Seçmesi Gerçekten Zor Ama Bir Yerden Başlamak Lazım: Bodrum'da Gezilecek Yerler

1402 yılında Rodos Şövalyeleri tarafından yaptırılmış olan kale bugün tüm orİjinalliği ve ihtişamıyla Bodrum'da arz-ı endam ediyor. Bodrum'a giden herkesin en azından bir kez mutlaka fotoğrafını çektiği kalenin içinde Sualtı Arkeolojik Müzesi de bulunuyor.

Aslında Dünya'nın Yedi Harikası'ndan biri olan ancak bugün maalesef sadece kalıntılarına sahip olduğumuz Halikarnas Molozesi, tarihi keşfetmek için özel bir yer. Kalıntıların bir kısmı Bodrum Kalesi'nin yapımı için kullanılmış, bir kısmı ise 19. yüzyılda İngiltere'ye götürülmüş maalesef.

Yapım tarihi tam anlamıyla bilinmiyor ancak bugün hala görkemini koruyor Bodrum Antik Tiyatrosu. Üstelik sağlamlığını koruyan bu benzersiz yapıda çeşitli etkinlikler ve organizasyonlar yapılmaya devam ediliyor. Tiyatro, aynı zamanda Anadolu'nun da en eski tiyatrolarından bir tanesi. Burası geçmişe yolculuğun hareket noktası adeta.

Lelegler, Troya Savaşı sırasında güneye doğru ilerleyerek Karya Bölgesi'ndeki bu kenti kurmuşlar. Lelegler'den günümüze kadar gelen kalıntıların bulunduğu Pedasa Antik Kenti'ne keyifli ve tarihi bir yürüyüş yolunun ardından ulaşılıyor.

Herkes, gerçekten Bitez yalılarının olduğunu düşünür ancak aslında Bodrum'da sahil şeridine yalı adı veriliyor. Bitez plajları da masmavi denizi, şahane kumları ve yemyeşil bitki örtüsü ile Bodrum'un en gözde noktası.

Zeki Müren son yıllarını Bodrum'daki evinde geçirmiş. Zeki Müren hayatını kaybettikten sonra da kaldığı o ev bir müzeye dönüştürülerek ziyaretçilere açılmış. Bugün müze oldukça büyük ilgi görüyor. Müzede Zeki Müren'in kostümlerini, hayran mektuplarını, ödüllerini ve özel eşyalarını inceleyebilirsiniz.

Denizin içinden yürüyerek ulaşabileceğiniz bu küçük ada, ismini üstünde yaşayan tavşanlardan alıyor. Adaya ulaşmak için üstünde yürümeniz gereken geçit de Helenler döneminde yapılmış. Dönemin kralı o zamanlar bu adaya giderek tavşanları besler ve gün batımını seyredermiş. Yani adaya ulaşırken tarihi doyasıya hissedebilirsiniz.

Eğer Bodrum'da bir tekne turuna katıldıysanız mutlaka uğrayacağınız koylardan bir tanesi de Oraklar. Tertemiz denizi ve sahili ile meşhur Oraklar'da dilerseniz dalış da yapabilirsiniz. Üstelik denizde mavinin her tonunu görmek mümkün.

Bodrum'a 18 kilometre uzaklıkta bulunan Yalıkavak, şahane bir turizm beldesi. Yol boyunca size eşlik eden yel değirmenlerinin ardından eşsiz manzarası ile misafirlerini karşılıyor Yalıkavak. Özellikle bu yel değirmenlerinin olduğu tepeden, gün batımını ve birbirinden güzel koyları seyretmeden dönmemek gerek.

Bodrum'un daha çok gece hayatı ile anılan beldesi Gümbet, turist yoğunluğunun ve eğlencenin bir hayli fazla olduğu bir yer. Eğer çok renkli bir gece geçirmek ve çarşılarında kendinizi kaybetmek istiyorsanız kesinlikle çok ideal bir nokta Gümbet.

Merak etmeyin, sizi Bodrum'dan alıp bir anda İstanbul Tuzla'ya getirmedik. Hala Bodrum'dayız. Bodrum'da bulunan Tuzla Kuş Cenneti, başta flamingolar olmak üzere pek çok farklı kuş türünü incelemek için eşsiz bir açık hayvanat bahçesi kıvamında. Eğer Kasım ve Nisan aylarında giderseniz kuşların göçlerini ve danslarını da izleyebilirsiniz.

Bodrum Kalesi'nin içinde bulunan Sualtı Arkeoloji Müzesi, tarihe ilgi duyanların belkide hayatlarında yaşayacakları en eşsiz deneyimlerden bir tanesi. Her ne kadar adından dolayı sualtında bir müze olduğuna dair bir düşünceye soksa da insanı, aslında müzede sualtından çıkan tarihi kalıntılar sergileniyor. Ancak müze sualtında olmadığı için ilgi göstermemezlik yapmayın çünkü dünyaca ünlü bir yer burası.

Şahane kumsalı ve enfes denizi ile ünlü Kargı Koyu, belki de Bodrum'un en rahat denize girebileceğiniz yerlerinden. Çünkü denizde dalga neredeyse yok denecek kadar az. Bu yönüyle çocuklu aileler için de ideal olduğu söylenebilir.