Keşfet ile ziyaret ettiğin tüm kategorileri tek akışta gör!
Test
Gündem
Magazin
Video
Modern Çağların "Ermiş"i Halil Cibran'dan Hakikatin Perdelerini Aralayan 21 Harika Alıntı
1883 Lübnan doğumlu yazar, şâir, filozof ve ressam Halil Cibran'dan hakikatin perdelerini aralayan 21 harika alıntısını sizlerle paylaşıyoruz...
İçeriği Eleni Karaindrou'nun ezgisi ile okumanızı tavsiye ederim...
1. Dün krallara itaat ettik ve imparatorların önünde boynumuzu eğdik. Ancak bugün sadece gerçeğin önünde diz çöküyor, sadece güzelliği izliyor ve sadece aşka itaat ediyoruz.
2. Arzu hayatın yarısıdır; kayıtsızlıksa ölümün.
3. Ağaçlar yerin gök üstüne yazdığı şiirlerdir. Biz onları devirir, kağıda çeviririz, üstüne kofluğumuzu kaydedebilelim diye.
4. Eğer kış, "Bahar yüreğimdedir" deseydi, ona kim inanırdı.
5. "Bir gün, güzellik ve çirkinlik bir deniz kıyısında karşılaştılar ve dediler, 'haydi denize girelim.'
Giysilerini çıkartıp suda yüzdüler. Bir süre sonra, çirkinlik kıyıya dönüp, güzelliğin giysilerine büründü ve yoluna gitti. Güzellik de denizden çıktı, kendi giysilerini bulamadı; ama çıplak olmak utandırıyordu onu, çaresiz çirkinliğin giysilerine büründü ve yoluna devam etti güzellik. O gün bugündür, erkekler ve kadınlar onları birbirine karıştırır. Ancak içlerinden güzelliğin yüzünü önceden görmüş kimileri vardır ki, giysilerine bakmaksızın tanırlar onu. Ve yine çirkinliğin yüzünü bilen kimileri vardır ki, gözlerinden tanırlar çirkinliği...'
6. Kin bir kadavradır. Hanginiz mezar olmak ister?
7. Biri sana kötülük ederse unut ama sen birine kötülük edersen hiç unutma.
8. Bir tür kavuşmadır hatırlayış; unutuş, bir tür özgürlüktür.
9. Biz avare gezginler, daima en tenha yolu ararız; başlamaz hiçbir gün bizim başka bir günü sona erdirdiğimiz yerde ve hiçbir gün doğumu bulamaz bizi gün batımının bıraktığı yerde...
10. Peki üstad; evlilik nedir? Cevap şöyle geldi:
Siz birliktelik için doğmuşsunuz. Ölüm meleğinin beyaz kanatları sizi ayırana kadar ayrılmayacaksınız. Tanrı'nın sessiz tanıklığında bile beraber olacaksınız ama birlikteliğinizde mesafeler bırakın; bırakın ki, cennetin rüzgarları aranızda dans edebilsin... birbirinizi sevin ama aşk tutsaklığı istemeyin.. bırakın aşk, ruhunuzun kıyılarına vuran dalgalar gibi olsun... birbirinizin bardağını doldurun ama aynı bardaktan içmeyin; ekmeğinizden verin birbirinize ama aynı somundan ısırmayın... birlikte şarkı söyleyin; lakin birbirinizi yalnız bırakmayı da bilin, sazın telleri de yalnızdır ve armoni içinde aynı melodiyi seslendirir... birbirinize kalbinizi verin ama karşılıklı kilitleyip saklamak için değil! Sadece hayatın eli o kalbi saklar! Birlikte durun ama yapışmayın, tapınakların sütunları da bitişik değildir! Ve unutmayın; meşe ile çınar birbirlerinin gölgesinde büyümezler..
11. Yaşamın özüne ulaştığında, her şeyde güzellik bulursun. Hatta güzelliği görmezden gelen gözlerde bile.
12. "Ermiş bir insana sordum: 'Hangisi daha önemli? Sevmek mi, sevilmek mi?' O da cevap verdi: 'Kuş için hangisi önemli; sağ kanadı mı, sol kanadı mı?' "
13. Suskunluğu gevezeden, hoşgörüyü hoşgörüsüzden ve kibarlığı kaba olandan öğrendim. Ne garip ki, tüm bu öğretmenlerime karşı oldukça nankörüm.
14. İnsanın hakikati, sana gösterdiğinde değil gösteremediğindedir. Bundan ötürü onu tanımak istersen dediklerine değil demediklerine kulak ver.
15. "Evim der ki, 'Beni bırakma, çünkü burada senin geçmişin yaşıyor.' Yolum der ki, 'Gel ve beni izle, çünkü ben senin geleceğinim.'
Ve ben hem eve, hem de yola derim ki, 'Benim ne geçmişim, ne de geleceğim var. Eğer kalırsam, kalışımda bir ayrılış vardır; gidersem, ayrılışımda bir kalış.'
16. Hayat, kalbini övecek bir şarkıcı bulamadığında, aklından söz edecek bir filozof doğurur.
17. Hayatın bütün esrarını çözdüğün vakit ölümü arzularsın. Çünkü o da hayatın sırlarından biridir.
18. (...) Yoksa, ne çiçek açan ne de meyve veren bir ağaç mı olsaydım; çünkü verimli olabilmenin sancısı kıraç olmaktan ağırdır.
19. Yanlışlarımızı doğrularımızdan daha büyük bir coşkuyla savunmamız ne gariptir!
20. Bir dürtü olmadıkça, hayat karanlıktır gerçekten ve bilgi olmadıkça tüm dürtüler kördür. İş olmadıkça tüm bilgiler boşunadır ve aşk olmadıkça tüm işler boştur.
21. Aşk sizi taçlandırırken, çarmıha da gerebilir; hem büyütür hem budar sizi…
Yorum Yazın
50-60 sayfalık bir başyapıt, bir başucu kitabı "Ermiş".
'Dün krallara itaat ettik ve imparatorların önünde boynumuzu eğdik. Ancak bugün sadece gerçeğin önünde diz çöküyor, sadece güzelliği izliyor ve sadece aşka i... Devamını Gör
Başarılı