Sosyal Algılarınızı Ölçen Cattell Zekâ Testini Geçebilir misin?
Sosyal algı, kişinin içinde yaşadığı toplumun etkisiyle kişi, nesne, olgu ya da durumları algılayıp tutumlar oluşturmasıdır.
İnsanın kendi kendine soru sorması, zihnini ve algılarını zorlaması oldukça önemlidir. Algı ve yeteneklerini zorlayan insan ise toplumda daha rahat bir şekilde yer edinir, yaşamın satır aralarını daha iyi okur.
Aceleci tavırlar, dikkatsiz yapılan işlemler gibi pek çok şeyi ölçen bu testimize göre, bakalım sen sosyal algılarını ne kadar keskinleştirmişsin!
1. Haydi başlayalım! Tahminen şurada 4 kenarlı kaç tane şekil vardır?
2. Aşağıdakilerden hangisi 1'e en yakındır?
3. ''?'' yerine hangi harf gelmelidir?
4. Boşluğa hangi şekil gelmelidir desek?
5. Aşağıdaki şekil katlandığında hangi küp ortaya çıkar?
6. Buradaki boşluğa hangisi gelmeli?
7. Bu karmaşaya da bir çözüm arayın bakalım.
8. Seri hangi sayıyla devam etmeli diye sorsak?
9. Paradoks haline gelmiş bir soru ile bitirelim Yumurta mı tavuktan, tavuk mu yumurtadan çıkar?
Zekânı, beyninin el feneri yapmışsın!
İşte hayatın en ince detaylarına bile vakıf olmuş bir beyin! Sen, beyninin en köşe kenarlarını bile parlatmayı başarabildiğin için zekândan ya da gözünden bir şeyin kaçması imkânsız! Yaşama ve evrene karşı bitip tükenmez bir merak duygun var ve bu sebeple algıların her daim açık. Hiçbir şeyin göründüğü kadarını görmekten tatmin olmuyor, hep daha fazlasını öğrenmek, bilmek adına çabalıyorsun. Bu sebeple çoğu zaman etrafında, kafan kadar karışık olabiliyor. Ama sen her zaman neyin nerde olduğunu biliyorsun. Bir şeyi başarmak için istemen yetiyor ve bu yolda başarısızlıklar seni asla yıldırmıyor. Aslında oldukça sosyal, nazik ve insancıl biri olmana rağmen, yer yer insanlar seni biraz uzak ve ulaşılmaz bulabiliyor. Oysa sen bir şeyi yapmadan veya söylemeden önce bir kez daha düşündüğün ve aslında o şeyi yapmanın ya da söylemenin gerçekten gerekli olup olmadığını tarttığın için sadece gerektiği zaman, gerektiği yerde konuşuyorsun! Bırak onlar anlayamasın bunu, sen bak keyfine!
Zekân, yaşamın anahtarı olmuş!
Zekânın ortalamanın üzerinde olduğu tartışmasız bir gerçek ve esas önemlisi sen bu zekânı sosyal ilişkilerine yaymayı başarmışsın. Bu sayede insanların söylediklerinin, düşündüklerinin satır aralarını daha iyi okuyabiliyor, karşındakinin niyetini daha iyi anlayabiliyor ve hareketlerini buna göre yönlendiriyorsun. Zekâna rağmen yine de çoğu zaman hayatını duyguların ile yaşamayı tercih ediyorsun ve bazen karşılaştığın olumsuzluklar hep bu yüzden başına geliyor. Çünkü bu kadar ayrıntıcı bir zihin ve yüksek algı ile hassas yapın bir araya gelince denge kurmak seni yer yer zorluyor. Bu özelliğinden yer yer şikâyet etsen ve seni mutsuz etse de şunu unutma; böyle zeki olup duyguları göz ardı etmeden akılcı bir şekilde davranabilmeyi herkes başaramaz!
Zeka ile mantık arasındaki köprüdesin!
İşte mantığın efendisi! Evet, biraz ortalamanın altında kaldın ama yüksek bir potansiyelinin olduğu gerçek. Sen, zekâsını gerektiği yerde kullanmayı tercih eden tiplerdensin. Şöyle ki olaylara ne salt zekâ ile ne de duygular ile değil, bu ikisini harmanlayarak kendince geliştirdiğin bir mantık çerçevesi ile yaklaşıyorsun. Oldukça sosyal birisin hayattan zevk almayı biliyorsun. Bu sebeple her şeyde bu kadar derinlemesine düşünmenin, daima algılar açık bir şekilde yaşamanın insana bir yerden sonra mutsuzluk getireceğine inanıyorsun. Sırf bu yüzden tabiri caizse zekânın potansiyelini ortaya koymaktan kaçıyorsun. Ama unutma zekâ, insanlığa verilmiş büyük bir hediyedir ve bunu kullanmaktan kaçmak insanlığa yapılmış bir nevi ihanettir.
Yorum Yazın