Yalnızca Hedefleri Uğruna Yaşayan İnsanların Çok İyi Bildiği 13 Durum
Daha erken bir zaman aralığından bahsetmek isterdik fakat asıl hikaye ve gerçek hedefler üniversite bittikten sonra başlar. Artık üniversite bitmiştir ve acısını yavaş yavaş hissetmeye başlamışsınızdır. Hedeflerinizi gerçekleştirmek adına gerekli tedbirleri alır ve gerekli icraatları gerçekleştirmeye başlarsınız. Ancak bu yol bazen çok kasvetli olabilmektedir. Gelin, hep beraber bir göz atalım...
1. Siz hedefleriniz uğruna yaşayan idealist insanlardansınız ancak; insanlar, sizin kendileri için yaşamanızı beklerler.
Kim bilir; belki kıskançlıktan belki de sevgilerinden kaynaklanıyordur.
2. Akademik yahut mesleki başarılar elde etmek için kurslara yazılır, ders çalışır ya da projeler hazırlarsınız. Tüm bunlar için kendinizi motive etmişsinizdir.
Hatta bu uğurda birçok alışkanlığınızı bile söküp atmışsınızdır aklınızdan...
3. Ve artık gerekli çalışmalara başlamışsınızdır.
Saatlerce çalışıp emeklerinizin karşılığını alabilmek ümidi ile büyük bir özveri sergiliyorsunuzdur...
4. Ancak vicdan terazinizi sarsacak sorunlar ortaya çıkmaya başlar.
5. Aileniz, onlara yeteri kadar zaman ayırmadığınızı söylemeye başlar.
Evettt... İlk atak gerçekleşmiştir artık. Yalnız bu çözülebilir bir sorundur. Ailenize durumu bir şekilde açıklar ve sizi anlayışla karşılamaları gerektiğini söylersiniz. Nitekim aileniz artık duruma alışır ve size destek vermeye başlar.
6. Eğlenceye doğru dürüst zaman bulamazsınız; her yanınızı sarmıştır çalışmalarınız. Ancak sizin de amacınız budur ve bunu isteyerek yaparsınız.
7. Sürekli, birlikte vakit geçirmek isteyen arkadaşlarınız olur. Ne yazık ki sizin buna ayıracak çok da zamanınız yoktur.
Eee? Sorun bunun neresinde?
8. Siz, hedefinize ulaşmak için çalışmalarınıza devam ederken, bazı arkadaşlarınız sizin durumunuzu anlayamaz ya da anlamak istemez.
'Vay be! Görüşmeyeli amma da değişmişsin...' Gibi cümlelerle başlayan konuşmaların ucu bazen tatsız olaylara bile dokunabilmektedir.(Hakarete maruz kalmak vs.)
9. Aklınız söylenenlere doğru kayıp giderken vicdanınız da rahatsız olmaya başlar. Bir de buna kalp kırıklıklarınız eklendiği vakit...
Aklınızın bir tarafı kaleminizde, bir tarafı da duyduklarınızdadır. Konsantre olmakta güçlük çektiğiniz zamanlar olur...
10. Siz de hedeflerinizden vazgeçmeyecek bir yapıya sahip olduğunuzdan; etrafınızdaki bazı insanlardan vazgeçmek zorunda kalırsınız.
Arkadaş, komşu, akraba ne bulursanız -size saygı göstermediği sürece- çöpe atmak durumuna gelirsiniz...
11. Gittikçe seyrelen telefon çağrıları ve mesajlar, zirvelerde yaşanan tripler vs. derken; Nitekim, etrafınızdaki insan sayısı gittikçe azalır.
12. Başlarda acı verici olan bu duruma ilerleyen zamanlarda alışmaya başlarsınız.
Çünkü siz başarıya alışkın, yenilgiyi sevmeyen bir karaktere sahipsiniz. Dolayısıyla bir süre sonra aileniz ve birkaç yakın arkadaşınız haricinde kimseyi umursamamaya başlarsınız. Hedeflerinizin bilincinde olduğunuzdan gözünüz artık kararmıştır...
13. Sonuç olarak ideallerinizin uğruna vazgeçtiğiniz hemen hemen her şeyin aslında gerçekten de önemsiz olduğunu görürsünüz.
Hedeflerinize Ulaştığınızda ise zirveden aşağıya bakar ve insanların bencilliklerinde boğulduklarını görürsünüz. Sizin gibi güzel insanların pes etmesi demek yaşama sevincimizin kırılması demek...
Yorum Yazın