Harry Potter'ın Aslında Akıl Hastanesinde Yatan Bir Deli Olduğunun 7 Maddede Kanıtı
Teori, 9GAG tarafından ortaya atıldı ve yakaladıkları detaylara göre Harry, aslında tüm bu yaşananları sadece kafasında yaşamış, akıl hastanesinde yatan bir deliden başkası değil..
Harry Potter ve Felsefe Taşı serisinde Harry, bir aynayı saplantı haline getiriyor.
Tüm zamanınızı hayal dünyasında harcamak sizi gerçeklikten koparır. Teoriye göre Harry'e olan da tam olarak bu.
Hogwarts, zihinsel bir hapishaneyi temsil ediyor.
Okul kilitli. Buna ek olarak rastgele ve açıklanamaz tehlikelerle dolu. Yürüyen merdivenler, konuşan tablolar, üç kafalı köpekler...
Bu garip olayların 'sıradan' sihirsel açıklamaları var.
Cedric Diggory'in katili Harry Potter.
Cedric, Harry'nin olma potansiyeli olduğu popüler, başarılı bir çocuğun zihinsel imgesi. Harry'nin alter ego'su ile öfke ve hiddetinin bir yansıması olan 'Voldemort' tarafından öldürüldü. Bu son derece mükemmel olan ve Harry'nin her zaman arzuladığı sevgi ve kolaylık dolu bir yaşama sahip olduğu için Harry tarafından sevilmeyen bir çocuğun, Harry tarafından öldürülmesinin metaforu.
Dursley'ler, Harry'nin gerçek ailesi.
Dursley'ler, Harry'nin gerçek ailesi, Potter'lar ise hayal ürünü. Harry'e az da olsa kötü davranıyorlar ve tam da bu kötü davranışlar Harry'i delirtiyor. Her durumda, ebeveyn figürleri sürekli Harry'e kötü davranıyor, kardeşi kayırıyor ve Harry'e sınırsız zalimlik ve aşağılamayı uygun görüyorlar. Bir gün, Harry kendini kaybediyor, ve Dudley (ki gerçekten de Harry'nin kardeşi) ciddi biçimde yaralanıyor, o kadar ki tekrarlanan hastane tedavilerine ihtiyaç duyuyor. (sanrı içerisinde, Harry sihirli bir şekilde Dudley'in poposundan domuz kuyruğu çıktığını hayal ediyor). Bu olayın bir sonucu olarak, Harry 'özel bir okula' götürülüyor.
Harry ve Voldemort aslında aynı kişiler.
Seride tekrar tekrar, sürekli paralellikler ve benzerlikler vurgulanarak 'Tom Riddle'ın' aslında Harry Potter olduğu işaret ediliyor. Harry'nin, Voldemort tasavvurları gittikçe güçleniyor ve bir noktada aynı düşünceleri bile paylaşıyorlar. Bu da bariz bir şekilde Voldemort'un sadece Harry'nin hastalıklı zihninin bir parçası olduğunu ve başlangıçta sadece bir fısıltıdan ibaretken gittikçe baskın hale gelmesi ve onun için artık gerçek olması anlamına geliyor.
Bu teoriye ek olarak, Snape'in 'Occlumency' kullanarak Harry'nin zihnini güçlendirmeye çalışması ise basit olarak bir doktorun kafasında sesler duyan hastasını iyileştirmeye çalışmasını yansıtıyor.
Harry, akıl hastanesinde olduğunun farkında.
Melez Prens'de, Dumbledore, Harry/Tom'u yetimhaneden almaya geldiğinde, ona onu kendisi gibi çocuklar için olan özel bir okula götüreceğini söylüyor. Riddle'ın ilk tepkisi ise Hogwarts'ın bir akıl hastanesi olduğunu bildiği için gitmek istememesi.
Harry'nin Kings Cross'da Dumbledore ile buluşması - Son kitap, Chapter: 35
'Bana son bir şey söyle' der Harry. 'Bu olanlar gerçek mi? Yoksa kafamın içinde mi gerçekleşiyor?'.
Dumbledore onun yüzüne büyük ve mutlu bir gülümsemeyle baktı ve sesi, -parlak sis yeniden çöküyor ve siluetini belirsizleştiriyor olmasına rağmen- Harry'nin kulaklarında yüksek ve güçlü bir şekilde yankılandı: 'Tabii ki bunlar kafanın içinde oluyor. Ama neden bu bütün bunların gerçek olmadığı anlamına gelsin ki?'
