Daha 'film' yazmayı beceremeyen insanların yaptıkları film eleştirisi "Zevkler ve renkler tartışılmaz" argümanıyla yaklaşılamayacak kadar değersizdir. Sinemaya gitmek bir insanın sinemasever olduğunu, çok film izlemek bir filmi anlayabiliyor olmayı göstermez. Yani bilmedikleri açık olan bir konu hakkında saçma sapan atıp tutmaları komik. Ayıp olan beğenmemesini dile getirmek değil, bilmişlik taslayarak bunu söylemeleri. Hangi sayın otorite söylemiş mesela "Uzun film akıcı olmak zorundadır" diye.

En iyilerin değil, en çok izlenenlerin listelendiği bir içerik bu. Börü çok iyi bir diziydi, ancak reytingleri -özellikle 3.bölümden sonra- çok düşük. Haber öncesi bazı realitylerin reytingi bile Börü'nün reytinginden fazla.

Büyük bir sese sahip olabilir, kendini hem bu anlamda hem maddi olarak geliştirmiş ve bu alanlarda emek vermiş olabilir. Ancak Bülent Ersoy gözümde ikiyüzlüdür ve hep bu şekilde kalacaktır. Kendisi trans bireydir, bu insanların ne kadar zorluklar çektiğini birebir yaşamıştır. Ama bir gün çıkıp da bu konu hakkında konuşmamış; günümüzde trans bireylere iş sektörlerinde yer verilmemesinden tutun da trans cinayetlerine, bir konu hakkında dahi yorum yapmamış, destek olmamıştır. Rüzgar Erkoçlar da cinsiyet değişim ameliyatından sonra, ona hep destek veren LGBT bireyler hakkında kötü yorumlarda bulunmuştu. Bizim ülkede normal bir durum herhalde bu.