İkili İlişkilerde Aşk ve Sevgi Kavramlarını Ayırt Edebilmek İçin Dikkat Etmeniz Gerekenler
Arkadaşlarımızı sevmek gayet normaldir. Peki bu sevginin dostane mi yoksa romantik mi olduğunu nasıl ayırt edebilirsiniz? Arkadaşlığınızı riske atmadan bu duyguyu nasıl ayırt edebileceğinizi en ince ayrıntısına kadar söylüyoruz! 👇
Günlük yaşamda insanlarla kurduğumuz iletişimde sevgi kavramı bazen kafa karıştırıcı olabiliyor takdir edersiniz ki.
Bu iletişim sizin için arkadaşlıktan çok daha fazlası olabilir mi? Arkadaşlık ve aşk arasındaki ince sınırı ne kadar koruyabiliyorsunuz?
Detaylar. 👇
1. Arkadaşlığınızı gözden geçirmekle başlayın.
İlk olarak duygularınızın yoğunluğunu göz önüne alın. Hem bir arkadaşınız hem de sevgiliniz için benzer şeyler hissedebilirsiniz ancak aşık olduğunuzda bu duygular kendini daha yoğun gösterebilir. Örneğin arkadaşınızla aranızda belirli bir kimya olabilir. Aynı şeylere gülüp aynı aktiviteleri yapmak isteyebilirsiniz. Bunlar gayet normaldir. Fakat bu aktivitelerden sonra kendinizi biraz daha özel hissediyorsanız yüksek ihtimalle aşık olmuşsunuzdur.
Beden dili çok şey anlatır. Bu nedenle iletişim esnasında fiziksel davranışlara dikkat edin.
Vücudunuz nasıl hissettiğiniz anlamanıza yardımcı olabilir. Eğer aşıksanız kalp atışlarınızda artış ya da midenizde kelebek uçuşuyormuş gibi hissedebilirsiniz. Eğer iletişim kurduğunuz kişi sadece arkadaşınız ise vücudunuz böyle reaksiyonlar göstermeyecektir. Bir arkadaşınızla buluşurken heyecanlanabilirsiniz fakat gördüğünüzde ya da sarıldığınızda büyük fiziksel değişiklikler yaşamazsınız. Fakat aşık olduğunuz biriyle buluştuğunuzda sesiniz titreyebilir ya da avuçlarınız terleyebilir.
Bu duyguyu daha rahat ayırt edebilmek için aranızdaki arkadaşlık ilişkisini diğer arkadaşlıklarla kıyaslayın.
Bu ilişkinin diğer arkadaşlık ilişkilerinizle olan benzerlik ve farklılıklarını düşünün. Belki de bu kişiyle konuşmadan bir gün bile geçeceğini hayal edemezsiniz. Normal bir arkadaşınız ise muhtemelen buluşmadan bir veya iki hafta gitmeyi umursamazsınız. Fakat eğer aşık olduğunuz bir kişiyse, bir gün bile adeta bir yıl gibi gelebilir.
2. Ne istediğinize karar verin.
Sevgi ve arkadaşlık arasındaki farkı karşı tarafa verdiğiniz ilginin miktarını göz önüne alarak değerlendirebilirsiniz. Eğer birine karşı daha yoğun duygular hissediyorsanız muhtemelen o kişiyi sık sık düşüneceksiniz ve düzenli olarak iletişim halinde kalmak isteyeceksiniz. Birini sevdiğiniz zaman gün boyunca aklınızda olma ihtimali yüksektir. Kendinizi birden romantik hayallere dalmış bir şekilde bulabilirsiniz.
Bu kişi gerçekten size istediğiniz ilgiyi veriyor mu?
Bu kişini size davranış şeklinden memnun musunuz? Size sadece selam verdiğinde bu kişiden daha fazlasını mı istiyorsunuz? Belki de o kişiyle daha detaylı bir konuşma yapmak istiyorsunuz. Gün boyunca bir arkadaşınızdan haber alamamak, aşık olduğunuz birinden alamamak kadar sizi yıpratmaz. Eğer bir kişiden sık sık haber almak istiyorsanız ve bundan mutluluk duyuyorsanız bu sevgiden çok daha yoğun bir duyguya işaret edebilir.
Bu konuyu bir arkadaşınızla ya da aile üyelerinizle konuşabilirsiniz.
Kendi yaşamınız objektif olarak değerlendirmek yer yer zor olabilir. Yakın bir arkadaş veya kardeş gibi güvende hissettiğiniz biriyle konuşmayı deneyin. Bu kişi, duygularınızın arkadaşça mı yoksa romantik mi olduğunu daha rahat değerlendirebilir.
Hislerinizden emin olmasanız bile duygularınızı yansıtmaktan çekinmeyin.
Duygularınızı anlamak ve bunu yansıtmak zor olabilir. Birine karşı arkadaşça ya da romantik duygularınız olup olmadığınız anlamak için nasıl hissettiğiniz konusunda kendinize dürüst olun. Örneğin bir hafta boyunca duygularınızı takip edin ve not alın. Bu kişiyle konuştuğunuzda heyecanlı ya da gergin hissedip hissetmediğinizi yazabilirsiniz. Sonrasında söz konusu kişiye karşı neden çekim hissettiğinizi çözmeye çalışın.
3. İlişkinizde ilerleme katedin.
Öncelikle kendinize güvenmekle başlayın. Her ne kadar duygu karmaşasından dolayı gergin hissetseniz de elinizden geldiğince kendinizden emin davranmaya çalışın. Öz güven, söyleyecek doğru kelimeleri bulmanıza ve karşı tarafa nasıl davranacağınız konusunda yardımcı olabilir.
Örneğin flörtöz bir tavır takınabilirsiniz.
Göz temasını normalde yaptığınızdan daha uzun tutmaya çalışın. Eğer kalabalık bir ortamdaysanız söz konusu kişiyle daha fazla sohbet etmeye odaklanın.
Biraz daha samimi bir dil kullanmaktan çekinmeyin.
Sıkı arkadaşlar birbirleriyle rastgele konuşma eğilimdedir. Söz konusu kişiye 'Dostum, kanka, kardeş' tarzında hitap etmek yerine 'Canım, bebeğim, tatlım' gibi daha samimi hitap şekilleri kullanabilirsiniz.
Tabii ki bu konuşma tarzı samimi ilişkiler için geçerli. Herkes aynı yapıda olmadığından dolayı bu durum yanlış anlaşılabilir ya da rahatsız edici olarak değerlendirilebilir. Karşı tarafın da bu konuda düşüncesini almayı unutmayın.
Yeterli samimiyeti kurduysanız beraber dışarı çıkmayı teklif edin.
Bu konuda gayet açık olun ve söz konusu kişiye müsait olduğu bir tarih sorun. Çünkü denemeden bunun cevabını bilemezsiniz. Örneğin bir hafta sonu akşamı güzel bir akşam yemeği teklifiyle başlayabilirsiniz.
Fakat karşı taraf bunu istemeyebilir ya da size karşı aynı duyguları hissetmeyebilir. Sınırlara saygı duyun. Hayır her zaman hayır demektir. Bu nedenle dışarı çıkma teklifiniz reddedildiğinde karşı tarafa dürüst olduğu için teşekkür edin.
Yorum Yazın