Aşktan Yana Şansının Dönmediğini Düşünenler İçin Doğru Partneri Nasıl Seçeceğini Tek Tek Anlatıyoruz!
Bazen çok sevdiğimizi düşünüyoruz bazen de bir kişi için tüm gerçekleri gözlerimizin önünden siliyoruz... Doğru olan bir şey var ki yanlışları görmezden geldiğimiz zaman yok olup gitmediği. Yanlış kişileri sevdiğinizi ya da yanlış bir ilişkide olduğunuzu fark etmenizi sağlayacak ve daha doğru tercihler yapmanız için yardımcı olacak bu içeriğe bir bakmalısınız!
Boşanmaların fazla olduğu bu dönemde evlilik yapmak çoğumuzun gözünü korkutuyor.
'Doğru zamanda, doğru nedenlerle, doğru kişiyi seçmek. bir sanattır.' Flörtleşmeyi özetleyen tek cümlede daha doğru bir ifade yoktur. Boşanma oranları bu kadar yüksekken, doğru insan, doğru zaman ve doğru sebeplerle bir evlilik yapmak mantıklı geliyor. Yani doyurucu ve güçlü bir ilişki.
1. Korkudan seçim yapmayın.
Çoğu zaman insanlar bir tür korkudan dolayı ya bir eş seçerler ya da mutsuz bir ilişki içinde olan biriyle devam ederler. Genellikle bu korku yalnız kalmaktır, ancak korkular kişiden kişiye büyük ölçüde değişebilir. Korkudan karar vermektense yalnız kalıp doğru kişiyi beklemek çoğu zaman daha iyidir. Korkudan karar vermek kafa karışıklığına, endişeye ve genel olarak bir şeylerin yanlış gittiği hissine yol açar.
2. Hemen kararlı bir ilişkiye girmemeye dikkat edin.
Ateşli bir bağlantınız olan birini bulduğunuzda, hızlı bir şekilde kararlı bir ilişkiye atlamak cazip gelebilir. Ancak, o kişiyi henüz gerçekten tanımıyorsunuz ve hakkında fazla bir şey bilmediğiniz birine duygusal olarak yatırım yapıyorsunuz. Zaman geçtikçe, gerçekten sevmediğiniz veya bu kişiyle gerçekten uyumlu olmadığınızı keşfedebilirsiniz. Çok fazla duygusal enerjiyi hızlı bir şekilde yatırdığınız için, bu, tüm kalbinizi ilişkiye koymadan önce kişiyi tanımak için zaman ayırmış olmanızdan çok daha fazla acıtabilir. Bir ilişkinin başlangıcının 'romantik' aşamalarında olduğumuzda, çoğu zaman gerçeklik ve mantık yerine şehvet ve fantezi benzeri seçimler yapıyoruz.
3. İnsanlara normalde asla vermeyeceğiniz bir şans verin.
Çekiciliğin, bir kişiyi ve kişiliğini tanıdıkça daha fazla büyüyebileceğini unutmayın. Bazı insanlar da tanımak için çok zaman alır ve kalplerini kollarına takmazlar. Durgun sular derinden akar ve birini tanımak için zaman ayırmazsanız bunu öğrenme şansınız olmayabilir.
4. Kontrol listenizi atın.
Birçok insan, ideal partnerinin sahip olması gereken niteliklere ve özelliklere ilişkin kapsamlı listelere sahiptir. Kendinizi bir kontrol listesine eklerseniz, sizin için bazı harika maçları kaçırabilirsiniz. Mükemmel bir kontrol listesi ortağı bulmak neredeyse imkansız ve onu bulduğumuzu düşündüğümüzde, tüm dikkati boşluğa atıyor ve pek de arzu edilmeyen bazı nitelikleri göz ardı ediyoruz. Harika bir ilişkinin duygusal uyumluluğu vardır. Bu kişi kağıt üzerinde nasıl göründüğünün aksine sizi nasıl hissettiriyor?
5. İyi bir ortaklığın temeli olan nitelikleri arayın, küçük ayrıntıları atın.
İyi bir ilişkinin temelini oluşturmaya yardımcı olan bir kişinin nitelikleri şunlardır: Empati, dürüstlük, dürüstlük, güvenilirlik, nezaket ve duygusal cömertlik. Birinde bu nitelikleri bulursanız, yüzeyde sizin tipiniz gibi görünmese bile, daha fazla peşinden koşmayı merak edin. 'Mizah anlayışı', 'dünya gezgini' ve 'iyi dansçı' gibi diğer kriterler olması güzeldir, ancak ilişkinizde mutlu olmanız için mutlaka orada olmanız gerekmez.
6. Şehvetin rehberiniz olmasına izin vermeyin.
İnsanlar, onlarla manyetik bir kimya hissettiklerinde, çıktıkları birinden çok fazla saçmalıklara katlanma eğilimindedir. Manyetik kimyanın güçlü bir gücü vardır çünkü bu sık sık olan bir şey değildir. Manyetik kimyamız olan birini bulduğumuzda, hem doymadığımız bir afrodizyak oluyor hem de onu doğru kişiyle karıştırıyoruz (örneğin, 'Eğer bu kadar güçlü hissediyorsam bu doğru olmalı!'). Manyetik kimya harika ama bu yüzden kötü davranışı mazur görmeyin.
7. Bir "duygusal hız treni"ni biri için deli olmakla karıştırmayın.
Birisi bizim için duygusal olarak tam olarak müsait olmadığında veya nerede durduğunu bilmediğimizde, bir tür endişe yaratır. Kaygı, düşüncelerimizin bu kişi tarafından tüketildiği noktaya kadar beynimizi ele geçirmenin bir yolunu bulur. Sürekli nerede olduklarını ve ne yaptıklarını düşünüyoruz. Biz farkına varmadan, hayatımızı onların etrafında planlamaya başlarız. Belki de bu kişiyi görme fırsatını kaçırmamak için takviminizi açık tutmaya karar veriyorsunuz. Kişi sizi doğrulayıp onayladığında harika bir duygu oluyor ama öte yandan, kendilerini duygusal olarak uzaklaştırdıklarında, görmezden geldiklerinde, manipüle ettiklerinde veya azarladıklarında, dünyadaki en kötü şey gibi geliyor. İlişkiniz, yüksek ve alçak düşüşlerden bir tahterevalli haline geldi, bu da sizi biraz çılgın ya da elementinizin dışında hissettirebilir. Bu tür duyguları aşkla karıştırmayın.
8. Kendiniz olabileceğiniz birini bulun.
Bu klişe gelebilir ama doğru. Yargılamadan ve tamamen kabullenmeden yüzde yüz kendiniz olabileceğiniz bir partner seçmek harika ve özgürleştirici bir duygudur. Hayatta gerçekten kendiniz olabileceğiniz yerleri bulmak zor olabilir. Bir ilişki, maske takmak zorunda olmadığınız güvenli ve rahat yeriniz olmalıdır.
9. Açıkça değişmeyecek bir şeyin değişmesini beklemeyin.
Eninde sonunda mahkum olduğunu veya kişisel değerlerinizle uyuşmadığını bildiğiniz bir durumda ne kadar uzun kalırsanız, kendinizi o kadar çok değiştirme fırsatına sahip olmaktan alıkoyarsınız. doğru kişiyle tanışın. Neyi kabul edip etmeyeceğiniz konusunda kendinize karşı net olun ve anlaşmaları bozanların neler olduğunu bilin. Bu konularda netleştikten sonra, bir ilişkinin kaderi hakkında karar vermek daha kolaydır.
10. İyi eğlenceler!
Kendinize ne kadar az baskı uygularsanız, kendinizle o kadar mutlu olursunuz ve o kadar rahat olursunuz, doğru insanları size çekecek bir alan yaratacaktır. Bazen ne istediğinizi anlamak, istemediğiniz birçok şeyi görmenizi gerektirir. İyi eğlenceler!
Bu içerikler de dikkatini çekebilir;
Yorum Yazın