Hastalarının Yaşadıkları Olaylar Karşısında Gözyaşlarını Tutamayan Psikologlardan Yürek Burkan İtiraflar
Reddit'te bir kullanıcı psikologlara 'Ağladığınız bir seans olmuş muydu, neden?' diye sordu. Biz de sizler için birbirinden hüzünlü yanıtları derledik. Bakalım ne düşüneceksiniz...
Önemli not: İçerikte tetikleyici ifadeler yer alıyor olabilir.
1. “Çok depresif bir danışanım vardı ve sürekli olarak kendini suçluyor, başarısızlıklarına odaklanıyordu.”
“Birlikte bunun altında yatan nedenleri bulmaya ve anlamaya çalışıyorduk. Bana 2. sınıfa giderken yaşadığı bir olayı anlattı. Yaşadıkları nedeniyle kendini suçlamış. Ona ‘Ama bu senin suçun değildi’ dedim. Daha önce kimsenin kendisine bunu söylemediğini söyledi. O anda gözlerimden birkaç damla yaş süzülmüştü…”
2. “Kardeşiyle yaşadığı zor bir olayın üstesinden gelmeye çalışan bir çocukla çalışıyordum. Bana anlattığı şeylerin hemen ardından terapiden sonra ağlamıştım.”
“Yaşadıkları, benim kardeşimle yaşadıklarıma çok benziyordu ve o zamanlar bu durumun beni bu kadar zedelediğini anlayamamıştım.”
3. “Bir danışanımla birlikte birtakım testler yapıyorduk. Kendisi bir anda ağlamaya başladı ancak bana nedenini söylemedi.”
“Ona biraz toparlanması için izin verdim ve akabinde kendisi bana ‘Ben aptal olmak istemiyorum’ dedi. Aslında değildi hatta bence çok zeki bir çocuktu. Ancak kendisinin disleksisi, disortografisi ve diskalkulisi olduğunu bilmiyordu. 13 yaşına dek hiçbir yardım almamıştı. Ailesi onun tembel olduğunu düşündüğü için bana getirmiş ve durumu fark edememişlerdi. Ancak ben ona yardım almaya karar verdiği için çok cesur biri olduğunu ve her şeyin yoluna gireceğini söyledim. O anda gözlerim doldu…”
4. “Madde bağımlılarıyla yaptığım bir terapi esnasında çok eski bir danışanımın annesi beni aradı. Ben de telefonu açıp kısaca konuşabileceğimi düşündüm. Bana kızının uyuşturucudan öldüğünü söyledi.”
“O anda ağlamaya başladım ve terapiyi hemen bitirdim.”
5. “Psikolog değilim ama bir öğretmenim. Bir keresinde bir öğrencimin arkadaşı yanıma gelip arkadaşının önceki akşam kendinden büyük bir adam tarafından cinsel istismara maruz bırakıldığını söylemişti.”
“Bu arada öğrencilerim henüz 13 yaşındaydı. Hemen polisi arayıp durumu anlattım ve okul yönetimi olarak durumu annesine haber verdik. Annesi okula gelip kıza demediğini bırakmadı ve gitti. Öğrencimle birlikte karakola ve hastaneye gittik. Öğretmen olurken böyle şeyler yaşayacağınızı hiç tahmin edemiyorsunuz. O gün o küçük kız içi kalbim paramparça olmuştu ve günlerce kendimi toplayamamıştım. Hangi aile çocuğuna bunu yapar ki?”
6. “Bir danışanım bana ‘Bu dünyada beni seven hiç kimse yok’ demişti. Seansın ardından ağlamıştım çünkü haklı olduğunu biliyordum.”
“Kendisi 95 yaşındaydı. Eşi ve çocukları vefat etmişti. Eşini kaybettikten sonra sosyal hayatını ciddi derecede etkileyen bir kişilik bozukluğu yaşamaya başlamış. Şu anda çevresinde olan herkes kendisinin çalışanı. Bu konuşmanın ardından birkaç ay sonra vefat etmişti kendisi.”
7. “Pek çok kez gözlerim doldu ama bu olay bambaşka. Bir keresinde bir danışanım bana yeni doğan bebeğinin kendi kollarındayken nasıl vefat ettiğini anlatmıştı. Odadan çıkıp hıçkıra hıçkıra ağlamıştım.”
8. “Bir danışanımı hastanede vefat etmeden önce son kez gördüğümde ağlamıştım. Birlikte pek çok şeyin üstesinden geldik ve benim onun üstüne olduğum kadar onun da benim üstündeki etkisi büyük.”
9. “Alkol bağımlılığı olan ve bir türlü bu illetten kurtulamayan bir danışanım bana yaşadıkları anlatınca kendimi tutamamıştım.”
“Şu dünyadaki en yakın arkadaşımı alkolden dolayı kaybettim.”
10. “Psikolog değilim ama psikoloğumu birkaç kez ağlatmıştım. Bu olduğu zamanlarda kendimi çok kötü hissediyorum çünkü onun açısından beni dinleyip destek olmanın çok zor olduğunu düşünmeye başlıyorum.”
11. “Onun yanındayken ağlamadım ama yine de anlatayım. Oldukça genç bir danışanım vardı. Kendisi bana henüz 9 yaşındayken annesi ve annesinin sevgilisinin ona uyuşturucu madde verdiklerini anlatmıştı.”
“Seansın bitmesini büyük bir sabırla bekledikten sonra ağlamıştım. İnsanların nasıl bu kadar acımasız olabileceğini düşünmüştüm. Yıllar sonra danışanımın hayatının çok kötüye gittiğini ve bir seks işçisi olduğunu, uyuşturucu bağımlılığından da kurtulamadığını öğrenmiştim.”
12. “Bir danışanım eşine veda edecek zamanı olduğunu düşündüğünden hastane odasından bir süreliğine çıkmış. Tüm sevdikleri adama veda etmiş tabii.”
“Kendisi kısa bir süre sonra odaya girdiğinde eşinin öldüğünü öğrenmiş. Eşini çok seviyordu. Bu hikaye beni mahvetmişti.”
13. “Çalıştığım klinikte psikiyatrik yardım alabilmesi için genç bir kadın danışan ile çalışmam gerekiyordu.”
“Çok naif ve arkadaş canlısı bir kadındı ancak masum ve savunmasızdı da. Bana çocukken babası ve öz amcası tarafından defalarca kez cinsel saldırıya uğradığını anlatmıştı. Ancak bunu açıklarken olayı normalleştirmeye çalıştığını ve kendinden utanarak bir suçluluk duygusuyla anlattığını fark ettim. Dayanamadım ve ağladım.”
14. “Erkek arkadaşım bir psikolog ve kendisi evde internet üzerinden çalışıyor. Ben de evden çalışıyor olmama rağmen hiçbir zaman gizlik nedeniyle danışanlarının seslerini duymadım.”
“Ancak bir keresinde odasından çıkıp ağladığına şahit olmuştum. Keşke ona nedenini sorabilseydim. Ona sadece sarılmakla yetinebildim.”
15. “Küçük bir çocuk bana her Cuma akşamından Pazartesi sabahına kadar babasının kendisini bir dolaba kilitlediğini anlatmıştı. Ayrıca babası köpeğini öldürmüş…”
Siz ne diyorsunuz bu işe? Haydi yorumlara!
Yorum Yazın
Bende bir psikolog adayıyım. Ve gerçekten bundan çok daha fazlasını yaşayan insanlar var ve tek korkum İnsanlara yardımcı olamamak. Bir psikolog asla hast... Devamını Gör
İyi ki terapist değilim dram filmi bile izlemeyen insanım yani herhalde kafayı yerdim
ccok zor gerçekten de ... profesyonel olmak ... kalabilmek...