ABD'de Tartışmalar Büyüyor: Kadın Nedir? Trans Hakları, İlaç Lobisi, Spor, Ortak Tuvaletler ve Daha Nicesi
ABD'de Tartışmalar Büyüyor: Kadın Nedir? Trans Hakları, İlaç Lobisi, Spor, Ortak Tuvaletler ve Daha Nicesi
Geçtiğimiz günlerde Daily Wire’ın yayınlamış olduğu bir belgesel gündem oldu. 170 milyona yakın görüntülenme alan belgeselde Matt Walsh, ‘Kadının ne olduğu’, kişinin kendisini ‘kadın’ olarak tanımlayabilmesi için hangi niteliklere ve özelliklere sahip olması gerektiği sorusunu derinlemesine inceleyebilmek adına hem halk ile hem de konuda uzman pek çok doktor, terapist ve aktivist ile röportaj yaptı. Biz de sizler için derledik. Detaylar içeriğimizde...👇
İçeriğin Devamı Aşağıda
Reklam
Geçtiğimiz günlerde Daily Wire’ın Twitter'da yayınlamış olduğu 'What Is A Woman?' adlı bir belgesel gündem oldu.
İçeriğin Devamı Aşağıda
Reklam
Aslında yaklaşık 1 yıl önce yayınlanan belgesel, bazı kesimlerden büyük övgü toplamıştı. Ancak, filmi "transfobik" olarak nitelendiren pek çok kişinin eleştirilerine de maruz kaldı.
Ayrıca, Twitter'da da ayrı bir tartışma konusu oldu. Pek çok hesap, ifade özgürlüğü kapsamında filmi 'cinsiyetçi' ve 'transfobik' bularak kaldırılmasını talep etti.
Twitter'ın CEO'su Elon Musk ise "Her ebeveyn bunu izlemeli" başlığıyla belgeseli retweetledi.👇
Matt Walsh’ın anlatımını yaptığı belgeselde ‘Kadının ne olduğu’, kişinin kendisini ‘kadın’ olarak tanımlayabilmesi için hangi niteliklere ve özelliklere sahip olması gerektiği sorusunun yanıtı arandı.
İçeriğin Devamı Aşağıda
Reklam
170 milyona yakın görüntülenme alan belgeselde Walsh, konuyu derinlemesine inceleyebilmek adına hem halk ile hem de konuda uzman pek çok doktor, terapist ve aktivist ile röportaj yaptı.
‘Cinsiyet Terapisti’ Gert Comirey ile görüşen Walsh, önce biyolojik cinsiyet (sex) ile toplumsal cinsiyet (gender)’in ayrımını yapmaya çalıştı.
Cinsiyet; bir kişinin biyolojik durumunu ifade ediyor ve genellikle doğumda, dış anatomi temelinde belirleniyor. Bu yüzden de 'biyolojik cinsiyet' deniyor.
Comirey, kendisine doğduğu anda ‘kadın’ cinsiyetinin atandığını ve toplumsal beklentilerin de bu cinsel kimliği üzerinden olduğunun altını çizdi.
Walsh ise bunu doktorların yaptığını söyleyen ünlü terapiste doktorların ‘cinsiyet ataması’ yaparken neyi baz aldığını sordu.
İçeriğin Devamı Aşağıda
Reklam
Son yılların bir diğer önemli tartışma konusu ise ‘atanmış cinsiyet’ kavramı. Cinsiyet tayini, bir bebeğin cinsiyetinin doğumda veya doğumdan önce belirlenmesine verilen ad aslında.
Bu noktada da çocuğun cinsel organı baz alınarak kişinin ‘biyolojik cinsiyeti’ tayin edilmiş oluyor. Bunu yapan kişi ise genellikle doktor, ebe, hemşire ya da ebeveynler oluyor.
Ayrıca cinsiyet atamak yalnızca doğum ile ilgili de değil. Örneğin, sokakta gördüğünüz ve cinsiyet kimliğinden emin olmadığınız ya da kişi kendisini bunu beyan etmediği halde, kişinin dış görünüşünden yola çıkarak kendisine ‘kadın’ ya da ‘erkek’ demek veya bu minvalde hitap cümleleri kurmak aslında doğru değil.
Örneğin sakalları olan bir bireye ‘Kız arkadaşın var mı?’ diye sormak, etik olarak yanlış çünkü kişi hem biyolojik hem de toplumsal olarak kendini erkek olarak tanımlamıyor ya da heteronormatif bir ilişki yaşıyor olmayabilir.
Comirey ise biyolojik cinsiyetin, toplumsal cinsiyetle farklı olduğunun altını çizerek penisi olan kadınların ve vajinası olan erkeklerin de var olabileceğini söylüyor.
İçeriğin Devamı Aşağıda
Reklam
Bu noktada da terapiste göre, kişinin beyanının esas alınması gerekiyor. Yani bir kişiye ‘Senin penisin var, bu yüzden kadın olamazsın’ demeniz aslında etik olarak doğru değil. Çünkü cinsel organ ile toplumsal cinsiyet yani ‘gender’ birbirlerini karşılamak zorunda olan iki kavram değil.
Walsh, bu noktada konuyu oldukça önemli bir soru olan kişinin bu durumu nasıl fark edeceğine yani örneğin kendisi eğer bir ‘kadınsa’ bunu nasıl anlayacağına; en basit tabiriyle ‘kadının’ ne olduğunu anlamak üzere başka bir yolculuğa çıkıyor.
Sokak röportajları yapan ünlü isim, çoğu kişiden bir tanım alamıyor. Bazıları ise kadını ‘naif, kırılgan’, ya da ‘güzel görünmeyi’ seven olarak tanımlıyor. Ancak tüm bu tanımlar cinsiyetçi olduğu kadar, 21. yüzyıl dünyasında fazlasıyla dışlayıcı. Yani ‘güzel görünmeyi sevmek’ yalnızca kadınların değil, cinsiyetten bağımsız herkesin önemseyebileceği bir kavram olabilir.
Bu bağlamda aslında kadının ne olduğu oldukça basit gibi gözükse de fazlasıyla karmaşık ve cevaplanması zor bir soru.
Konu hakkında cinsiyet değiştirme ameliyatları uzmanı olan Dr. Marci Bowers ile görüşen Walsh, bu operasyonun tek amacının anatomik olarak kadına / erkeğe benzemek olmadığını da öğreniyor.
İçeriğin Devamı Aşağıda
Reklam
Bu noktada Walsh, Bowers’a iki kolu olan bir bireyin ‘ben tek kollu hissediyorum’ beyanı vermesinin doğru olup olmadığını ve bir doktorun kişinin kolunu kesip kesemeyeceğini soruyor.
Özellikle de son yıllarda kendisini ‘kedi’, ‘köpek’ ya da engelli birey olmadığı halde ‘engelli’ olarak tanımlayan pek çok insan var.
Hatta bu kişiler sadece kendilerini bu şekilde tanımlamakla kalmıyor, yeri geldiğinde köpek gibi bir yaşam sürüp yeri geldiğinde de hiçbir sağlık sorunu olmamasına karşın bedensel uzuvlarını değiştirme eğiliminde bile olabiliyorlar.
Ancak kısaca bahsetmemiz gerekirse bu durum, ‘Self-ID’ yani kişinin kendisini nasıl tanımlıyorsa o şekilde kabul görmesi anlamına gelen bir durumdan kaynaklanıyor.
‘Self-ID’ kavramını daha çok trans bireyler kullandığı için her iki durum da birbiriyle taban tabana benzerlik gösteriyormuş gibi bir algı oluşuyor. Ancak durum pek de sanıldığı gibi değil.
İçeriğin Devamı Aşağıda
Reklam
Bunun en büyük nedeni ise trans ve eşcinsel bireylerin kendilerini bildikleri andan bu yana bu şekilde hissettiklerini beyan ediyor olmaları. Yani en basit tabiriyle, kimse sonradan trans birey ya da eşcinsel olmuyor veya bunu ‘tercih’ etmiyor.
Konu hakkında bir diğer uzman olan Michell Forcier ile de görüşen ünlü isim, bu kez de çocuklarının bunu nasıl idrak edebileceğini çünkü hayal ve gerçek ayrımını yapmanın özellikle de bu yaşlarda çok zor olduğunun altını çiziyor.
Örneğin, bir çocuğun Noel babaya inanmasını normal karşılarız ancak bu Noel babanın ‘gerçek’ olduğu anlamına gelmez diyerek de ekliyor. Peki çocukların ‘gerçekliği’ şekillendirmesine izin vermek doğru mudur?
Tennessee Üniversitesi'nde Kadın, Toplumsal Cinsiyet ve Cinsel Araştırmalar alanında çalışan Dr. Patric Granzka, Walsh’in sorularını transfobik bulduğunu, bir kişinin kendisini erkek olarak tanımlamasının ardından bunun gerçekliğini kabul etmek yerine ‘gerçek’ ne diye sormanın anlamsız ve faydasız olduğunun altını çiziyor.
Aslında tam olarak bu noktada sizlere yapılsacı ve post yapısalcı bazı kuramlardan bahsetmemiz oldukça mühim.
İçeriğin Devamı Aşağıda
Reklam
Ancak bu bağlamda Walsh’in sorusu yalnızca ‘cinsiyetçi’ ya da ‘transfobik’ olarak görülebilecek bir soru da değil. Çünkü pek çok kişi cinsiyet değişim operasyonlarının ardından cinsiyet disforisi yaşıyor. Bunun en büyük nedeni ise yine aslında toplumsal normlar ve biyolojik cinsiyetlere atfedilen değerler.
Şimdi gelelim bir başka tartışmalı konu olan trans bireylerin kadın kategorilerinden spor müsabakalarına katılamalarına. Bazı feministler bunu kapsayıcı bulurken; bazılarıyla bunu bir ‘hak ihlali’ olarak görüyorlar.
Bunun nedeni ‘kadın haklarının’ halihazırda çok zor elde edilmiş olması ve biyolojik farklılıklar nedeniyle trans sporcu bireylerin biyolojik kadın sporcu bireylere nazaran 'daha iyi performans' gösterebilecekleri iddiası.
Hatırlarsanız Lia Thomas bu konuda büyük olay olmuştu.
Hatta belgeselde kendisiyle aynı kulvarda yarışan başka bir sporcu arkadaşı da röportaj veriyor ancak isminin ve görünüşünün gizli kalmasını talep ederek bunu yapmasının nedeninin ‘kendisinin dinlenmediğini’ ve ‘transfobik’ yaftasının tabiri caizse yapıştırıldığının altını çiziyor.
İçeriğin Devamı Aşağıda
Reklam
Özellikle ABD’de bir diğer tartışma konusu olan durum ise trans bireyler ile kadınların ortak tuvalet, soyunma odası ya da spa merkezlerini kullanıyor olmaları. Kimileri bunun kapsayıcı olduğunu söylerken; kimileri de bunu bir hak ihlali olduğunu, rıza alınmadan bunun yapılmasının etik olmadığını düşünüyor.
Ayrıca cinsiyet değişim operasyonlarının sağlık açısından çok zor olduğunu ve birer ‘deney’ olduğunu iddia eden bazı uzmanlar da mevcut.
Bunun en büyük nedeni ise Kinsey ve John Money’in Reimer ikizleri deneyi.
Ancak tartışılan tek durum bu da değil: İlaç sektörü. Transgender hormon terapisinin, oldukça zor bir süreç olduğunu, kişilerin bunun yan etkileri hakkında yeterince bilgilendirilmediğini ve aslında bunun ilaç lobisi tarafından ‘pompalanan’ bir düşünce olduğunu iddia eden kişiler de var.
İşin sonu nereye gider, biz bunları nasıl tartışırız inanın bilmiyoruz ama belgeselde cinsiyet değişim operasyonu geçiren 14 yaşındaki ‘kızına’, ‘she’ dediği için hapse giren bir babanın röportajı da mevcut.
İçeriğin Devamı Aşağıda
Reklam
Bu bağlamda kararı size bırakalım… Bizler uzunca bir süre bunları tartışacağız gibi görünüyor çünkü…
Yorumlar ve Emojiler Aşağıda
Reklam
Yorum Yazın
Son yıllarda toplumsal cinsiyet diye bir kavram uydurdular hem biyolojiye savaş açtılar hem psikolojiye savaş açtılar hem sosyolojiye savaş açtılar hangi bir... Devamını Gör
kukun varsa kadınsın pipin varsa erkeksin arkadaşım bunu kreşte falan öğretiyorlar. sen sonradan, bok varmış gibi kadın olmak için pipini kestirdiysen sen bi... Devamını Gör
Erkek maskülen iken de kadınlara bela oluyor, feminen kadın olmaya çalışırken de. Özellikle o kadınlar spor turnuvarlarına katılanlara fena bileniyorum.
Şimdi gelir dertsiz batılıların derdini ithal eder bizim andavallar