Kızıl Goncalar'daki 'Çekirdek Hafıza' Testini Yapıyoruz!
Core Memory, yani çekirdek hafıza, hayatımızın en önemli ve etkileyici anılarının saklandığı hazine sandığını ifade eder. Anılar, birer yaşam kılavuzu gibidir; geçmişte yaşadıklarımız, bugünümüzü ve geleceğimizi şekillendirir. Yıllar boyunca biriktirdiğimiz bu değerli bilgiler, hayat deneyimlerimizi zenginleştirir ve bize dünyayı anlama konusunda yardımcı olur. Özellikle 'temel anılar' diye adlandırılanlar, hayatımızın en önemli ve unutulmaz anlarıdır. Hayatımızın en mutlu ve en acı dolu anları, bu çekirdek hafızanın en değerli parçalarıdır.
Dizide de Levent hoca, Cüneyd'in çekirdek hafızasında yer alan annesi ile ilgili olayı çözmeye çalışmış ve başarılı olmuştu.
Bakalım senin hafızanın derinliklerinde neler gizli?
Bu bir eğlence testidir, teşhis için bir uzmana başvurunuz!
1. "Annemle aram iyidir."
2. "Babamla aram iyidir."
3. "Evde sık sık kavga olurdu."
4. "Yalnız bir çocuktum."
5. "Okulu bırakmak zorunda kaldım."
6. "Küçükken zorbalığa uğradım."
7. "Annem ya da babam beni dövmüştü."
8. "Annem ya da babam beni 'Çalışkan kızım/oğlum' diye severdi."
9. "Ailem bana hata yaptığım için ceza verirdi."
10. "Okulda öğretmenim beni ya da diğer öğrencileri döverdi."
11. "Ben küçükken olduğumuz yerden taşındık."
12. "Çocukken ölümle yüzleştim."
13. "Beni yetiştiren kişi sinirlendiğinde 'Evi terk ederim/Giderim' diye sitem ederdi."
14. "Sınavdan düşük alırsam bunun bir bedeli olurdu."
15. "Beni yetiştiren kişi aşırı kontrolcüydü."
16. "Ergenliğimde aşırı baskıcı bir aileyle büyüdüm."
17. "İlk aşkım platonikti."
18. "Aşık olduğum kişiye açıldığımda reddedilmiştim."
Takıntılı bir ruh haline sahipsin!
Çünkü çocukluğunda veya gençliğinde mükemmeliyetçi bir aile ile büyümüş olabilirsin. Başarılı olmakla mutlu olmak arasında bir bağ kurmuşsun. Her şeyi mükemmel yapmaya çalışırken kendini soyutlamış ve gerçeklerden uzaklaşmışsın. Duygusal yönünü neredeyse göz ardı etmişsin.
Kaygılı bir ruh haline sahipsin!
Muhtemelen ailen epey bir baskıcı olduğu için dışarıya kapalı bir çocuk olarak yetişmişsin. İnsanlara güvenin neredeyse hiç yok. Kimse ile tam anlamıyla yakınlaşamıyor ve bağ kuramıyorsun. Endişeli ruh halin kaçamak yaşamana sebep oluyor ancak yalnız kaldığında bununla yüzleşiyorsun.
Yalnız kalmaktan korkuyorsun!
Bağımlı kişilikler, bir kişinin hayatının merkezine yerleştirdiği, adeta bir gölge gibi peşinden ayrılmayan çaresizlik ve yetersizlik duygularıyla karakterize edilen bir kişilik bozukluğudur. Sen de başkalarının güçlü ve becerikli ellerine kendini bırakmayı tercih ediyorsun. Başkalarının desteği, senin için bir nevi yaşamsal bir ihtiyaç gibidir. Kendi başına bir şeyler yapma fikri, seni derinden rahatsız eder. Yalnız kalma korkusu yaşıyorsun çünkü içe dönük bir çocukluk geçirmişsin. Ebeveynlerinin sevgisini hissedememiş ya da aşırı ilgiden kaybolmuşsun.
Çekingen bir ruh haline sahipsin!
Dışarıya burnu havda bile görünüyor olabilirsin ancak özünde yetersizlik duygusuna sahipsin. Çünkü çocukluğundan bu yana bir şeyleri 'iyi yapmak' üzerine kurulu bir yaşantın var. Beklentiyi karşılamak için hep fedakarlık etmişsin. Yalnızlığın öyle derin ve içindeki çocuk öyle mutsuz ki olumsuz değerlendirilmeye karşı aşırı hassasiyet gösterebilirsin.
Öfke sorunu baskın!
Çocukluğunda yaşadığın travmatik olaylar sonucunda öfkeli ve duygularını değerlendirmeden dışavuran biri olmuşsun. Bu durum kontrolsüz bir hal alabilir. Ancak sen bunu daha önce hiç fark etmemiş olabilirsin çünkü isteklerini bağırarak ifade eden ve kavga ederek sakinleşen insanlarla büyümüş olabilirsin.
Güven sorunun var!
Reddedildiğin heyecan verici deneyimler seni geri püskürtmüş. Yaşamda aldığın darbeler sonucu böyle bir kanıya varmış ve kendine olan güvenini sorgulamışsın.Kendini kapatmış, izole bir dünyada eleştirileri reddederek yaşıyorsun. Ancak içinde bir parça sevilmek istediğini görmeni bekleyen bir çocuk var.
Yorum Yazın