Aşkı da Hüznü de Dibine Kadar Yaşayan Amy Winehouse'a Dair İlk Kez Duyacağınız 13 Şey
Müziği de aşkı da dibine kadar yaşayan ve acılarla dolu hayatına daha 27 yaşında veda eden Amy Winehouse hakkında şimdiye dek hiç duymadığınız bilgilerle karşınızdayız!
13. Amy daha 9 yaşındayken babası evi terk etti, babasına aşık bir kız çocuğu olan Amy için aslında sonun başlangıcı tam olarak o gündü.
Çünkü Amy, baba sevgisine ve korumasına aç bir şekilde büyüdü. Hatta alkol ve uyuşturucu bağımlılığı ile hayatını mahvettiği dönem, bir röportajında ona şöyle bir soru soruldu:
“Neden kendine zarar veriyorsun? Bunu neden yapıyorsun?”
Amy’nin cevabı ise, uyuşturucudan ya da alkolden değil; baba sevgisizliğinden öldüğünü kanıtlar nitelikteydi:
“Babam bana 'yapma' desin diye yapıyorum.”
12. Amy, 12 yaşındayken Sylvia Young Tiyatro Okulu’nu burslu olarak kazandı.
Ancak daha 13 yaşında burnuna piercing yaptırması ve “aylak davranışları” neden gösterilerek yönetim tarafından okuldan atıldı.
11. Kariyerinin daha çok başlarındayken Amy, “Ünlü olacağımı düşünmüyorum. Bununla başa çıkabileceğimi de… Muhtemelen ünlü biri olsam bu beni çıldırtırdı,” demişti.
Amy, ünlü olmak istemiyordu; tek istediği müzik yapmaktı!
10. Tüm vücudu dövmelerle kaplı gibi görünüyor olsa da, aslında Winehouse’un tam tamına 11 tane dövmesi vardı.
İlk dövmesi ise kalçasının hemen üzerindeki Betty Boop’tu.
9. Amy Winehouse, farklı ve inanılmaz sesi ile pek çok başarıya imza atsa da, asla kendini yeterli ve değerli bulmuyordu.
Bir röportajında bu durumu şu sözlerle dile getirmişti:
'Hakkında yazılıp çizilecek kadar harika bir insan olduğumu düşünmüyorum.'
8. Alkol ve uyuşturucu bağımlılığı ile gündemden hiç düşmese de, aslında bu hayattan beklediği ve hayal ettiği şeyler sıradan insanlarınkinden hiç de farklı değildi.
'Yetenekli olduğumu biliyorum. Ama dünyaya sadece şarkı söylemek için gelmedim. Bir eş, bir anne ve ailesine bakan biri olmak istiyorum. Mesleğimi seviyorum, ama hayatım sadece bundan ibaret olmayacak.'
7. 2007’nin Ağustos ayında; eroin, kokain, ekstazi, ketamin, viski ve vodka’nın ölümcül derecede yoğun bir karmasını kullandı ve komaya girdi.
Ölümle ilk yüzleştiği ve alt ettiği gün de oydu kuşkusuz. Doktorlar dinlenmesini ve kendini toparlamasını söyledi. Ancak o komadan çıkar çıkmaz, Avrupa turuna kaldığı yerden devam etti, etmek zorunda bırakıldı.
6. Amy ve en büyük aşkı Blake, birbirlerinin isimlerini vücutlarına dövme olarak kazıtmışlardı.
Tek farkla: Blake, ‘Amy’ adını sağ kulağının arkasına yazdırırken, Amy ‘Blake’in adını tam kalbinin üzerine kazıtmıştı. İronik… 😔
5. Amy’nin en sevdiği kokteyl 3 ölçü vodka, 1 ölçü Southern Comfort, 1 ölçü muzlu likörü ve 1 ölçü de Bailey’s ile yapılıyordu; Amy bu karışıma "Rickstasy" adını vermişti.
4. Back to Black albümü, İngiltere’nin gelmiş geçmiş en çok satan albümü idi.
Ta ki Adele’in 21 adlı albümü bu rekoru kırana kadar.
3. Kendine has saç ve kıyafet stili, dünyaca ünlü tasarımcılarından Karl Lagerfeld gibi moda devine bile ilham kaynağı oldu.
Müzikleri ve hayatı ise tüm dünyaya...
2. Kameralar önünde gün geçtikçe erimeye başlayan Amy, aslında yediklerini kusarak zayıflamaya çalışıyordu, yani bulimia hastasıydı.
Bu hastalığını hiçbir yakını ciddiye almamıştı. Madde ve alkol bağımlılığı Amy’nin kalbini iyiden iyiye zayıflatmıştı. Amy farkında olmasa da kendi ölümünü kendi elleriyle hazırlamıştı.
1. En büyük korkusu ise öldükten sonra müziğe hiçbir katkı yapmadığının düşünülmesiydi.
Sakın üzülme güzel kadın! Daha 27 yaşında aramızdan ayrılmış olsan da, müzik dünyasında asla doldurulamayacak bir yer bıraktın. Işıklar içinde uyu…
Yorum Yazın
BLAKEDE TAM OROSPU ÇOCUĞU TİPİ VAR
öyle zaten "Amy" belgeselini izle görürsün
Blake, Amy’nin kendisine tutkuyla bağlı olmasından faydalanıp her öpücük için para alıyordu.Tarih bunu unutmayacak Pislik Blakeeeeeeeeee
ışıklar içinde uyu ne boktan bir laf