Nuh'un Gemisi Ruhu Yeniden! Bilim İnsanlarından Çığır Açacak Nitelikte Bir Araştırma: Mikrobiyota Deposu
Vücudumuzda yaşayan trilyonlarca mikroskobik organizmaların önemini biliyor musunuz? Bilim insanlarının mikrobiyota çeşitliliğini korumak için yaptığı ilginç çalışmayı sizler için IFLScience'dan derledik. Keyifli okumalar!
Vücudumuzda trilyonlarca mikroskobik organizma var ve bu organizmalar hormon, sindirim ve bağışıklık sistemlerimizi etkiliyorlar.
Bakteri, virüs ve fungilere mikrobiyota deniliyor ve mikrobiyotalar birleştiğinde mikrobiyomları oluşturuyor. Bir grup bilim insanı, Nuh'un gemisi ruhuyla dünya üzerindeki birçok insandan bu mikrobiyotaları toplamak istiyor.
Çalışmanın amacı, dünyadaki izole topluluklardan örnekler toplayıp "güvenli, politik olarak nötr ve sağlam" bir alanda depolamak.
Bilim insanları, 'mikrobiyota deposu' dedikleri bu çalışmayı Norveç ve Kuzey Kutbu arasında kalan bir adadaki dağda bulunan Svalbard Küresel Tohum Deposu'na benzetiyorlar. Çalışmanın amacı, dünyadaki izole topluluklardan örnekler toplayıp 'güvenli, politik olarak nötr ve sağlam' bir alanda depolamak. Araştırmacılar, çok geç olmadan çeşitli mikrobiyota örneklerinin toplanmasının gelecekteki hastalıkları önlemek açısından elzem olduğu görüşündeler.
"Hala şansımız varken çeşitli insan mikrobiyotalarını toplamalı ve korumalıyız."
Maria Gloria Dominguez-Bello: 'Global bir sağlık kriziyle yüz yüzeyiz. Bu yüzden hala şansımız varken çeşitli insan mikrobiyotalarını toplamalı ve korumalıyız' diyor ve ekliyor 'Bu mikrobiyotalar insanlarla birlikte yüzlerce yıl boyunca gelişim gösterdiler. Jenerasyonlar boyunca bu mikrobiyota çeşitliğinin dramatik bir düşüş yaşadığını fark ettik.'
"Bahsettiğimiz mikrobiyotalar besinleri sindirmemizden tutun bağışıklık sistemimizi güçlendirmeye birçok konuda bize yardımcılar."
Antibiyotikler gibi medikal gelişmeler, sanayileşme, işlenmiş su kaynakları ve değişen çevre koşullarından dolayı şehirleşmenin fazla olduğu şehirlerde yaşayan insanlarda mikrobiyota çeşitliliğinin azaldığı saptanmış. Bu çeşitliliğin azalması, modern insanın bir zamanlar mikrobiyotaları sayesinde korunduğu metabolik hastalıklar ve diyabet, astım, alerjiler ve otizm gibi kognitif hastalıklara yakalanma riskini arttırıyor.
Bilim insanları, antibiyotikler ve modern yaşam standartlarına maruz kalmamış insanlarda mikrobiyota çeşitliliğinin daha fazla olduğunu söylüyorlar.
Örneğin, Güney Amerika'da avcılık-toplayıcılıkla yaşayan kabilelerin bağırsak mikrobiyotası çeşitliliği Amerika'da yaşayan sağlıklı insanlardan iki kat daha fazla. Ancak, bu mikrobiyotaları toplumdan izole yaşayan insanlardan nasıl toplayacakları henüz belirtilmedi.
Yorum Yazın
yeni birşey değilki, doktora gittim tedavi olarak bok nakli yapacağız dedi diye birşey duyarsanız şaşırmayın. bu mikrobiyataları nasıl alıp nasıl nakledeceke... Devamını Gör