Araştırmalara Göre Duygusal İfadeler Kadınların Erkek Yüzlerine Olan İlgisini Derinden Etkiliyor
Yeni bir araştırma, kadınların belirli erkek yüz özelliklerine yönelik tercihlerinin, bu yüzlerde algılanan duygulardan etkilendiğini ortaya koyuyor. Evolutionary Human Sciences dergisinde yayınlanan bulgular, erkeksi yüzlerin mutlu bir ifade sergilediğinde daha çekici olarak algılandığını göstermekte ve olumlu duyguların erkeksi yüz özellikleriyle bağlantılı olumsuz algıları dengeleyebileceğini düşündürmektedir.
Önceki araştırmalar yüz çekiciliğini etkileyen üç temel faktör belirlemiştir: simetri, ortalama güzellik ve cinsel açıdan dimorfik özellikler (cinsiyetler arasında farklılık gösteren özellikler).
İlginç bir şekilde, özellikle erkeklerdeki cinsel yüz özellikleri tartışma konusu olmuştur. Bir teori erkeklerdeki güçlü çene hattı gibi erkeksi özelliklerin güçlü bir bağışıklık sistemine işaret ederek onları kadınlar için daha çekici hale getirdiğini öne sürmektedir. Ancak bu teoriye karşı çıkılmış, kadınsı erkek yüzlerinin kadınlara daha çekici geldiği başka çalışmalar da yapılmıştır.
Bu tutarsızlık, araştırmacıları kültürel ve çevresel etkiler, baskınlık algıları ve sadakat gibi özelliklerle ilişkiler gibi diğer faktörleri göz önünde bulundurarak daha derinlere inmeye yöneltti.
İlgi çekici bir başka bakış açısı da, duygusal ifadelerin bu karmaşık dinamikte rol oynayabileceği ve erkeksi özelliklerin çekiciliğini potansiyel olarak etkileyebileceği fikrini araştırdı.
Yüz çekiciliği ve cinsel dimorfizmi çevreleyen sık sık çelişen bulgular, anlayışımızın belirsiz kaldığı anlamına geliyordu.
Porto Üniversitesi Psikoloji Merkezi'nde araştırmacı baş yazar Mariana Carrito, araştırmanın bu belirsizliği kabul ettiğini ve öne sürüldüğü gibi kadınların neden yüzdeki erkekliğe karşı beklenen ilgiyi göstermediğine dair yeni bir alternatif açıklama ortaya koyduğunu belirtiyor.
Erkeksi yüz özellikleri, duygusal ifadeler ve algılanan çekicilik arasındaki ilişkiyi araştırmak için Carrito ve meslektaşları üç deneyden oluşan bir seri gerçekleştirmiştir.
Deney 1, yüz morfolojisindeki cinsel açıdan cinsel farklılıkların nötr yüzlerdeki duygu algısını nasıl etkilediğini araştırmak üzere tasarlanmıştır.
Katılımcılardan bu nötr yüzleri algılanan yüz ifadesi (öfke veya mutluluk) açısından değerlendirmeleri istenmiştir. "Kızgın değil" ile "Kızgın" veya "Mutlu değil" ile "Mutlu" arasında değişen 100 puanlık bir görsel analog ölçeği kullandılar. Yüzler, sunum sırası rastgele olacak şekilde bloklar halinde sunulmuştur.
Sonuçlar, erkek ya da kadın olmasına bakılmaksızın maskülen yüzlerin, feminen muadillerine kıyasla daha yüksek öfke değerlendirmeleriyle ilişkili olduğunu ortaya koymuştur. Benzer şekilde, erkeksileştirilmiş erkek yüzleri, kadınsılaştırılmış erkek yüzlerine kıyasla daha düşük mutluluk değerlendirmeleriyle ilişkilendirilmiştir. Özetle, erkek yüzleri genel olarak daha öfkeli, kadın yüzleri ise daha mutlu olarak algılanmış; erkekleşme öfke algısını, kadınlaşma ise mutluluk algısını artırmıştır.
Deney 2, yüz ifadelerinin özellikle erkek yüzlerinde erkeklik algısını etkileyip etkilemediğini anlamaya çalışmıştır.Katılımcılardan, her biri üç farklı duyguyu (kızgın, nötr ve mutlu) tasvir eden 90 yüz fotoğrafı alınmıştır. Bu yüzler üç erkeksileşme düzeyi yaratacak şekilde manipüle edilmiştir.
Katılımcılar her bir erkek yüzünün ne kadar erkeksi göründüğünü 0 (son derece kadınsı) ile 100 (son derece erkeksi) arasında görsel bir ölçekte değerlendirmiştir. Deney 2, duygusal ifadenin algılanan erkeklik üzerinde önemli bir etkisi olduğunu ortaya koymuştur. Kızgın yüzler, mutlu ve nötr yüzlere kıyasla daha erkeksi olarak değerlendirilmiştir. Bu sonuç, yüz ifadelerinde öfke ve erkeksilik arasında algısal bir bağlantı olduğunu göstermektedir.
30 erkek yüzü kullanan araştırmacılar, her yüz için belli düzeylerde erkekleşme arasında değişen 11 görüntüden oluşan bir süreklilik oluşturdu. Katılımcılar, en çekici görünüm olarak algıladıkları görüntüyü elde etmek için bu görüntüleri manipüle ettiler.
Katılımcılar, farklı derecelerde de olsa, tüm duygusal ifadelerde kadınsılığı genel olarak tercih ettiklerini göstermişlerdir. Kadınsılık tercihi, mutlu erkek yüzlerinde nötr veya kızgın yüzlere kıyasla önemli ölçüde daha düşük olmuştur. Bu durum, mutlu ifadelerin erkeklikle ilişkili olumsuz çağrışımları hafifleterek kadınların erkek yüzlerindeki tercihlerini etkileyebileceğini düşündürmektedir.
Carrito PsyPost'a yaptığı açıklamada, "Sonuçlar, kadınların mutlu erkek yüzlerinde daha az feminenleşmeyi (ya da daha fazla maskülenleşmeyi) tercih ettiğini gösteriyor. "Bu tür bulgular, çekiciliğin karmaşık psikolojisi hakkında değerli bilgiler sunabilir. Kadınlar gülümseyen erkeklerdeki erkeksiliğe daha fazla ilgi duyuyor olabilirler, çünkü mutluluk ifadesi algılanan düşmanlık gibi erkeksilikle bağlantılı olumsuz çağrışımları hafifletiyor olabilir."
'Bildiğimiz kadarıyla bu çalışma, kadınların erkek yüzlerinin cinsel olarak dimorfik şekline yönelik tercihleri ile duygusal ifadelerin algılanması arasındaki ilişkiyi araştıran ilk çalışmadır.'
"Üç deneye dayanarak, duygusal ifadenin kadınların erkeklik tercihlerini etkilediği sonucuna vardık. İfade ve erkeklik arasındaki etkileşimin boyutu bilinmemektedir, ancak ağız eğriliği ve dolayısıyla görünür dinlenme ifadesindeki farklılıklar, erkeklik çekiciliği üzerine yapılan çalışmaların sonuçlarındaki farklılaşmaya katkıda bulunabilir."
Bununla birlikte, bulgular, yüz ifadelerinin dinamik yönü çok önemli bir rol oynadığından, çekicilik araştırmalarında sadece statik yüz özelliklerinden daha fazlasını dikkate almanın önemini vurgulamaktadır.
Bu içerikler de ilginizi çekebilir.👇
Yorum Yazın