyuyor. Algıları oldukça yüksek, bunun yanı sıra analitik zekası da fazlasıyla gelişmiş bir birey olduğun için kalıplaşmış hiçbir düşünce sana göre değil. Bu yüzden hayatındaki her şeye kendi imzanı atıyorsun. Kendi bilinç farkındalığını bu kadar yükseltip geliştirdiğin için seni tebrik ediyoruz!
İnsan zihni senin gerçekliğin olmuş!
Pek çok insan yalnızca sahte benliğimizin bilincinde olduğumuzu fark edebilme yetisine sahip değildir. Fakat sen, sıkıntılarımızı, zaaflarımızı ve beğenmediğimiz yanlarımızı, yani aslında kendi gerçek benliğimizi yeterince kavrayamamış olduğumuz gerçeğini kavrayabilmiş nadir insanlardan birisin. Bu gerçek de sana başka insanların zihninde gezebilme, davranışlarının ötesindeki nedenleri görme fırsatı sunuyor. Bunların ötesinde empati denilen kavramın, sadece ‘kendini karşındakinin yerine koymak’tan çok daha öte ve komplike bir şey olduğu gerçeğiyle yüzleşmeni sağlıyor. Böylece insanların, konuştuğun konuda neler bilip neler bilmediğini, neler hissettiğini, deneyimlerini elindeki sınırlı veriden yola çıkıp tüme vararak tahmin edip, söyleyeceklerini buna göre şekillendiriyorsun. Kısacası sen, karşındaki insanı iyi edecek ilacı bulmuş ve empatinin, insan ilişkilerinin en temel panzehri olduğu bilincine erişmişsin!
Fazlasıyla net bir insansın!
Sen aslında olayları iyi bir şekilde analiz edebilme yeteneğine sahipsin ancak buna fazla gerek duymuyorsun. Çünkü, her şeyin bu kadar farkında olup, derinine inmenin bir çok iyi tarafları olsa da bir şeyleri ne kadar fazla irdeleyip açığa çıkartırsak, iyi olduğu kadar kötü ayrıntıları da fark etmeye başlar ve artık kolay kolay hiçbir şeyden zevk alamamaya başlayabiliriz. İşte sen de temelde bunun farkında olduğu için, sadece ihtiyaç duyduğunda bu yeteneğini ortaya çıkartıyor gerek olmadıkça hiçbir şeye haddinden fazla kafa yormayarak, hayatın tadını çıkarmaya çalışıyorsun. Ne diyelim keşke hepimiz senin yaptığını yapabilsek!
Yorum Yazın
Sıyırmış bir ruh hastasısın! teşekkürler onedio zaten biliyordum.
Sıyırmış bir ruh hastasıymışım. O halde neden gidip seri cinayetler işlemeyeyim.🤤
Sıyırmış bir ruh hastasısın! Sen kendini, zihninin derinliklerinde keşfedilmemiş tek bir oda bile bırakmamaya adamış bir ruh hastasısın! Olaylara üstünkör... Devamını Gör