Yeşilçam'dan Sonra Kan Kaybeden Türk Sinemasının Ayıplı Filmlerle Güç Kazanmaya Çalıştığını Biliyor muydunuz?
Hem de bu süreç 10 yıl sürmüş!
Kaynak: 196Sekiz
Türk sinemasında erotik film furyasının altın çağı 1970'ler olsa da, bu alandaki ilk film 1917 yapımı Pençe filmi aslında. Filmin konusu erkeklere karşı zaafı olan Leman'la, evli olduğu halde başka erkeklerle ilişki kuran Feride üzerine üzerine kurulu.
Ancak bu filmin izine hiçbir şekilde rastlanmamış daha sonra. Ne arşivlerde, ne kayıtlarda...
Türk sinemasının bir sonraki erotik temalı filmi Mürebbiye.
Filmde Fransız bir kadın Türk sevgilisini Türkiye'de bir otel odasında aldatıyor. Bu film Türkiye'de sansüre uğrayan ilk film bu arada. Nedeni de o dönem Türkiye'de bulunan işgal kuvvetlerini küçük gösterdiği gerekçesi...
Muhsin Ertuğrul'un son döneminde yaptığı Şehvet Kurbanı filminde neredeyse tüm sahnelerde erotizm kullanılmış.
Filmin senaristinin Nazım Hikmet olduğunu da belirtelim bu arada. Cahide Sonku'nun da bu filmin ardından yıldızı parlamış diyebiliriz.
Yılanların Öcü, Kuyu ve Susuz Yaz filmleri içten içe cinsel açlığın açığa çıktığı filmlerdi. Özellikle Altın Ayı kazanan Susuz Yaz filminde bu tema belirgin şekilde işlenmiş.
Bu yüzden Türkiye'de sansüre uğrayıp Amerika'ya götürülmüş film. Orada Hülya Koçyiğit'e çok benzeyen bir kadın bulunup sevişme sahneleri çekilmiş ve filme eklenmiş. Bu da Hülya Koçyiğit'in porno filmi olduğu iddialarının ortaya çıkmasına sebep olmuş haliyle.
1972'de Behçet Nacar'la çekilen Parçala Behçet filminde cinsellik tamamen ön plandaydı. Bu filmin Türkiye'deki porno filmlerin başlangıcı olduğu kabul edilmiş hatta.
Hatta Behçet Nacar bu filmin ardından 70'lerde peşpeşe Behçet serisi çekmiş. Ustura Behçet, Behçet Cezayir'de, Bastır Behçet Bastır, Zımbala Behçet, Fırtına Behçet, Komando Behçet, Sev Beni Behçet, Namın Yürüsün Behçet, Helal Sana Behçet bu filmlerden bazıları.
TV'lerin evlere girip yabancı dizilerin popülerleşmesiyle sinema ve tiyatro güç kaybetmeye başladığında, sinemayı kurtarmak amacıyla erotik filmler yeniden gündeme gelmiş.
Bu dönemde hem film isimlerinde argolar tercih edilmeye başlanmış, hem de vamp kadın modası başlamış.
Ah Deme Oh De, Yakalarsam Severim, Muz Sever misiniz?, Acı Severim Tatlı Döverim, Ayıkla Beni Hüsnü dönemin film isimlerinden bazıları.
1970'lerin ortasındaki ucuz erotik filmlerin ardından Türk sinemasında porno filmler ortaya çıkmış.
Afişlerde siyah bantlı görünse de filmde her şey tamamen açık oluyormuş.
Bu dönem Aydemir Akbaş'ın dönemi de sayılabilir aslında. Yurtdışından açık sahnelerin çekimi için gelen kadınlara rol arkadaşı olmuş Akbaş.
Hatta bu durum sinemada şöyle bir etki yaratmış; çirkin erkeklerin de güzel kadınlarla birlikte olabileceği gerçeği seyirciye yansımış.
Hemen ardından sinemada doğrudan pornonun tepki görmeye başlamasıyla bazı yeni yöntemler bulunmuş. Yeni çekilen porno sahnelerin eski filmlere eklenmesi, sinemada 2 film oynatan makine kullanılıp polis baskını sırasında pornonun kapatılıp normal filmin açılması bunlardan bazıları.
Türk sinemasında bu devrin kapanması 12 Eylül Darbesi ile gerçekleşmiş. Bu tür filmler oynatan sinemalara art arda baskınlar yapılmaya başlanmış ve böylece sinema salonları kapanmış.
1971 muhtırası ile başlayan bu dönem, 1980 darbesiyle böylece son bulmuş.
Yorum Yazın
Kimse kusura bakmasın ama tam bir "yüz karası" dönemi, bunu söylememin sebebi, erotik sinema ve pornografi değil, kimseyi leylek getirmiyor elbette, sex var ... Devamını Gör
Bu filmler de oynayan kadınlar şayet yaşıyorlarsa hiç pişmanlık duyuyorlar mı merak ediyorum
neticede bu bir meslek isi amq, niye pismanlik duysunlar. ayrica o sahneler icin yabanci kadin kullaniliyormus. Ayrica islama göre cariye fahise gibi bir sey... Devamını Gör
Dışarıda tank görüyorum Faruk, hayırdır bi kutlama mı var :))
Aaa onu geçelim abi. Bir adam ayda bir robota aşık olur nasıl ?