Mevcut Siyaset Dilinin 'Kadını Ötekileştirdiğini ve Erkeklerin Hedefi Haline Getirdiğini' Kanıtlayan 18 Demeç

08.03.2015 - 10:45 Son Güncelleme: 08.03.2015 - 12:19

21. yüzyılda halen kadın-erkek eşitliğine inanmayan insanların yönettiği bir dünyada yaşıyoruz. Salt bu sebeple Birleşmiş Milletler'in kadınların üreme haklarını ve kararını koruyan pek çok bildirgesi var. Siyasi erk kürtaj, doğum kontrolü, doğacak çocuk sayısı, doğum şekli gibi konularda kadınların yasalarla elde ettiği hakların karşısına ahlak, günah, aile yapısı, toplumsal değerleri çıkarıyor. Kadın bedeni üzerinden yapılan politikalar, kimi söylemler de, onu erkeğin hedefi haline getiriyor, ötekileştiriyor.

Galeride kullanılan görseller İtalyan fotoğraf sanatçısı Emi Haze'e aittir. Sanatçının çalışmalarını buradan takip edebilirsiniz.

İçeriğin Devamı Aşağıda

1. Öncelikle kadının bedeni siyasete aittir bu ülkede: "Benim bedenim, benim kararım diyenler feminist."

2. Kadın dernekleri ile yapılan bir toplantıda bile kullanılan üslup sorunludur: “Ben zaten kadın erkek eşitliğine inanmıyorum."

3. Son 7 yılda %1400 artan kadın cinayetleri hakkında aklı-selim bir açıklama bekleyenler, şu sözleri duyar: “Kadına şiddet abartılıyor."

4. Bazı zihinlerde tuhaf bir ikilem vardır: “Bir tane kız mıdır, kadın mıdır bilemem."

5. Kadının bedeni üzerinden siyasi tartışmalar ilk olarak kürtaj konusuyla başlaşmıştı: “Kürtajı bir cinayet olarak görüyorum."

İçeriğin Devamı Aşağıda

6. Kürtaj tartışmaları uzun bir süre devam etmişti: “Tecavüze uğrayan doğursun, gerekirse devlet bakar."

7. Önüne gelen kürtaj hakkında konuşuyordu: “Tecavüzcü, kürtaj yaptıran tecavüz kurbanından daha masum."

8. Hatta kimileri birkaç kez konuşuyordu:: “Tecavüze uğrayan da kürtaj yaptırmamalı. Bosna’da kadınlar tecavüze uğradı ama doğurdular."

9. Bir çirkinliği, bir diğeri izliyordu: “Kadın ahlaklı olsun, kürtaj yapmak zorunda kalmasın."

10. Sonunda biri çıkıp konuya son noktayı koyana kadar: “Anası tecavüze uğruyorsa neden çocuk ölsün? Anası ölsün."

İçeriğin Devamı Aşağıda

11. Hunharca bir cinayete kurban verilen kadın bile suçluydu: “Yalnız bırakılan ya davulcuya ya zurnacıya."

12. Konu en tepeden yoruma açılınca hemen arkasından başkalarının devam etmesi artık bir alışkanlıktı: “Kızlarına sahip çıksalarmış."

13. Aslında kadına şiddet yoktu: “Medya olayları abartıyor. Kadına yönelik şiddet algıda seçicilik."

14. Ve sonunda biri baklayı ağızdan kaçırıverdi: “Evdeki işler yetmiyor mu?"

15. E kapı bir kez açılınca: “Kadınlar iş aradığı için işsizlik yüksek."

İçeriğin Devamı Aşağıda

16. Açıklamalar ardı ardına geldi: “Kızlar okuyunca erkekler evlenecek kız bulamıyor."

17. Hatta kadının gülmesine bile tahammül yoktu: "Kadın iffetli olacak. Herkesin içerisinde kahkaha atmayacak."

18. Uzatmayalım, zira amaç başından beri belliydi: “Türk kadını evinin süsüdür."

Yorumlar ve Emojiler Aşağıda