Tüm Kâbusların Bir Araya Geldiği, İçine Gireni Ağlatan, Yeryüzündeki En Ürkütücü Korku Evi
Bildiğiniz korku tüneli (ya da korku evi) maceralarını unutun! Çünkü bu evdeki yolculuğunuzun, hayatınızdaki en korkunç kabusların bir araya gelmiş hali olacağını garanti ediyorum. Sonu gelmeyen bir tünelde yürüdüğünüzü ve bu esnada kırbaçlanarak işkence gördüğünüzü düşünün. Geri dönüş yok. Merhamet yok. Pes etmek yok. Yardım dilemek yok. Hiçbir hakkınız yok!
Tanıtım videosundaki LA Times muhabirinin 'En vahşisinden, en adrenalin dolusuna kadar dünyada yaşamadığım macera kalmadı, ama ben böylesini görmedim' demesi olayı özetliyor...
Gerçek mi, yoksa insanları heyecanlandırmak için yapılmış viral bir kurgu mu bilemiyorum ama bana oldukça gerçek göründü.
Siz ne dersiniz? Buraya gitmek ister misiniz?
1. San Diego'da bulunan McKarney Manor Korku Tüneli, belki de yeryüzünde çıkabileceğiniz en korkunç maceralardan birisi.
Bu çılgın projenin arkasında, bu işe 14 yılını veren Russ McKarney bulunuyor.
2. Bu ürkütücü korku tüneline girebilmek için bazı koşulları yerine getirmeniz gerekiyor.
Öncelikle 21 yaşında olmalısınız (18 olan yaş sınırı geçtiğimiz günlerde 21'e çıkarıldı). Tünel yolculuğu boyunca tüm haklarınızdan kendi rızanız ile vazgeçtiğinizi gösteren bir feragatname imzalamalısınız. Sağlık durumunuzda hiçbir sorun bulunmamalı ve fiziksel olarak tünel yolculuğu için yeterli olmalısınız.
3. Tünele aynı anda yalnızca iki kişi alınıyor ve içeridekilerin yolculuğu genellikle 4-7 saat arası sürüyor.
Korku tüneline hafta boyunca yalnızca dört kişi alınıyor.
4. Tünel içinde karşılaşabileceğiniz her şeyin size dokunma, üstünüze kusma, yüzünüzü bir şeyler ile kapatma ve aslında yasadışı olmayan her şeyi yapma hakkı var.
5. Ve en önemlisi: Bu tünele girmek ücretsiz!
Aşağıdaki tanıtım videosunu izleyin ve neden ücretsiz olduğunu anlayın!
6. Bu korku tünelini korkudan ağlamadan tamamlayabileceğinizi düşünüyor musunuz?
Eğer cevabınız evet ise, size derhal rezervasyon yaptırmanızı öneriyorum. Ama unumayın ki rezervasyon yaptırmak, tünele girmeye hak kazanmak anlamına gelmiyor. Çünkü şanslı (yoksa şanssız mı demeli!) kişiler yalnızca davetiye ile çağrılan ve Russ'ın dediği gibi 'Altın Bilet' almaya hak kazananlar oluyor.