Psikopat İnsanlar Aşık Olabilir mi?
Psikopatlar sevebilir mi? Aşık olmaları mümkün mü? Psikopat insanlar genel olarak zeki ve fakat empatiden yoksun kişilerdir. Tam olarak bu sebeple bazı uzmanlar, aşk gibi derin ve gerçek duyguları psikopatların hissetmesinin mümkün olmadığını düşünürken başka uzmanlar ise psikopatların da sevebileceğini savunuyor.
Psikopat ve aşk üçgenindeki üçüncü isim olduğundan şüpheleniyorsan doğru yerdesin. Aradığın cevapları bulmak, psikopatların gerçekten aşık olup olamayacağını öğrenmek için hazırsan, başlayalım.
Psikopat kişilerin aşk hayatına dalmadan önce psikopat kime denir ona bakalım. Psikopat, insanları inciten ve bu durumdan rahatsızlık duymayan kişilere denir.
Psikopatlar için acımasız lafı doğru bir seçim olacaktır. Zira, empati yetenekleri olmadığı için, hareketlerinin başkalarını nasıl etkileyeceğini anlamazlar. Bu sebeple de normal bir ilişki kurmakta zorlanırlar.
İki tür psikopat vardır suçlu olanlar ve olmayanlar. Suçlu olanların genellikle bir hapis ya da şiddet geçmişi olurken, suça yatkın olmayan psikopatlar ise iyi ilişkiler kurma konusunda göreceli olarak daha başarılıdır.
Siz yine de çok güvenmeyin. Çünkü suça yatkın olmayan psikopatların iyi ilişki durumu da tamamen göstermelik.
Kısacası, karşısından istediğini alana kadar güzel rol yapıyorlar diyebiliriz.
Psikopatlar aşık olabilir mi sorusunun cevabı 'Evet', ama... Bunun altının doldurulması şart.
Psikopat insanlar için, duygularını göstermek çok zor olsa da, onlar da karşı cinse bir takım duygular hissedebilir.
Ancak aşk gibi derin duygular besleyemezler. Eğer psikopat birisi sizi sevdiğini söylüyorsa, muhtemelen çok iyi rol yapıyordur. Ve çok yakında da siz bunu öğrenirsiniz zira kendileri uzun süreli ciddi oturaklı ilişkilerin adamı değillerdir.
Psikopatlar birine aşık olup tam anlamıyla sevme becerisinden yoksundurlar. Tek bir istisna ile: 'Çocukları'!
Psikopat insanların çoğu, empatiden yoksun olduğu sevmek nedir bilmez ve sevemez. Kendilerinden bir parça olarak gördükleri çocukları ise bu konunun tek istisnasıdır.
Psikopatların karakteristik özelliklerinden bahsedecek olursak, genel olarak çok çekici olduklarını ve seviyor'muş' gibi yapmakta da usta olduklarını söyleyebiliriz.
Psikopat insanlar istediklerini elde edene kadar onun için nasıl hareket edilmesi gerekiyorsa öyle yapabilirler. Ve istedikleri olduktan sonra da bir anda çekip gidebilirler.
Çoğu kişinin psikopat olarak tanımladığı seri katil Jeffrey Dahmer, Kaliforniya Üniversitesi'nde yapılan bir araştırmaya göre, empati yeteneğine sahip olduğu için bu tanımlamaya uymuyor.
Güçlü duygusal bağlar kurmadaki bu yetersizliklerine rağmen, psikopatlar dışarıda normal insanlara göre çok daha kolay partner bulabilirler. Jeffrey Dahmer'in belgeseli bu konuda bir kaynak olarak kullanılabilir nitelikte.
Araştırmalar gösteriyor ki, karanlık kişilik özelliklerine sahip erkekler, genellikle başkalarının çekici bulduğu bir güven duygusu yayıyor. Tüm bunlara, manipüle etme yetenekleri de eklenince, psikopatlar kandırma konusunda tam anlamıyla bir usta oluyor.
Psikopatların kendine olan güveni ve diğer çekici özellikleri, psikopat olmayan insanlar için sadece kısa dönemli bir heyecan olarak düşünülebilir.
Psikopat erkeklerle ilişkisi olan 10 kadın üzerinde yapılan bir araştırmaya göre, bu ilişkilerin 4 aşamadan oluştuğu ortaya kondu. Tanışma, bağlanma, ayrılma ve iyileşme.
Araştırmalara göre, psikopatlarla ilişki yaşayan tüm kadınlar ilişki sürecinde manipüle edildiklerini kabul ediyor.
Tüm bunlara rağmen, psikopatların da diğer herkes kadar - hatta belki daha fazla - sevgiye ihtiyacı olduğu da bir gerçek.
Seri katillerin motivasyonu üzerine yapılan araştırmalar, çoğunun inanılmaz derecede yalnızlık acısı çektiğini ortaya koyuyor.
Özetlemek gerekirse, psikopatların çoğu için gerçek anlamda sevebilir ya da aşık olup bağlanabilir diyemeyiz. Psikopatlar, sadece yalnızlıklarını gidermek ve bir arkadaşa duydukları ihtiyaç sebebiyle kısa süreli ilişkilere yönelirler.
Manipüle etme yetenekleri çok yüksek olan psikopat aşıklar, kimilerine romantik bile gelebilir.
Aman diyelim. Bu işin sonu hayır değil...
Yorum Yazın