Kızının Tedavi Masrafları İçin Basketbolu Bırakıp Boksa Başlayan Dev Adam Deontay Wilder!
Boks ile yakından ilgilenenlerin iyi tanıdığı ve hikayesini bildiği bir isim Deontay Wilder. Bazılarının şovmen, bazılarının yetenekli bir boksör, bazılarının ise ringlerde gördüğü en güçlü adamlardan biri olarak tanımladığı Wilder'a ve hikayesine hep birlikte bakalım.
Önceleri hep basketbolcu olmak istiyor.
Deontay Wilder hem hikayesi hem de kişiliği ile herhalde boks dünyasının gelmiş geçmiş en hayran olunası boksörlerinden biri olmaya aday. 1985 Alabama Doğumlu olan Wilder boksa başlayana kadar gençliğinde birçok sporla ilgileniyor. Artık iyice basketbolla haşır neşir olduğu, kariyerine basketbolla devam edeceği sıralarda, 2005 yılında henüz kendisi de çok genç bir adamken kızı Naieya dünyaya geliyor ve Wilder baba oluyor.
Kızı Spina Bifida denilen bir hastalıkla doğuyor.
Gelin görün ki küçük kızı Naieya; Spina Bifida denen bir omurga rahatsızlığı ile dünyaya geliyor. Spina Bifida insanda omurgayı oluşturan kemiklerin omurgada bir boşluk oluşturacak şekilde gelişimlerini tamamlayamamalarına verilen hastalığın adı. Bu da Wilder’ın kızının yürüme koşma ve sağlıklı bir çocuk gibi okula gitmeyi bile başaramaması anlamlarına geliyor.
Kızının tedavi masrafları için boksa başlıyor ve olimpiyatlarda Amerika'yı temsil ediyor.
Hastalığın tedavisi o kadar pahalıdır ki ne o dönemki basketbol kariyeri ne de mali durumu Wilder’ın kızına gereken şartları sağlamasına yardım edecektir. Böylece Wilder boks dünyasına girmeye karar veriyor. O kadar başarılı oluyor ki olimpiyatlarda Amerika’ya bronz madalya getirdiği için kendisine o günden beridir 'The Bronze Bomber' deniyor.
İlk dönemlerinde kendisine ve kızına hakaret eden troll bir boksörü evire çevire dövüyor.
İlginç bir şekilde o dönemde kendisine hakaret eden troll bir boksörü maça davet edip onu evire çevire dövüyor. Sonrasında kariyeri giderek hep daha iyiye gidiyor. Neredeyse çıktığı hiçbir maçtan mağlup ayrılmıyor.
Kızı iyileşirken o da boks kariyerinde yükseliyor.
Kariyerinin başından beri neredeyse çıktığı her maçtan nakavt ve galibiyetle çıkan Wilder şuan dünya ağır siklet boks şampiyonu ve unvan maçlarına çıkmaya devam ediyor. Kızı ise babasıyla beraber kendi mücadelesine devam ediyor. Babası gibi zaferden zafere koşuyor, şuan bırakın yürümeyi kendi kendine okula bile gidebiliyor.
Gerçek bir baba!
Hala kızından bahsederken gözleri dolan Wilder belki de en çok bu sebepten Boks dünyasının en sevilen simalarından biri olmaya devam edecek. Zorlu geçen birçok maçın sonunda ilham perisinin kızı olduğunu söyleyen Wilder için esas büyük savaşı veren doktorların yapamaz dediği her şeyi başaran kızı Naieya..
Şuan WBC dünya ağır siklet boks şampiyonu!
Birçokları için Wilder tekniği zayıf hantal ve acemi şansına sahip bir boksör olabilir. Fakat %92 nakavt oranına sahip, rakiplerinin çoğunu en fazla dört raunt ringde tutmuş, 2 metre boyunda ve ne kadar dayak yerse yesin, neredeyse hiç devrilmeyen bir babadan bahsediyoruz. Genç yaşında birçok ünvan sahibi olmuş, ringde ne kadar saldırgan ve şımarık olursa olsun maçların sonunda rakiplerine yol arkadaşlarıymış gibi sarılan bu adamı uzun yıllar görmek isteyeceğimizden eminiz.
Hayranlarının gözünde ise boks dünyasının gelecek vadeden parlayan yıldızı...
Kızının gözünde ise dünyanın en dev adamı.
Yorum Yazın
Kazanmak için paradan daha değerli şeylerin olduğunu hatırlatıyor ve her savaşında muhtemel olarak aklından çıkarmıyor. Tebrik etmek gerek...
Bu yumruk kızım için."Baba" sıfatının güzel bir temsilcisi. Acil şifalar küçük meleğe
herşeyden gözlerim sulanmaya başladı benim ya. yaşlanıyomuyum nedir