İrem Derici'nin Durumunun Bize Düşündürdükleri: Türk Kadınlarının Yerli Medya ile İmtihanı
'Bizi siz delirttiniz!'
Bildiğiniz gibi İrem Derici geçtiğimiz günlerde hastaneye kaldırıldı...
Zaten son zamanlarda sağlık durumundan dolayı konserlerini ve katılacağı etkinlikleri sık sık iptal ediyor ve bu tavrı da tepki çekiyordu. Meğer durum ciddiymiş...
Hakkında çok şey söylendi lakin durumun anoreksiya kaynaklı olduğu adeta herkesin bildiği bir sır gibi...
Zira İrem Derici kilo konusunda da, görüntüsü konusunda da biraz fazla hassastı. Kendi eski haline "kimse uyarmamış" diyecek kadar...
Sanki eski hali uyarılması ve düzeltilmesi gereken bir 'ayıp'mış gibi... Sanki 'sağlıklı' anlamına gelen gürbüz kelimesi bir hakaretmiş gibi... İrem Derici'nin kilolu yahut 'gürbüz' olmanın çok kötü bir şey olduğunu düşündüğünü bu tarz tepkilerinden anlıyorduk.
Oysa dünya yıldızları feminizmin yükselişiyle beraber beden olumlaması hareketine katılarak sağlıklarını ve mutluluklarını, görüntülerinin önüne koyuyorlardı.
Peki neydi neydi Rihanna'yı, Lana'yı, Adele'yi tüm kilolarıyla dimdik halde kraliçe gibi yürüten; fakat İrem Derici'yi sağlığını kaybetme aşamasına getirecek kadar kilo almaktan nefret ettiren fark?
Neden yurtdışındaki yıldızlar rahatken, bizim yerli yıldızlarımız hala kendilerini hırpalıyorlar?
Cevap belli: Yerli medyanın ısrarla ve adeta ezberden devam ettirdiği nefret dili...
Dünyayı kasıp kavuran beden olumlama akımına karşı Türk medyası tamamen tepkisiz kaldı.
90'lardan uzanan ve artık klasikleşen dil, maalesef ki, magazin basınında papağan gibi tekrar ediliyor.
Türkiye'nin en güzel kızlarından biri olarak görülen ve gayet sağlıklı, güzel bir bedeni olan Hande Erçel bile bundan payını alabiliyor.
Bu kadında 'fazla kilo' görebilmek demek, algılarımızın ciddi anlamda bozulduğuna işaret...
Gizlenmesi gereken bir suç gibi "yakalanmak", sanki bir ayıpmış gibi "bu ne hal böyle?!" diye hesap sormak...
Nesi var ki?
Hatta bazen lokmalarını saymak!
Ve bununla dalga geçmek...
Medyanın sadece genç ve popüler oyunculara karşı değil, yılların saygıdeğer sanatçılarına bile bu konuda haddi yok!
50 yaşındaki Sertab Erener için 'buruş buruş' başlığı atabilmek...
Ve "mükemmel beden" sahibi olmamayı "inanılmaz" bir şeymiş gibi göstermek!
Sanki bu kadınlar dünyaya mükemmellik borçlu! Aksi takdirde 'inanılmaz!'
Kadın ne iş yaparsa yapsın, öncelikle daima görüntüsünün - o görüntünün beklentileri karşılayıp karşılamayacağının düşündürülmesi...
Hazal Kaya alt tarafı birazcık kilo almıştı. Nedir yani?!
Bu haberleri okuyan, okumasa dahi gazete manşetlerinde ve televizyonda denk gelen her kadının ve kız çocuğunun aklına şu mesaj kazınıyor:
'Kilolu olmamalıyım.
Kilolu olursam beğenilmem, beğenilmek zorundayım. Kilolu olmak ayıp.
Ne iş yaparsam yapayım, insanlar beni öncelikle kilolarımla yargılayacaklar.'
Genç bir oyuncu, saygıdeğer bir şarkıcı basında aşağılanırken; otobüsteki kadın, sınıftaki kız çocuğu da bunun mini versiyonu olarak toplum içerisinde aynı şekilde hissettiriliyor.
'Şoke olacaksınız!'
Sonuç olarak işte Türkiye'nin en fit, en ince kadını Ebru Şallı bile photoshop yapma ihtiyacı duyuyor.
Buna neden şaşırıyoruz ki?
Çoğu insanın asla olamayacağı kadar ince ve uzun fiziğe sahip Özge Ulusoy bile "düzeltme" ihtiyacı hissediyor.
Sanki bir kusur varmış gibi!
İrem Derici'nin sağlığı pahasına zayıflamaya çalışması işte bu yüzden... Bunda hepimizin, özellikle de yerli basının dilinin parmağı var!
Umuyoruz ki Derici bu zor dönemi atlatır ve sağlığın bu hayattaki en önemli şey olduğunu herkese anlatır.
Yerli basının artık kadın bedeni üzerinden nefret dolu haberler yapmaması ve kadınları rahat bırakması dileğiyle...
Siz de size yetersiz ve kusurlu hissettirenlere 'snn be slk!' çekmeyi unutmayın kızlar! Yalnız değilsiniz!
Yorum Yazın
birazdan gelir şişko kadın hastalıklı kadındır ööö iğrenç diyen muhteşem vicutlu kadın ve erkekler... yurtdışı anlamında sadece İtalya ve İngiltere için konu... Devamını Gör
Kesinlikle👏👏👏
bu ülkede şişman olmak çok zor isediğin kadar başarılı ol önce şişmansın ve insanlar sokakta seni durdurup bunu söylemeye çekinmiyo çok rahatsız edici iy... Devamını Gör
Hepsini geçtim bu satırları yazanların tamamı kadın. Öğrenciyken bi gazetenin magazin servisinde bir kaç hafta çalışmıştım. Servisin tamamı kadındı. Erkekler... Devamını Gör