Üzerindeki Ataleti Bir Çırpıda Atmak İsteyenler İçin 12 Adımda Tembellikten Kurtulmanın Yolları
Hiç bütün bir günü sadece yatıp tavanı seyrederek ya da hipnoz edilmişçesine televizyon ekranına bakarak geçirmek istediğiniz oluyor mu? Biri sizden herhangi bir şey yapmanızı istediğinde, içinizden 'Canımı al, daha iyi!' diye geçiriyor musunuz? Günlerin salyangoz hızında ilerlemesi size en çok keyif veren şeylerden biri mi? O zaman üzülerek söylüyoruz: Siz her hücrenizle bir tembelsiniz!
Ama bu gidişattan bıktınız ve 'Yat yat nereye kadar ,artık titreyip kendime gelmek istiyorum.' diyorsanız, sizi ataletin yapışkan örümcek ağlarından kolayca kurtarabilecek tavsiyelerimiz var. Eğer hazırsanız, başlayalım.
Öncelikle tembellik seviyenizi ölçmek için aşağıda verdiğimiz soruları cevaplayın. Her soruya katılıp katılmama durumunuza göre 1'den 7'ye kadar puan verin. 12 soruya da cevap verdikten sonra ne kadar tembel olduğunuzu anlayacağız.
1. Çalışırken, herhangi bir konuda karar almış olsam bile hemen harekete geçmiyorum.
2. İşe başlamadan önce sürekli başka şeylerle oyalanıyorum.
3. Herhangi bir şey kolaylıkla dikkatimi dağıtabiliyor, işle uğraşmak yerine zevk aldığım şeylerle vakit harcıyorum.
4. Can sıkıcı bir şey yapıyorsam, o işe odaklanmak yerine hayal kurmaya başlıyorum.
5. Yapmam gereken daha önemli işler varken ben daha önemsiz olanlarla vakit geçiriyorum.
6. Uzun çay kahve molası veriyorum.
7. Sırf yapmaktan hoşlanmadığım için görevimi geciktirdiğim oluyor.
8. İş yerinde arkadaşlarımla sosyal medya üzerinden yazışıyorum.
9. Günde yarım saatten daha fazla sosyal medyada vakit harcıyorum.
10. İş yerinde internet üzerinden haber okuyorum.
11. Çalışma saatleri içerisinde online alışveriş yapıyorum.
En yüksek 7, en düşük 1 puan olmak üzere sorulara cevap verdikten sonra puanlarınızı toplayın. Eğer çıkan sonuç 36 puan ve üzerindeyse tebrikler, siz tam bir tembelsiniz!
Bugüne kadar tembelliğinizi yorgunluğa bağlıyor ve kendinizi bu şekilde avutuyordunuz ama acı gerçeklerle yüzleşmenizin vakti geldi. Sizinkisi sadece uyuşukluk... Peki, bu hep böyle mi devam edecek? Tabii ki, hayır. Üzerinizdeki ölü toprağını kolaylıkla atabilmenizin bazı yolları var. İsterseniz, bu yöntemlere bir göz atalım.
1. Eğer kararlarınızı hemen hayata geçirmekte zorlanıyorsanız, kendinize bir çizelge oluşturun ve o çizelgeye göre adım adım ilerleyin.
Gerçekçi olmayan hedeflerle vakit harcamamaya çalışın, kolay ulaşılabilecek hedefler sizi motive edecek ve koyulduğunuz herhangi bir işe dört elle sarılmanızı sağlayacaktır.
2. İşe başlamadan önce kendinize ayıracağınız ufak bir zaman dilimi konsantre olmanıza yardımcı olabilir. Ancak abartmayın.
İnsanın kendini mental olarak bir işe hazırlaması zaman alabilir, bu oldukça normal bir durum. Bu sebeple işe başlamadan evvel kendinize ufak bir boşluk yaratmanız, sonrasında konsantrasyon sağlamak açısından yararlı olacaktır. Ama bu zaman diliminde aşırıya kaçmamaya özen gösterin.
3. İş yaparken sıkılmamanız mümkün değil. Ama işin zor olan kısımlarına odaklanmak yerine karşınızdakini bir rakip olarak görün.
Bu size yapılmış bir meydan okuma... Korkup geri mi çekileceksiniz, yoksa düşmanı yenmek için sonuna kadar savaşmaya devam mı edeceksiniz? İşte, olaya bu yönden bakarak kendi motivasyonunuzu çok daha kolay sağlayabilirsiniz.
4. Hayal kurmak bir yere kadar size yardımcı olabilir. O hayallerin içinde kaybolmadan önce zihninizi dinlendirmek için kısa süreli hayal kurmanızda bir sorun yok.
Ama gerçekten kısa süreli oldukları müddetçe! Yoksa gününüzün tamamını tek boynuzlu atların tepesinde gökkuşağının üstünden atlayarak geçirmeniz kaçınılmaz olacaktır.
5. Önceliklendirme, ertelemeden kaçınmanın en iyi yollarından biridir. Tabii, bu önceliklendirmeyi zordan kolaya doğru yaparsanız kendinizi ödüllendirin.
Görevleri en zordan en kolaya doğru sıraladınız ve zor olanı bitirmek için çabucak kolları sıvadınız diyelim. Öyleyse bir ödülü hak ettiniz demektir! Kendinize minik ödüller vererek motivasyonunuzu arttırabilirsiniz.
Yorum Yazın