19. ve 20. Yüzyıldan Amerikan Yerlilerinin Nadir Bulunan Renkli Fotoğrafları
Yönetmen Paul Ratner, 'Moses on the Mesa' filminin yapım aşamasında Amerikan yerlilerine ait eski fotoğraflara büyük bir ilgi duymaya başlamış. 1800'lerin sonunda New Mexico'da geçen hikaye, Alman Yahudisi bir göçmenin Amerikan yerlisi bir kadına duyduğu aşkı ve bunun sonucunda kadının kabilesine şef olmasını konu alıyor.
Ratner, Huffington Post'ta şöyle yazıyor: 'Bulduğum fotoğraflarım çoğu elle renklendirilmişti, çünkü renkli film 1930'ların sonuna kadar yalnızca deneyselcilerin bilgi sahibi olduğu bir alandı. Siyah beyaz fotoğrafları renklendirmek başlı başına bir sanat ve renklendirilmiş fotoğrafların bir çoğu yüzyıllar önce soyları tükenmekte olduğu düşünülen insanların gerçek tasvirlerini bizim için muhafaza eden gerçek bir yeteneğin göstergesi. Elbette Amerikan yerlilerinin soyu yapılan bütün asap bozucu şeylere rağmen tükenmedi. Halk olarak daha da güçleniyorlar, ancak geride bıraktıkları yaşam tarzı yalnızca bu fotoğraflarda görülebiliyor.'
Minnehaha ve Siksikalı bir adam.
Oglala Lakota Şefi ve Ojibweli bir yerli.
Minnesota'da bir yerli ve Charles Amerikan Atı.
Şef James E. Garfield, Pueblolu bir adam ve Blackfeet (Karaayak) kabilesinden bir kız.
Kiowa'daki yerliler ve Şef 'Küçük Yara' ve ailesi.
'Gökyüzünde Seyahat Eden' ve Cheyenne Şefi.
Şeflerin boyanmış çadırları ve gözetleme tepesindeki adam.
'Suda Yürüyen' ile oğlu 'Yuvarlak Yüz', Montana'da atlarının üzerindeki yerliler ve bir Piegan çifti.
Eski Çakal, gökgürültüsü kuşuna dua eden Piegalılar ve Karaayak yerlileri.
Bir Ojibwe kadını ve Ute Şefi Ignacio.
Siksika (Karaayak) Kabilesi çocukları ve çocuğuyla bir Siksika kadını.
'Amos İki Boğa' ve Hiawatha'nın Dönüşü.
Şifacı ile hasta ve Geronimo.
Zunili bir adam ve 'Güçlü Sol El' ve ailesi.
Yorum Yazın
*renklendirilmiş demek istediniz her halde
Kızılderililerin tarihlerine ilginiz varsa Dee Brown'un yazdığı Kalbimi Vatanıma Gömün kitabını keinlikle okuyun. Çok müthiş bir eser. Zaten kızılderili tari... Devamını Gör
Huşuh içindeler,bakışları çok derinlere bakıyor ve alabildiğine masum.